Nagasaki traduction Français
186 traduction parallèle
"Eğer iyi bir ödeme yaparsanız, size Nagasaki'deki en güzel geyşayı getireceğim."
"Si vous payez bien, je vous amène la plus belle geisha de Nagasaki."
Size Hiroshima ve Nagasaki'nin resimlerini gösterebilirim.
Vous verriez les photos de Hiroshima et Nagasaki!
Dobé, arkadaşları Kawaguchiya ve Hiromiya'ydı.
A l'époque, le seigneur Dobé était magistrat à Nagasaki. Il y avait aussi Kawaguchiya et Hiromiya.
Nagasaki'den mi aldınız?
Vous l'avez achetée à Nagasaki?
Nagasaki'de yaşadığımı nereden bildin?
Comment sais-tu que j'ai vécu là-bas?
Nagasaki'nin bir hazine evi gibi olduğunu duymuştum. Orada nadir bulunan birçok eser varmış.
Je me suis laissé dire qu'on trouvait à Nagasaki des quantités d'objets rares et précieux.
Kawaguchiya'yla ben Nagasaki'de doğduk.
Kawaguchiya et moi-même, nous sommes nés à Nagasaki.
Nagasaki günlerinden beri arkadaşız.
Nous avons été des amis inséparables depuis Nagasaki.
Lord Dobé, Nagasaki'nin eski sulh yargıcı bana benzeyen başka bir yüz hatırlıyor musun?
Seigneur Dobé, ancien magistrat de Nagasaki, vous souvenez-vous d'un visage qui ressemblait beaucoup au mien?
Nagasaki'yi tanır mısın?
Tu as vécu à Nagasaki?
Nagasaki'li Matsuura'nın karısı...
Tu es le fils de Matsuuraya...
Nagasaki grubundan bizden üç kişi vardı. Bir ayda mahvolduk.
La destruction imprévue de la bande de Nagasaki.
Hiroşima ve Nagazaki'yi atlıyorum, çünkü o saldırılar 2. Dünya Savaşı'ndan çok... 3. Dünya Savaşı'na yönelikti.
Sans parler d'Hiroshima et Nagasaki... qui relèvent davantage de la 3ème guerre mondiale... que de la 2ème.
Nagasaki'de miydiniz?
Nagasaki, c'était comment?
Nagasaki'de aldığın tüm notları ve çizimlerini bana getir.
Et je veux aussi voir toutes les notes de cours que tu as prises à Nagasaki. Apporte-les-moi sans tarder.
Shogun'a hizmet etmek için okudum!
J'ai étudié à Nagasaki pour devenir médecin du Shogunat.
Evet, beni Nagasaki'de okuttu.
Effectivement. C'est grâce à lui que j'ai pu aller étudier à Nagasaki.
Evet, Nagasaki'de iken, sanırım 3 kez.
Eh bien... à Nagasaki, en effet... j'y suis allé 3 fois.
Nagasaki'den döndüğümde kibirliydim, doktor olduğum için kendimi bir şey sanıyordum.
À mon retour de Nagasaki, je plastronnais, me voyais déjà le maître du monde.
Ben Nagasaki'den ayrılırken daha çocuktu.
Ce n'était qu'une enfant quand je suis parti à Nagasaki.
Hiroşima ve Nagazaki'de insanların... üç ay sonra... her şeye kayıtsız ve duyarsız kalmaya başladığı... kendi pislikleri içinde... hiçbir şeye tepki vermeden yaşadığı görülmüştür.
A Hiroshima et Nagasaki, 3 mois après la bombe, La population était dans un état d'apathie et de léthargie profond, vivant dans la saleté,
Tropikal kökenli Çatal Kuyruklu Nagasaki Kelebeği Japonya'daki doğal ortama uyum sağlamıştır.
Le makaon de Nagasaki ( Papilio memnon ) est connu au Japon comme étant un papillon d'origine tropicale.
"Çatal Kuyruklu Nagasaki Kelebeği"
Machaon de Nagasaki
Çatal kuyruklu kelebekler ;... Çatal Kuyruklu Mikado Kelebeği ve Çatal Kuyruklu Nagasaki Kelebeğidir. Özellikle güney tropikal kökenli Çatal Kuyruklu Nagasaki Kelebeği, Japonya'daki yeni iklime alışmış örnek bir türdür.
