Marta traduction Français
1,008 traduction parallèle
Marta ve ben olmadan.
Sans nous, en tout cas.
Stig Ericsson, Marta Olsson'un kanunen eşiniz olmasını kabul ediyor musunuz?
Stig Eriksson, voulez-vous prendre pour épouse Martha Olsson ici présente?
Marta Olsson, Stig Ericsson'un kanunen eşiniz olmasını kabul ediyor musunuz?
Prenez-vous pour époux Stig Eriksson, pour le meilleur et pour le pire?
4 yıl önce, daha yeni tanışmışken Stig ile Marta'nın tasvirini yapmaya kalksaydım bu tümden yanlış ve eksik bir tasvir olurdu.
Si je devais raconter l'histoire de Stig et Martha, à partir de leur première rencontre, il y a 4 ans, l'image serait fausse et incomplète.
Marta kapıya geldiğinde her şey hâlâ gözlerinin içindeydi.
Martha vint ouvrir, les yeux remplis de cet émoi.
Marta biraz sessizdi. Koltuğun üzerinde sıkış tıkış halde Stig'e bakıyordu.
Martha était sur le divan, silencieuse et observant Stig.
Stig, kanyak almak için kalktı ve sonra dönerken Marta'nın arkasından geçti.
Il alla chercher le cognac. En revenant, il vint tout près de Martha.
- Hepsi yalandı, Marta. Elim kesik halde eve geldiğim o sabah kafama dank ettiği gündü.
Le matin où je me suis blessé la main, c'est là que j'ai vu clair.
Sadakat bekleyecek kadar safmışım. - Kes şunu, Marta.
- J'étais naïve de te croire fidèle.
Affet beni, Marta. Affet beni.
Pardonne-moi, Martha.
Sevgili Marta, eminim 3 ay aradan sonra benden gelen bu mektup seni şaşırtmıştır.
Chère Martha, tu seras étonnée, après ces trois mois de silence.
Canım sevgilim Marta sözlerin beni öyle mutlu etti ki, ağlamamak için kendimi zor tuttum.
Ma petite Martha chérie. Ta lettre m'a fait plaisir. J'en ai presque pleuré.
Nasılsınız? Ben Marta Lobelius.
Je suis Marta Lobellius
Ne sandın, sonum Marzia gibi mi olsun?
Je veux pas finir comme Marta.
İşte geldik!
Marta! Cinzia!
Marta! Cinzia! Caterina!
Caterina!
Sorun nedir, Marta?
Qu'est-ce qu'il y a, Marta?
Marta, onca yıldan sonra...
Marta, après tant d'années.
- Komik olan nedir, Marta?
- Pourquoi ris-tu, Marta?
Marta, bu benim babam!
Marta, c'est mon papa!
Güzel Rosalia! Marta, bu kız kardeşim!
La belle Rosalia!
Anne, bu karım Marta.
Maman, ma femme, Marta.
Marta, gümüş yatağı görüyor musun?
Marta, tu as vu? C'est une vieille coutume.
Marta, haydi hediyeleri verelim.
Marta, sors les cadeaux.
Bir moda evinde kadın terzi olabilirdin. Değil mi, Marta?
Tu aurais pu faire carrière dans la haute couture.
Marta, buraya gel.
Marta, regarde.
Çok lezizdir, sevgili kuzen, Marta.
Un véritable délice, cousine Marta.
Marta, lütfen!
Marta, je t'en prie.
Geri çeviremeyiz. Al bir tane, Marta.
On ne peut pas refuser.
Marta, kızlar, buraya gelin.
Venez. Ce sont mes amis.
Marta, bu Rosalia'nın nişanlısı...
Le fiancé de Rosalia.
Saçını düzelt.
Marta, arrange-toi.
Bekle, Marta.
- Attends, Marta.
Delisin sen!
Quoi Marta! Tu deviens cinglé!
Marta, kızlar!
Marta, les filles.
Biraz alsana, Marta.
Sers-toi, Marta.
Marta... cannoli!
Marta... des cannoli!
Marta'yı nasıl buldunuz?
Que pensez-vous de Marta?
- Geldim, Marta.
- J'arrive.
Dinle, Marta, İzin ver açıklayayım.
Je vais t'expliquer.
- Marta, arkaya!
- Marta, à l'avant.
Marta... Sen iyi bir kadınsın.
Marta, tu es une bonne personne.
Sana ne demiştim, Marta?
Qu'est-ce que je t'avais dit?
Sen ileriyi gören, bilge bir kadınsın, Marta.
- Tu es un puits de sagesse.
Marta'nın işi mi bu?
C'est Martha qui t'as eu?
Neler oluyor, Martha?
Qu'y a-t-il, Marta?
Hey, Marta!
- Marta!
Marta, geç kalıyoruz! Bırak da konuşayım.
Laisse-moi parler.
Saçını değiştirmiş!
Marta, ma sœur!
Bak, Marta, işte Calamo...
Marta, Calamo...
- Bu Marta.
- C'est Marta.