Korktun traduction Français
1,600 traduction parallèle
Hayatın boyunca her şeyden korktun.
Tu vas avoir peur de tout toute ta putain de vie.
Belki kıskanacağından korktun.
Peut-être que tu as eu peur qu'il soit jaloux
- Bana söylemeye korktun.
- Tu avais peur de me le dire.
O halde neden korktun?
Alors pourquoi avoir peur?
Zaten hep korktun, değil mi?
Mais vous avez toujours eu peur, non?
- Kaldıramayacağımdan mı korktun
- Tu pensais que je ne saurais pas gérer?
Korktun değil mi?
Ca donne à penser.
Bir bulaşık telinden mi korktun?
Tu as peur d'un tampon à récurer?
Korktun mu?
Est-ce que tu as peur?
Anlat bana, Amy Klein, Marla'yı gördüğünde korktun mu?
Dis-moi, Amy Klein, as-tu eu peur quand tu as vu Marla?
Birazcık korktun.
Tu as eu peur.
Neden bu kadar korktun bilmiyorum, dostum.
- Oui, je vois pas pourquoi tu flippais.
Dostum, o geyikten mi korktun?
Tu as peur de cette biche?
Belki de benim ona yapacaklarımdan korktun. Ve sana.
Ou peut-être peur de ce que moi, je lui ferais à lui.
Anney e kötü bir şey olacağından mı korktun?
Il pense que ton frère vend de la drogue au restaurant.
- Korktun mu?
T'as eu peur?
Korktun, değil mi Goldie?
T'avais la trouille, hein Goldie?
- Neden, benden mi korktun?
Non. Tu as peur de moi ou quoi?
Korktun mu, küçük ayıcık?
Tu as peur, nounours?
Ama o kadar korktun ki ağladın.
Et tu as eu peur, tu as pleuré.
Mayomdan mı korktun?
C'est parce que tu me vois en maillot de bain que...
Fakat sen korktun.
Mais vous avez peur.
Korktun mu?
Tu as eu peur?
Sonunda korktun mu?
Tu as peur?
Korktun işte!
T'as la trouille!
Ufak bir kokarcadan mı korktun?
Tu es effrayée par un vieux putois?
- Korktun mu? - Aşağı!
On y va!
Korktun mu?
T'as peur?
Minik yavru, korktun mu?
T'as la trouille, petit chiot?
Korktun mu?
Tu as peur?
Bu kadar mı korktun ta en başından beri bizden?
Tu avais si peur de nous, dès le début?
Burada Sally Sitwell ile birlikte olman gerekiyordu ama ona sormaya korktun.
Tu étais censé être là avec Sally Sitwell. Mais tu avais peur de le lui demander.
İşte başlıyor. Korktun mu? Evet.
Tu as peur, hein, espèce de petite pute?
Sen de korktun! - Sekiz yaşındayım ben!
Marre de me faire flinguer.
Seni öldüreceğinden mi korktun? Bizi öldüreceğinden korktum.
J'avais peur qu'il nous tue.
Ve sen de... adamın tanık olabileceğinden korktun ve telefonu alıp Adam'ı aradın.
Et vous... et vous étiez effrayée que le grimpeur pouvait être un témoin, alors vous avez décroché le téléphone... et vous avez appelé Adam.
Korktun mu, Rose Tyler?
Es-tu effrayée, Rose Tyler?
- Cameron'dan korktun, hepsi bu.
- T'as flippé devant Cameron.
- Korktun.
- Tu as flippé.
- Hiç canını yakabileceğimden korktun mu?
- J'avais peur de t'avoir fait mal tout à l'heure.
Korktun mu? Merak etme.
Tu avais peur?
Küçük bir sürtük gibi korktun.
Alors tu t'es dégonflé comme un puceau.
Onu kaybetmekten korktun.
Vous êtes... terrifié de la perdre.
Buraya ilk geldiğinde korktun mu?
- C'était effrayant pour toi au début où t'es arrivé là?
Cesedi kazıp çıkardın çünkü fidanlığın yeni sahiplerinin onu bulmasından korktun.
Vous avez déterré et déplacé le corps parce que vous craigniez que vos acheteurs le découvrent.
Seni sadece bu kafatası engelledi, bir tek ondan korktun
Mais ce crâne détient une vérité dont même toi tu as peur.
Korktun mu?
Tu mouilles ton froc?
Korktun mu?
Tu les crains?
Korktun değil mi?
T'as eu peur?
Ne oldu, korktun mu?
- Merci.
- Korktun mu?
- Tu as peur?