English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ N ] / Narcissus

Narcissus traduction Français

55 traduction parallèle
İşte burada bir tane var. Fulya.
Jonquilla Narcissus.
Narcissus gelip beni götürdü. Bugün Roma'daydım.
Narcisse est venu me chercher, j'ai fait l'aller et le retour.
Sevgili Narcissus, sen paranı mısıra yatırdın. Ben paramı mısıra yatırdım. Pek çok kişi parasını mısıra yatırdı.
Mon cher Narcisse, tu as investi dans le blé, moi aussi, comme beaucoup d'autres.
Narcissus, bilesin, seninle dostluğumuz artık sona ermiştir.
Ce garçon est abominable. C'est du petit-neveu de l'empereur que tu parles!
Kehanet bu, Narcissus, hiçbir şey değiştiremez. - Kehanet mi? Kimin?
En mariant Néron avec ta fille et en l'adoptant, tu as signé ton arrêt de mort.
- Şimdi yapmalıyız. - Kolay olmayacak. Narcissus atmaca gibi onu kolluyor.
Or, cela a renforcé la monarchie, et maintenant, je vais la réduire à néant, ou plutôt, Néron la détruira.
Bizi yalnız bırak, Narcissus.
Messieurs, reprenons l'ordre du jour.
- Narcissus'a neler olduğunu unutma.
- Souviens-toi de Narcisse.
Pekala, Daniel, galaktik başıboşluğumuzda, eğer bu Narcissus çocuğuna denk gelirsek...
bon, Daniel, dans nos méandres intergalactiques, si on tombe sur cet enfant narcissique...
Siz de Narcissus.
Et vous, Narciso?
Gezegen Narcissus'a hoşgeldiniz.
Bienvenue sur la planète Narcisse.
Narcissus'un sorunu buydu.
C'est ça, le problème de Narcisse.
Ficus Narcisus.
Ficus narcissus.
Narcissus'un hikayesini biliyor musun?
Connaissez-vous l'histoire de Narcisse?
Bana Black Narcissus'taki Deborah Kerr'i hatırlatıyorsun.
Tu es un garçon très intelligent.
Narcissus'dan mı söz ediyorsun?
Vous parlez de Narcisse?
Memba suyundaki Narcissus gibi.
Comme Narcisse, dans les eaux de la source.
Narcissus'u bilmiyorsun değil mi?
Tu ne connais pas Narcisse?
Narcissus memba suyundaki kendi yansımasına aşık olmuş.
Narcisse est tombé amoureux de son propre reflet, dans les eaux d'une source.
Narcissus.
Narcisse.
Ama ben ona Narcissus diyordum. İlahi bir yüzü vardı.
Mais je l'appelais Narcisse, tant son visage était divin.
Narcissus olmayabilirim ama Echo'yla dans edebilir miyim?
Je ne suis pas Narcisse, mais j'espère danser avec Écho?
Benim Narcissus'um dans edemezdi.
Mon Narcisse ne pouvait danser.
Bu Narcissus.
Je te présente Narcissus.
Bakımıma Narcissus'u verebilir misiniz?
Euh, si ça ne te dérange pas, pourrais-tu dire à Narcissus où est ma chambre?
Narcissus göldeki yansımasına bakıyordu ve ülkedeki tüm büyük medya onun çıkışını izledi.
Narcisse se contemplant dans le lac et utilisant tous les media importants du pays à son profit.
Judson'ın ve Narcissus'un aynasını alıp gelmeni istiyorum.
Récupérez le miroir de Judson et ramenez-le ici avec le miroir de Narcisse.
Narcissus şirketinin arkasında beyin ve yaratıcı müdürü.
Directeur créatif et le cerveau derrière Narcissus?
Narcissus'a hoş geldiniz.
Bienvenue à Narcissus.
Narcissus müdürü, Mark Massero'nun yaptığı saldırının akabinde tutuklanmasından sonra süresiz bir şekilde şirketten ayrılması hisse senetlerini dibe batırdı.
"La côte en bourse a plongé après que le PDG de Narcissus, Mark Massero, a été envoyé en congé indéfini, après son arrestation pour agression aggravée".
Belki de Narcissus'un bir rakibidir?
Peut-être un concurrent au Narcissus?
Narcissus adında yetenekli, Romalı bir gladyatör.
Un talentueux gladiateur du nom de Narcisse.
Narcissus bir sporcuydu ve güreşçiydi.
Narcisse était un athlète, un lutteur.
Yani Narcissus kadar formda görünmesi gerekiyordu.
Il faut qu'il soit aussi athlétique que Narcisse.
Gücü ve kazandığı müsabakalarla, Narcissus yenilmez Romalı bir gladyatör olarak isim yapmıştı.
En prouvant sa force lors de combats... Narcisse s'est forgé une réputation : celle d'un gladiateur invincible.
Beni sen eğiteceksin, Narcissus.
Tu vas m'entraîner, Narcisse.
Narcissus, şu çelimsiz gladyatör.
Narcisse, le piètre gladiateur!
Narcissus, Narcissus, Narcissus!
Narcisse, Narcisse, Narcisse!
Narcissus da böyle bir gladyatördür.
Et c'est le cas de Narcisse.
- Narcissus.
- Narcisse.
Söyleyeceğin bir şey mi var, Narcissus? Durma söyle.
Si tu as quelque chose à dire, Narcisse, dis-le.
CASSIUS DIO, ECLECTUS, NARCISSUS, MARCIA
DION CASSIUS, ECLECTUS, NARCISSE, MARCIA
İçinde Marcia'nın da ismi var. Benim ve Narcissus'unki de.
Il y est inscrit son nom, le mien et celui de Narcisse.
"Black Narcissus."
Il n'est pas donné.
"Black Narcissus."
Narcisse Noir.
Ganymede... Narcissus...
Ganymède...
Yalnızca Narcissus karşı çıktı.
Il va m'épouser?
Yazılmış, Narcissus.
Néron tuera sa mère.
Narcissus, Caractacus'un yardımıyla her şeyi ayarladı.
Quand je serai mort, il voudra te tuer.
# Nero onu öldürecek. - Ya Narcissus?
Pourquoi ris-tu?
Sana Narcissus diyeceğim.
Je t'appellerai Narcisse.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]