Neal traduction Français
2,093 traduction parallèle
Bak, aynı kızları yine çağıracaksın, Çünkü içlerinden biri Neal'ı potasyum klorid vererek öldürdü.
Écoutez, vous allez fournir ces mêmes filles à nouveau, parce que l'une d'entre elle a injecté du chlorure de potassium à Neal et l'a tué.
Bunlar Neal'ın pelerininde ki jölemsi maddenin sonuçları.
Ce sont les résultats de la substance trouvée sur Neal.
Sen Lori'ye Neal'ın kalp problemini anlattın, ve problemini de ilaçla hallettiğini söyledin.
Tu as parlé à Lori à propos du problème de coeur de Neal, Son trouble augmente sans injection.
Yemekçilerle içeri girdin, ve Neal'a potasyum klorid verdin. Hayatını mahveden adama.
Vous vous êtes faufilé avec le traiteur, et puis vous avez injecté du chlorure de potassium dans l'homme qui a ruiné votre vie.
Yoksa Neal'ı öldürdükten sonra mı öğrendin?
Ou vous avez compris après avoir tué Neal?
Ama sonra Neal geldi, sana kaçırdığını düşündüğün hayatı gösterdi.
Mais vous avez laisser Neal vous mêler à tout ça. vous montrez cette vie que vous pensiez rater.
Neal, cidden kendi kuyruğumuzu yakalamaya çalışıyor gibiyiz.
Ok, Neal, j'ai l'impression que nous nous tournons en rond là.
Evet Neal, ben de duydum ve zaten bunun için bir avukat tutmamıza evet demiştim o yüzden, sakin ol!
Oui Neal, je l'ai entendue aussi, et j'ai déjà accepté d'aller voir l'avocat, alors relax!
Benle ilgili Neal'ın bilmediği birkaç ufak şey var.
Oh oui, et bien, il y a des choses sur moi que Neal ne sait pas.
Neal, arkadaşIığımızın seni ve Lily ile olan ayrıIığını... etkilemesini istemiyorum.
Ecoute, Neal, je ne veux pas que la rupture entre toi et Lily affecte notre relation.
- Hey Neal.
- He, Neal
Neal, Will'e koca ayak hakkında bir haber yaptırana kadar durmayacak.
Neal n'aura de cesse d'avoir son sujet sur Bigfoot.
Tamamen boşum, Neal.
J'ai tout mon temps.
Sırasıyla, Tess, Tamara, Gary Maggie, Kendra, Martin, Neal ve Jim bunu eğlenceli olacağını düşündü.
Dans l'ordre suivant : Tess, Tamara, Gary, Maggie, Kendra, Martin, Neal et Jim.
Adı Dr. Pearl O'Neal.
Son nom est Dr Pearl O'Neal. Elle peut venir ici.
Çünkü... - Yok, yok. Hiç de kötü bir zaman değil Profesör O'Neal.
Si, si, c'est le moment professeur O'Neal.
- Şöyle buyurun Profesör O'Neil.
Par ici, professeur O'Neal.
Dinle, Neal'in kız arkadaşı- - ve onu görmelisin, Gözleri kapalı Guitar hero oynayabiliyor. - Oh, tanrım.
La copine de Neal, tu devrais voir ça, sait jouer à Guitar Hero les yeux bandés.
Neal seni arıyor.
Neal te cherche.
Neal kimseyle çıkmıyor mu yani?
Donc Neal ne sort avec personne? Il ne réponds pas à mes appels, textos, emails. Oh, j'en sais rien.
- İyidir. Neal'ın bir ilişkisi olup olmadığını biliyor olabilir misiniz?
Ext-ce que par hasard tu sais si Neal sors avec quelqu'un?
Neal hiçbirimizi aramadığına göre yarın evine gidip biriyle çıkıp çıkmadığını öğrenmeliyiz.
Ok, donc puisque Neal ne rappel aucun d'entre nous On devrait passer chez lui pour savoir s'il sort avec quelqu'un - Pourquoi?
- Böylece Neal'dan nefret ederiz ve Lily de kendinden nefret edeceği şeyleri yapmaya başlar.
