Metropolitan traduction Français
231 traduction parallèle
Metropolitan'da mı sahneye çıkacaksınız Bayan Kane?
Vous chanterez au Metropolitan?
Ne yapıyorsun burada?
Que fais-tu ici? C'est le Metropolitan. 853 01 : 06 : 19,399 - - 01 : 06 : 23,153
- Jenny Tuffle Metropolitan Operası'nda.
- Jenny Tuffle au Metropolitan.
Metropolitan Opera Evi'nde söylüyor.
Elle chante au Metropolitan.
Tabii ki, her gün görmüyoruz Metropolitan'dan Genevieve Linden'i.
Ce n'est pas tous les jours, qu'on a Genevieve Linden du Metropolitan.
Metropolitan Opera Evi'ni, Tommaso denilen adamın... yönettiği orkestrayla birlikte ayarlamış. Yıldız ;
Il a accaparé le Metropolitan avec l'orchestre complet... dirigé par un certain Tommaso... ou quelque chose comme ça.
Metropolitan'da mı?
- Au Metropolitan?
- Metropolitan.
- Le Metropolitan.
New York Metropolitan Müzesi'nde böyle bir portre asılıdır.
Un tel portrait fut accroché au Metropolitan Museum de New York.
- Metropolitan havaalanına.
Un avion attend.
Purvis ve o kız Metropolitan Havaalanında bir kiralık uçaktalar.
Purvis et la fille... L'aéroport... Un avion affrété...
Metropolitan Havaalanı ile irtibata geçin.
Contactez l'aéroport.
Ordunun mucizeler yaratmasına rağmen onuncu günde Washington nüfusunun % 60'tan fazlası hala metropolitan bölgesindeydi.
En dépit de nombreux dévouements... le 10ème jour, 60 % de la population... étaient encore dans la ville.
Geçen akşam Metropolitan'da bir filmin galasına gittik.
Hier, on est allé voir un film en exclusivité.
Neresi olsun Dennis, Margarine mi, Metropolitan müzesi mi?
On se fait le Metropolitan ou quoi?
Zorlu savaştan iki gün sonra,... bayrak metropolitan bölgesinde dalgalanıyor.
Après deux jours d'âpres combats, Le drapeau national flotte sur presque tout le territoire.
İki antisosyal bugün hücrelerine yerleştirildi Batı Metropolitan Bölgesi'nde.
Deux foyers d'antisociaux ont été détectés.
Palmer, gelmeden önce, metropolitan polisinden D-72 yetkisi ve AF-410 arama yetkisi almakta güçlük çektim.
Palmer, j'ai ici avec moi une autorisation D-72, un AF-410 et un avis de recherche de la police métropolitaine.
Bu örgütten imparatorluk yarattım öyle ki, Metropolitan Steel ve United Motors'un birleşiminden daha büyük.
J'ai fait de cette organisation un empire plus grand que Metropolitan Steel et United Motors réunis.
Hayır. Hem de hiç. Metropolitan Müzesi'ne gidiyorum.
Non, pas du tout, je vais au Metropolitan.
Bu Metropolitan Polis Departmanı'ndan Teğmen Bell.
Ici le lieutenant Bell du département métropolitain de la police
" Metropolitan'daki büyük Cézanne tablomu gördün mü?
Vous avez vu mon Cézanne au Métropolitan?
Ülke çapında NBTBlue Network sunar. Tam bir saat boyu eğlencede Dennis Thornhawk,
... heure de divertissement avec Kerstin Thorborg, contralto à la Metropolitan Opera Company,
Bu sırf Metropolitan Galerisindeki skandalla ilişkisini ört-pas etmek içindi.
Pour cacher qu'il était mêlé au scandale du Metropolitan.
Federal bir ajandı. İki yıldır senin peşindeydiler. Sırf Metropolitan Galerisi skandalıyla bağlantını örtbas etmek için... yüz insanın ölümüne sebep olduğun...
Le FBI vous traque depuis deux ans, depuis la catastrophe aérienne en Allemagne, où 100 personnes sont mortes pour vous sauver du scandale du Metropolitan.
Gelecek hafta Metropolitan Müzesinde bir BM hayır toplantısı var.
L'ONU donne une soirée au Metropolitan Museum la semaine prochaine.
Beni Metropolitan'dan arayın isterseniz.
Et si vous m'appeliez au Metropolitan?
Metropolitan'da özel bir locam var.
J'ai une loge à l'opera.
- İyi. Metropolitan'daki Caravaggio sergisine gittik.
On est alle voir l'expo Caravaggio.
Ben Metropolitan Müzesi'nde çalışıyorum.
Je... travaille pour le Metropolitan Museum.
Benim müşterim, Pasifik Metropolitan'a.
Mon client, Pacific Metropolitan.
Metropolitan Polisi adına size bu ödülü veriyorum.
Je vous donne cette récompense au nom des policiers de Londres...
- Evet, Metropolitan Operası.
- Oui, le Metropolitan.
Bayanlar baylar Metropolitan Polis Departmanı gururla beni sunar.
La Police Métropolitaine a l'honneur de vous présenter... moi!
Bir soygun olmuş. Metropolitan bankası.
Braquage à la Banque Métropolitaine.
Hadi, Metropolitan Bankasına.
Banque Métropolitaine.
Bay Martin ortaklığımıza ait Metropolitan Restaurant'ın işletmecisi.
Il est à la tête d'une association de restaurateurs.
Beni Metropolitan'a, Frick'e götürdü.
Il m'a emmené au Metropolitan, au Frick...
Metropolitan müzesinde asılı.
II est accroché au Metropolitan.
Lincoln Merkezi, Alice Tully binası, the Met.
Lincoln Center, Alice Tully Hall. Le Metropolitan.
Metropolitan Polisi.
Police Métropolitaine.
çavuş Colt, Metropolitan Polis Merkezi.
Sergent Colt, Département de la police métropolitaine.
Biliyor musunuz, bir arkadaşım Metropolitan Sanat Müzesinde çalışıyor.
è Il leche le carrelage.
Biliyor musunuz, bir arkadaşım Metropolitan Sanat Müzesinde çalışıyor.
Ecoutez, j'ai un ami qui travaille au Metropolitan Museum of Art.
2,000 Dolar ve adam Metropolitan Sanat Müzesi'nden.
Et il est au Metropolitan Museum.
METROPOLİTAN İŞ GELİŞTİRME BİRLİĞİ A.Ş. GİRİŞ
ASSOCIATION POUR LE PROGRÈS ÉCONOMIQUE DE LA VILLE
Metropolitan tiyatrosunda La Traviata'nın bir matinesi vardır.
Il y avait une matinée de "La Traviata" au Metropolitan.
Metropolitan'a gidelim.
Le Metropolitan.
Adam Metropolitan'ın editörü.
- Quoi?
Onu yıllardır tanıyorum.
C'est le rédacteur en chef du Metropolitan, un vieil ami.
Olur, Mac. Pekala, Metropolitan Polisi.
D'accord, Mac.