English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ K ] / Kerry

Kerry traduction Français

1,005 traduction parallèle
Chancing yarım boy, Lady Higloss bir boy, ardında Vote Boy, Beefsteak, Kerry Patch ve Blue Note.
Chancing à une demie longueur, Larouge, une, suivie de L'élu, Bifteck, Kerry Patch et Note Bleue.
Lady Higloss hemen yanında ve Vote Boy... ardında Bubblesome, Beefsteak, Kerry Patch ve Blue Note.
Larouge se rabat à la corde, suivie de L'élu. Puis, Fougueux, Bifteck, Kerry Patch et Note Bleue.
Kerry, Tanner dışarı çıkıyor, bırak geçsin.
Kerry, Tanner sort, laisse-le passer.
Kerry, o sadece beni okula getiriyor tamam mı?
Kerry, il me conduit à l'école, point.
- Selam Kerry.
- Salut Kerry.
Kadın, ailesi Manhattan'ın... yarısına sahip olan zengin biri.
Les parents de Kerry possèdent la moitié de Manhattan.
Kerry'nin babası Manhattan'da eşi görülmemiş kadar lüks bir... bar açmama yardım edecek.
Le père de Kerry me finance pour une boîite de luxe à Manhattan.
Ve Bentley'in Kerry Kurabiyeleri'ne yaptığını sevdik.
Et on adore ce qu'a fait Bentley avec les cookies Kerry.
Geçen sene Shannon'da kaldık. Kerry'nin etrafını dolaştık. İnanılmaz güzeldi.
On s'est baladé dans le Shannon l'année dernière On a fait tout la route Kerry.
- Kerry!
- Kerry!
Kerry, onu beklemiyor muydun?
Kerry, tu ne l'attendais pas?
- Tek siz mi varsınız?
- Kerry et toi êtes seules?
Kerry Weaver, servis başhekimi.
Votre premier jour?
Kerry Weaver'la tartışıyorsun. Dışarıdan doktor çağırıyorsun.
Tu t'opposes à Kerry Weaver sur la moitié des cas... tu fais entrer des malades qui n'en ont pas besoin.
Kerry.
Kerry.
Kerry, bana olan güvenine minnettarım ama hastalara teker teker bakmaya alışığım.
Merci pour la confiance que vous me portez... mais je vois les patients un à un.
- Selam Kerry.
- Salut, Kerry.
- Kerry bırakmamı istiyor.
- Kerry les laisserait.
- Merhaba Kerry.
- Hé, Kerry.
- Seni tekrar görmek güzel.
- Content de te revoir, Kerry.
Kerry Weaver gelmiş.
Oh, Kerry Weaver est arrivée.
Doug Ross ve Kerry Weaver söyledi.
Doug Ross et Kerry Weaver me l'ont déjà dit.
Kerry ile Susie'yi konuşacak kadar yakın olduğunuzu bilmiyordum.
Je pensais pas que Kerry et toi étiez assez proches pour parler de Susie.
Kerry, konuşabilir miyiz?
Kerry, je peux vous parler?
- Kerry Weaver da ilgileniyormuş.
- Kerry Weaver serait intéressée.
- Kerry Weaver'ı tanıyor musun?
Connaissez-vous Kerry Weaver, de Mount Sinai?
- Kerry Weaver'la çalıştın mı hiç?
- Tu as travaillé avec Kerry Weaver?
Benim adım Kerry Weaver.
Je suis Kerry Weaver.
Kerry Weaver'ı başhekim yapmışsın.
Hé, il paraît que tu as engagé Kerry Weaver.
Kerry, Susan, dışarı.
Kerry, Susan, sortez.
İşinin nispeten nahoş yanlarında sana destek olmadım.
Je ne t'ai pas suffisamment soutenue, Kerry.
Kerry'nin % 100 arkasındayım.
Je respecte le travail de Kerry à 100 %.
Kerry, dur. Susan tanıdığım en yetenekli doktorlardan.
Susan est l'un des meilleurs docteurs que je connaisse.
Mark, oradaysan ben Kerry Weaver.
Mark? Mark, si tu es là, ici Kerry Weaver.
Cevabım hayır, Kerry.
La réponse est "non", Kerry.
Hansen yok, Doug boyun travması geçirmiş Benton bir maraton ameliyatında, Kerry ile bana yardım lazım.
Hansen est absent. Doug a eu le coup du lapin. Benton fait un marathon chirurgical et Kerry et moi on n'est pas assez.
Hayır, Kerry Weaver yaptı işimi, ve bu duracak.
Non, je laissais Kerry Weaver faire mon travail et ça doit cesser.
- Kerry, vaktin var mı?
- Kerry, tu as une minute?
- Kerry Weaver'in hastası mıymış?
- Kerry Weaver s'est occupée de lui?
Kerry biliyor mu?
Kerry est au courant?
Sanırım Kerry altı aydır biliyormuş bunu ve kimseye bildirmemiş.
Je pense que Kerry connaît ce fait depuis 6 mois mais n'en a informé personne.
Ama bunu gizli tutarak, Kerry bir sürü davaya kapı açtı.
En gardant ce secret, Kerry nous a mis en danger de poursuites judiciaires.
Kerry Weaver ve ben devamlı çatışıyoruz.
Kerry Weaver et moi, on s'affronte tout le temps.
- İyi fark ettin.
- Bien vu, Kerry.
- Evet, Kerry.
- Oui, Kerry.
Kerry'nin araştırmasının onaylanmasını kutluyorduk.
Kerry et moi fêtions l'approbation de son projet de recherche.
Kerry'i kadrolu olarak alman iyi bir fikirmiş.
Bonne décision, de passer Kerry titulaire.
Kerry'nin kullanmak istemediği çok ilginç bir konu vardı.
Il y a un sujet fort intéressant que Kerry a écarté.
- Brian Flanagan, Kerry Coughlin.
Kerry Coughlin, l'amour de ma vie.
- Sağ ol.
- Kerry Weaver, Chef de service.
Kerry, şuna bir bakar mısın?
Tu peux venir?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]