English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ L ] / Lugat

Lugat traduction Français

22 traduction parallèle
Alman lugatında bulunuyor olamaz.
n'existait pas dans le vocabulaire allemand.
Benim lugatımda "korku" diye bir kelime yoktur.
[Rires] - Ce mot n'est pas dans mon vocabulaire.
Lugatımızda teslim olmak yoktur.
La reddition, c'est pas notre credo.
Onların lugatında böyle bir kelime yok, Moxica.
Les Indiens ignorent ce mot, Moxica.
Senin lugatında yok mu?
Toi aussi, tu devrais.
Evet, belli ki sahip olduğun tek lugat olan olumsuz yaklaşım lugatına göre.
Dans le dictionnaire négatif, qui est ta seule édition.
Ama olumlu yaklaşım lugatında "kapalı" demek, "gelin, zincirin üstünden atlayın aradığınız izlerin üstünden çok az insan geçti" demektir.
Mais dans l'édition positive, ça signifie "Entrez", "Enjambez". "Peu de gens ont piétiné ce que vous cherchez."
Benim lugatımda böyle bir şeye yer yok.
"Devrais pas" ne sont pas des mots qui font partis de mon vocabulaire.
Benim lugatımda, Rex Racer hainden başka bir şey değildir.
Et d'après moi, Rex Racer n'est qu'un traître!
Korkusuz, zeki bilgisayar programcılığı lugatında, oldukça seksi.
Sans peur, intelligente, Et encore plus sexy en programmeuse informatique.
Ama benim lugatımda, çamaşır sepetine uygun bir yer bulmak için bütün gece ayakta kalmak da başka bir şeyin göstergesidir.
Mais passer la nuit à chercher un endroit pour le panier à linge signifie autre chose, d'après mes bouquins. Tu feras ça plus tard.
Astrolog Bayan Hicks kendi lugatından buldu. Senin ismini bulduğu gibi.
Miss Hicks, l'astrologiste, avait ramené une carte, comme elle l'avait fait pour ton nom.
Zaten sizinkiler hakaret lugatındaki her kelimeyi çok iyi bilir.
- Car en matière d'insanités, ils en connaissent un rayon!
"Hayır" kelimesi lugatında yoktur.
Le mot "non"? Pas dans son vocabulaire.
Yok mu? Bu kelime benim tanıdığım Walter Bishop'ın lugatında yoktur.
Le Walter Bishop que j'ai connu ne connaissait pas ce mot.
Bu ne demek tam olarak bilmiyorum ama senin lugatından olduğuna eminim.
Je ne suis pas sûr de ce que ça veut dire, Mais je suis sûr que tu parles la même langue.
Oliver'ın lugatında gerginlik yok.
Tu sais, je ne pense pas que nerveux soit dans le vocabulaire d'Oliver.
Marge, benden şikâyet etmeyeceksiniz. Lûgatımda iki kelime var :
Marge, je me comporterais admirablement.
Lugatından bir kesit mi?
- Oui. Tu utilises ce genre de sigle?
Tanrı'nın lûgatında "İmkânsız" diye bir şey yoktur.
L'impossible n'est pas divin.
Satış yaptığımızda, "hayır" kelimesini lûgatımızdan sileceğiz.
Lorsqu'on vend, on ne comprend plus la signification du mot "non".

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]