Lucious traduction Français
151 traduction parallèle
Şanlı Sezar! Lucious Eileus Maurilius'un adıyla, Commodus Ogastus Pius Felix, tüm dünyayı barıştıran, mağlup edilemez!
Glorieux César, toi qui as été nommé Lucius Alius Aurelius Commodus, le vénérable, le pieux, le bienfaisant, pacificateur de la terre entière, et invincible.
Lucious Fox.
Lucius Fox.
Öyleyse Lucious Vorenus'un karısı bir fahişe.
La femme de ce Lucius Vorénus est donc une catin.
- Belki de dersini almıştır. - O Lucious.
Peut-être que ça lui a servi de leçon.
Sanırım o Luscious Jackson birliği işe yaramadı.
La reformation de Lucious Jackson n'a pas dû marcher.
Bu beni hiç mutlu etmiyor Lucious.
Je ne suis pas heureux à propos de ça, Lucious.
O benim kuzenimdi Lucious.
Il était mon cousin, Lucious.
Lucious, konuşmamız gerek.
Lucious, il faut qu'on parle.
Öyle yapmış olsam hâlâ burada duruyor olur muydun Lucious?
Si j'étais une balance, Lucious, tu te tiendrais là?
- Onları durdurmak için her şeyi yaparım.
- Et rien ne m'arrête - Lucious, et ma boîte
- Lucious, bu benim de şirketim.
- pour détruire mes ennemis - C'est aussi ma boîte
Federallerle yaptığım anlaşmadan Lucious'a bahsettin mi?
Tu as parlé de mon accord avec les fédéraux à Lucious?
Lucious'u kaç senedir görmüyorum.
Shh... écoute, je n'ai pas vu Lucious - depuis des années.
Ne bildiğini ya da nasıl bildiğini bilmiyorum. Ama Lucious Darth Vader'a bağladı.
Je ne sais pas ce qu'il sait et je ne sais pas comment il le sait, mais Lucious est sur quelque chose.
Lucious FBI'dan olduğumuzu öğrenmemeli.
C'est votre ex. Lucious ne peut pas savoir que nous sommes le FBI.
Ayrıca Lucious'a karşı cömertlik yapacak gibi hissetmiyorum.
De plus, je ne me sens pas vraiment généreux envers Lucious.
Hayır, hayır, Lucious için değil oğlum Jamal için istiyorum.
Oh, non, non, ce n'est pas pour Lucious, C'est pour mon fils Jamal.
En az Lucious kadar yetenekli.
Je veux dire, il est aussi doué que Lucious.
Lucious onun adına hapse girmene müsaade ettiği için tam bir orospu çocuğu.
Lucious est un fils de p * * * de t'avoir laissé te faire prendre à sa place.
Lucious, bu şarkı bir kadına aşık olan ama karşılığını alamayan bir adamla ilgili.
Lucious, la chanson parle d'un homme qui est amoureux d'une femme qui ne l'aime pas en retour.
Lucious ve ben sizleri evimizde ağırlamaktan çok memnunuz.
Lucious et moi sommes vraiment excités de vous accueillir tous ici dans notre maison, pour diner.
Bir şey seni sarsmış Lucious.
Quelque chose te secoue, Lucious.
Benden saklayamazsın Lucious.
Tu ne peux rien me cacher, Lucious.
O rezil şarkın da, paran da ya da Lucious Lyon her neye sahip olduğunu düşünüyorsa hepsi sende kalsın.
Donc tu peux garder ta stupide chanson et ton argent et... et peut importe tout ce que Lucious Lyon pense qui lui appartient.
Bak Lucious, baban gelmiş.
Hey, Lucius, regarde, ton père est là.
Konu hazır sikkodan açılmışken. Lucious.
A propos de couilles, Lucious.
Yanıma gel Lucious.
Viens ici, Lucious.
Ama son çeyreğin sonuna doğru Lucious Williams tüm saha boyunca bir buçuk ayak boyundaki yarağıyla top sürünce hakemlerin teknik hata vermekten başka şansları yoktu. Maçın en heyecanlı anında genç Bobby Lee Mayflower'i çizgiye gönderdiler.
Mais au quatrième quart-temps, quand Lucious a dribblé sur toute la longueur avec son pénis de 45cm, les arbitres ont dû siffler une faute technique, envoyant Bobby Lee Mayflower au coup franc.
Lucious, yarağını kopartıp bu puşta onunla vurur musun?
Lucious, sors ta bite et claque ce fils de pute.
Bu benim şirketim, Lucious.
C'est ma compagnie, Lucious.
Beni halının altına süpürmüyorsun, Lucious.
Tu ne me mettras pas sous le tapis, Lucious.
Lucious beni eziyor.
Lucious continue à me rabaisser.
Lucious sana beni takip ettiriyor, değil mi?
Lucious me fait suivre, hein?
Lucious, kasetteki sesinin ortalama düzeyde kalmasını beğenmedim.
Lucious, je n'aime pas le son de ta voix sur le mixage.
Lucious.
Lucious.
Lucious, hayır!
- Lucious, non!
Lucious!
Lucious!
Evet.Lucious'a
Oui. Je l'ai dit à Loucious.
Lucious üzerinde Jamal'ı bana vermesi için hiç kozum yok.
Je n'ai pas de moyen de pression pour que Lucious me donne Jamal.
- Lucious.
- Loucious.
Yanlış kişiye bulaşıyorsun, Lucious.
Tu cherches les problèmes avec la mauvaise traînée, Loucious.
- Lucious!
- Lucious!
- Sen çıldırmışsın, Lucious! Çıldırmışsın.
- Tu es fou, Loucious, tu es fou!
Lucious'un sadece bir dahi değil, eşcinsel de.
Non seulement le fils de Lucious est un génie, mais il est gay, aussi.
Evet, bütün bu eşcinselliği, Lucious'un seni ve yeteneğini kabul etmeyişini işleyeceğiz.... bu onu çıldırtacak.
On va cibler l'angle gay sur le fait que Lucious ne t'accepte pas, et le talent que tu as... Ça va rendre Lucious furieux.
Lucious, beni dinle.
Loucious, écoute moi.
O senin oğlun, Lucious.
C'est ton fils Loucious.
Olsa iyi olur, Lucious.
Et bien... tu ferais mieux d'en trouver, Loucious.
İzlediğiniz Lucious Lyon'un 2002 yılındaki hitiydi.
♪ Live it up'cause life is all free, that s what the DJ spins ♪ C'était le mégahit de 2002 de Lucious Lyon.
- Tamam Lucious.
Ok, Lucious.
- Lucious.
Lucious!