- Pour qu'on commence à le détester, et donc que Lilly commence à faire des choses pour lesquelles elle se détestera.
Şimdi. Biz Neal biriyle çıksın istiyor muyuz, istemiyor muyuz?
Ok, attends, on veut que Neal sorte avec quelqu'un ou pas?
O adamla Neal'ın ilişkisi var.
Je te dis que Neal avait un rencard avec ce mec. C'est ridicule.
Neal'ı biriyle gördük.
On a vu Neal en rendez vous.
Neal gay de Rosemary * ( sos aynı zamanda isim ) de mi gay?
Ok, donc Neal est gay et maintenant Rosemary est gay?
Neal'ın erkeklerden hoşlandığına inanamıyorum.
Je n'arrive pas à croire que Neal soit interessé par les mecs.
Neal'la konuşup neler olduğunu öğrenmelisin çünkü ben insanlar konusunda pek iyi değilim.
Bien, mais tu dois parler à Neal et découvrir ce qui se passe parce que je ne suis pas douée avec les gens. Ou les émotions.
Neler oluyor bana?
Que se passe t'il? Putain Neal.
"g" kelimesi "mutlu" anlamında kullanılmalıydı. ve ben Neal, senin adına çok gayim.
Le truc, c'est que le mot en "g" est sensé signifier gai, et là de suite, Neal, je suis si gai pour toi.
Neal senden hoşlanmıyor tamam mı?
Tu ne plais pas à Neal, d'accord?
Selam millet. Neal nerede?
Où est Neal?
Neal vaktin olursa kuzuyu kontrol edip pişmiş mi diye bakar mısın?
Ecoutes Neal, si tu peux, pourrais tu vérifier l'agneau ett voir si c'est prêt?
Sen Neal'sın.
Tu es juste Neal.
- Neal benim muhbirim.
Peter : Neal est mon informateur.
- Neal büyük bir ceza alabilir.
Neal pourrait prendre la peine maximale.
Bu polisler Neal Caffrey'i gözaltına alacaklar ve Washington'da sürekli olarak benim yanımda çalışacak.
Ces marshals sont là pour mettre Neal Caffrey en garde à vue, et il va travailler pour moi à Washington en permanence.
Neal Caffrey'nin cezası hafifletilmeli mi? Evet.
Pensez-vous que la peine de Neal Caffrey doit être commutée?
Neal özgür olmalı.
Oui. Neal devrait être libre.
Neal özgür olmalı diyorum.
Je suis en train de dire que Neal devrait être libre.
Sular duruluncaya kadar başını dik tut, birkaç davayı sonlandır ve Neal Caffrey'i düşünmeyi bırak.
Jusqu'à ce que ça retombe, gardez la tête basse, fermez quelques affaires, et oubliez Neal Caffrey.
Neal'ın masasındaki kim?
Qui est au bureau de Neal?
Neal Caffrey.
- Neal Caffrey.
Altı hafta oldu ve büro, ıslah etmeye çalıştığı poster çocuğuna dair tek bir iz bile bulamadı. İşte bu yüzden Neal Caffrey'nin yakalanıp uzun bir süre kilit altında tutulması gerekiyor.
Cela fait six semaines, et le bureau n'a pas sorti une seule idée pour que sa tête d'affiche ne change, c'est pourquoi Caffrey doit être arrêté et enfermé pour une longue, longue période.
Neal, burada.
Elle est là.
Bilemiyorum. Neal'ın biriyle çıkıp çıkmadığını öğrenmeden biriyle çıkacak olmak garip sadece.
Ca me fais bizarre de re-sortir si je ne sais pas ce qu'est Neal.
Eğer biriyle takılıyorsa kesinlikle Alex ve Mark'a söylemiştir.
Si Neal sort avec quelqu'un il l'a surement dit à Alex et Mark.
Neal hangi takımda bilmiyorum.
Je ne sais pas dans quelle équipe est Neal.
Neal, eee... affferin sana, ha?
Bien pur toi, hein?
Neal kaçmış.
Neal a disparu.