English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ L ] / Leckie

Leckie traduction Français

40 traduction parallèle
Ben Dedektif Başçavuş Leckie.
Je suis l'inspecteur chef Leckie.
- Bir şeyi yok, Bay Leckie.
Il va bien, M. Leckie.
Bu, Dedektif Başçavuş Nathan Leckie ile Joshua Daniel Cody arasında geçen görüşmenin kaydıdır.
Ceci est l'enregistrement de l'entretien entre l'inspecteur principal Nathan Leckie et Joshia Daniel Cody.
Leckie "Geçen defa çok yardımcı olmuştun" oyununu oynadı.
Leckie faisait le coup du "Hier tu nous as bien aidés".
Bilmenizi isterim ki, size kin tutmuyorum Bay Leckie.
Je voulais juste vous dire que je ne vous en voulais pas, M. Leckie.
Kime yazıyorsun Leckie?
Hey, à qui tu ecris leckie?
Yapma ama Leckie.
allez, leckie. Ils le.
- Er Leckie.
- 1er classe leckie.
"Tek istediğim, bu Noel gecesinde güvende olduğumu bilmen." "Arkadaşın, Robert Leckie."
Je voulais juste te dire que j'étais sain et sauf en cette nuit de Noël.
Deniz Piyade nelere kadir işte, değil mi Leckie?
Il m'a assigné à toutes les patrouilles de la compagnie H.
Beni subay yapıyorlar seni de istihbarata atıyorlar.
Eh bien, c'est un bon résumé du corps des Marines, non, Leckie? Ils me font officier et il te mettent aux renseignements.
Japon devriyesi, dört kişiydi.
C'est Leckie, c'est Leckie, c'est Leckie!
Leckie, istihbarat çadırına git! Hakkımızdan gelirlerse, her şeyi yak!
Leckie, à la tente des renseignements!
Leckie, Phillips, şu çadıra bakın. Gibson, mutfağa bak.
Martin, occupe-toi de celui-là.
Bunun için istediğin her şeyi veririm.
Leckie?
Çadırımdan defol Leckie!
Les papiers du bataillon, monsieur?
Patron sizsiniz efendim. Şirinlik yapma bana Leckie.
Allez au rapport pour la plonge au mess des officiers où vous resterez jusqu'à nouvel ordre.
Açıklığa kavuşturayım efendim.
La jouez pas fine avec moi, Leckie.
Baksana Leckie, annenler mavi üniformanı gönderdi mi? Bu espri bir yıl önce komik olmaktan çıktı Hoosier.
Je ne sais pas ce que ça veut dire et je m'en fous.
Ama ben cicili bicili giyinmek istersin diye düşünmüştüm. - Tabur piyango düzenliyor.
Hé, Leckie, tes parents t'ont toujours pas envoyé ton uniforme bleu?
Leckie, sıcak yemek var!
- Ah ouais? - Aussi gros qu'un mortier. Hé, Leckie, à table!
Tamam. Sağ ol Leckie.
Merci, Leckie.
Bob Leckie.
Bob Leckie.
Selam Leckie.
Salut, Leckie.
Umarım senin için hızlı ve kolay olur, Leckie.
J'espère que ce sera net et sans bavures pour toi, Leckie.
Lew, 1982 yılında hayatını kaybedene kadar Bob Leckie, Runner Conley ve Hoosier Smith ile yakın dostluğunu sürdürdü.
Lew garda contact avec Bob Leckie, Runner Corley et Hoosier Smith jusqu'à sa mort en 1982.
Umarım senin için hızlı ve kolay olur, Leckie.
J'espère que ce sera rapide, pour toi.
- Leckie, hadi oğlum!
Leckie, faut se bouger!
Hepimiz nasıl devam ettiğini biliyoruz. Baksana Leckie, H Takımına bağlı değilsin sen artık.
Et on sait tous très bien comment ça a tourné.
Değilim komutanım.
Hé, Leckie, vous n'êtes plus dans la compagnie H.
Leckie!
Oh oh, c'est moi.
Hadi!
Leckie, Phillips, vérifiez ce baraquement.
Çadırınızda değilim efendim.
Sortez de ma tente, Leckie.
Çık dışarı, hemen!
- Leckie!
Kusura bakma Leckie, büyülü hap kalmadı.
Ça ressemble à une énurésie.
Kuru kal.
Désolé Leckie, il n'y a pas de pilule magique.
Baksana Leckie, yemek zamanı!
J'ai sorti un autre crabe de ma gourde.
Hadi ama dostum. Uyuyor musun hâlâ?
Leckie, repas chaud.
Enürezin harekete geçmiş bakıyorum.
Hé, Leckie.
Robert Leckie, Bayan Keller.
Robert Leckie, Mme Keller.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]