Ce papillon... parmi tous les machaons existants, celui de Mikado et celui de Nagasaki, en particulier le machaon de Nagasaki qui provient des zones tropicales australes, est un exemple d'espèce acclimatée au Japon.
Nagasaki'den Hokkaido'ya gelmiş.
depuis Nagasaki... jusqu'au Hokkaido.
Üstelik, Çatal Kuyruklu Nagasaki Kelebeği, çoğunlukla pomelo yapraklarıyla beslenir.
De plus, l'espèce machaon de Nagasaki se nourrit principalement de feuilles de pomélos.
NAGASAKI
NAGASAKI
Çatal Kuyruklu Nagasaki Kelebeğinin Tırtılı
Larve de machaon de Nagasaki
Nagasaki İstasyonundan kalkacak sonraki tren Tokyo'ya gidiyor.
Nagasaki. Nagasaki, terminus. Le prochain train est à destination de Tokyo.
Kelebek larvası Nagasaki Ageha ortak adıyla anılır.
La larve d'un papillon appelé communément Nagasaki Ageha.
Nagazaki'deki denizi hatırlıyor musun?
Tu te souviens de la mer à Nagasaki?
Burada Hiroşima ve Nagazaki'nin toplamından daha fazla insan öldü.
Il y a eu plus de victimes qu'à Hiroshima et Nagasaki réunies.
Üç gün sonra, 9 Ağustos'ta diğer bir...
Le 9 août, un autre B29 s'éleva dans le ciel de Nagasaki...
On kişiyi öldürebilirsek Marquis Nagasaki, Baron Shinkawa- -
Si nous pouvons en tuer dix, le marquis Nagasaki, le baron Shinkawa...
Japonya mahvoldu Hiroşima ve Nagazaki yok edildi.
Le Japon est un pays dévasté, aussi détruit moralement que Hiroshima et Nagasaki le sont en fait.
Nagazaki Japonların Çin'e giriş kapısıydı ve Şangay'dan sadece 500 mil uzaklıktaydı.
Nagasaki, port de mer, est la porte du Japon vers la Chine. Je l'ai vu!
"9 Ağustos'ta Nagasaki bombalandı"
9 août : Nagasaki est bombardé.
Nagasaki bombalanmış. Ruslar bize savaş ilan etmişler.
Nagasaki a été bombardé.
Hiroshima ve Nagasaki, Amerikalılar tarafından bombalandı.
Hiroshima et Nagasaki ont été bombardés par les Américains.
Nagasaki gibi gelmeni sağladığını duymuş.
D'après elle, on baise comme une bombe H, avec ça.
Hiroşima ve Nagasaki'nin nasıl yerle bir olduğunu unuttu.
Eh bien, Hiroshima et Nagasaki atomisés, elle a oublié.
Ailem Nagasaki'deydi.
Ma famille était à Nagasaki.
" Hawaii'ye gelmek, eve yani Nagasaki'den..
" Un voyage á Hawai n'est pas trés différent
Tokyo'ya yolculuktan çok farklı değil. "
"d'un voyage entre Nagasaki et Tokyo, oú nous habitons."
Yarın Nagasaki'ye alış verişe gideceğiz.
Demain, on va faire des courses á Nagasaki.
Bu güzel Nagasaki kentinden başka ; atom.. bombasıyla ortadan kaybolmuş | başka bir Nagasaki daha var.
Sous Ia belle ville qu'est Nagasaki, iI y a un autre Nagasaki, rayé de Ia carte par une bombe atomique.
Büyük baba atom bombasından ölmedi mi?
Grand-pére est mort dans Ie bombardement de Nagasaki, non?
O gün büyük babayı aramaya Nagasike'ye geldi.
Grand-mére est venue á Nagasaki ce jour-Iá, chercher grand-pére.
Nagasaki'de birlikte çalışıyorlardı, babanı onlar mahvetti.
Ils réussirent à monter un coup.
Nagasaki mi?
Nagasaki?
1954 yılında Nevada Çölündeki Nükleer denemelerden elde edilen bilgiler ;
Darmstadt, Hambourg, Hiroshima et Nagasaki ;