English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ K ] / Kütüphanede

Kütüphanede traduction Français

952 traduction parallèle
Bayan Rittenhouse sizin için kütüphanede bir sürpriz hazırladı.
Si vous voulez bien passer à la bibliothèque... Mme Rittenhouse vous réserve une surprise peut-être plus grande.
- Mina, seni kütüphanede bekliyorum. - John.
Mina, je vous attends dans la bibliothèque.
Ernest bu gece döndü. Kütüphanede konuşuyorlar.
Ils bavardent dans la bibliothèque.
Eğer bir adam arkadaşını kütüphanede içki içmeye davet edemeyecekse...
Si un homme ne peut inviter un ami à prendre un verre dans son étude- -
Kütüphanede, Bayan Irene'in bıraktığı yerde.
Il est à la bibliothèque, où Mlle Irène l'a laissé.
Belki de kütüphanede gördüğüm şey bir at değildi.
C'était bien un cheval que j'ai trouvé ici ce matin.
Kütüphanede.
Dans la bibliothèque.
Müfettiş Krogh hala kütüphanede. Müfettişin kuşkulu bakışlarına dayanamadığım için seni buraya çağırdım.
Je ne peux plus supporter son regard soupçonneux, je dois vous parler ici.
Baron kütüphanede, efendim.
Le baron est dans la bibliothèque. Les autres sont en train de diner.
Bunlar hoşunuza gitmezse kütüphanede başkaları da var.
- Il y en a d'autres.
Kütüphanede sizi bekliyor.
- Il est dans la bibliothèque.
Kütüphanede hazır, beyefendi.
- Dans la bibliothèque.
Robert, bu eskizleri kütüphanede bulmuş, hanımefendi.
Robert a trouvé ces croquis.
Uzun sürmez, siz kütüphanede bekleyin.
J'en ai pas pour longtemps. Attendez-moi dans la bibliothèque.
- Koş, neşelendir Dayını. Kütüphanede.
- Va lui remonter le moral.
Doktor ile Bayan Fitzroy kütüphanede.
Le médecin et Mme Fitzroy sont dans la bibliothèque.
Kütüphanede olacağım demiştim.
Je devais aller à la bibliothèque.
Şimdi de kütüphanede.
Il est à la bibliothèque.
Bütün gün kütüphanede araştırma yaptı.
Il a passé la journée à la bibliothèque.
Kütüphanede gördüğüm kitap, Mart ayı teftişinde "Eksiksiz" olarak etiketlenmiş.
Le livre avait été inspecté par le bibliothécaire en mars.
Kütüphanede gazeteler var, eski ve yeni olanlar.
Ils ont des journaux... nouveaux et anciens... à la bibli.
Mirasçı olmam adına, Sally'nin, kütüphanede, şöminenin önünde duran Geoff'in tabutunun önünde ve tüm ev halkının huzurunda ezbere birkaç şey söylemesi gerek.
Sally doit réciter une formule devant la dépouille de Geoff, près de la cheminée dans la bibliothèque, en présence de toute la famille.
İlk gece kütüphanede kafamı bir hayli karıştırdınız Bayan Eyre.
Vous m'avez laissé perplexe lors de notre première entrevue.
Gel kütüphanede ateşin başına otur da rahatla.
Non, Fred, vraiment pas. Viens t'asseoir près du feu et détends-toi.
Kütüphanede kitabımı değiştiririm, yemek yerim ve genelde sinemaya giderim.
J'échange un livre, je déjeune et je vais au cinéma.
Bayan Rand, Bayan Hudson. Kütüphanede saatlerce çalıştığınız söyleniyor.
Il est tard, vous travaillez trop à la bibliothèque.
- Aşağıda. Kütüphanede sanırım.
- Dans la bibliothèque, je crois.
Kütüphanede çok fazla insan var.
Il y a trop de monde ici.
- Kütüphanede bekleyin, hemen dönerim.
Attendez dans la bibliothèque. J'arrive tout de suite.
- Kütüphanede
- Dans la bibliothèque.
Kütüphanede bekleseniz.
Rejoignez les autres.
Baron kütüphanede bekliyor.
- Le baron vous attend. - Bien.
Baron Donati kütüphanede bekliyor.
Le baron Donati l'attend.
Kütüphanede buldum. Şiir.
Je l'ai trouvé dans votre bibliothèque.
- Kütüphanede. Paltonuzu alabilir miyim?
Dans la bibliothèque.
Affedersiniz efendim. Hanımlar kütüphanede bekliyor.
Ces dames attendent.
Yine bütün öğlen kütüphanede miydin?
Passé l'après-midi à la bibliothèque?
Belki şimdi, neden eve gitmek istemediğimi neden kütüphanede yaşadığımı neden dans edemediğimi veya kimsenin gözüne bakamadığımı anlamışsındır.
Tu vois pourquoi je déteste rentrer, je vis à la bibliothèque, je ne danse pas, je n'embrasse pas et je ne regarde personne en face.
- Kütüphanede kimse var mı? - Yok.
Il y a quelqu'un dans la bibliothèque?
Fella konyağı kütüphanede alacağız.
Fella, nous prendrons le cognac dans la bibliothèque.
Biz seni kütüphanede bekliyor olacağız, sana güveniyoruz!
On te fait confiance, hein?
Evet, bir saniye! Zacchi kütüphanede onu görmeni rica ediyor.
Zacchi t'attend dans la bibliothèque.
Bay Appleton kütüphanede yarım saattir sizi bekliyor.
M. Appleton vous attend depuis une demi-heure.
İkiniz kütüphanede, kitaplar arasında iyi eğlenirsiniz.
Vous allez vous amuser, à la bibliothèque.
Ama kütüphanede bekleyebiliriz.
Allons à la bibliothèque.
Kütüphanede araştırma yapıyorum.
Des recherches à la bibliothèque.
Ama kütüphanede çok fena bir koku vardı.
Mais il reste l'odeur de la bibliothèque.
Yine başladık. Sen de biliyorsun. Kütüphanede burnuna geldiğini sandığın şey, hasta odası kokusuydu.
Vous savez très bien ce que vous avez cru reconnaître :
- Kütüphanede buldum.
- Il était dans la bibliothèque.
Kütüphanede beni kurtardığın için sağol.
Merci de m'avoir secourue dans la bibliothèque.
- Kütüphanede.
- Là-haut.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]