English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ N ] / Nie

Nie traduction Français

1,410 traduction parallèle
Bu konuda kaygılı olduğunu inkar etme.
Ne nie pas ton inquiétude.
Beyin travmayı kapatır.
Le cerveau nie l'existence d'un drame.
New York'ta gece kulübü sahibi Freddy Cattan, avukatı aracılığıyla adam vurma olayına karıştığını tekzip eden bir beyanat yayınladı.
L'a vocat de Freddy Cattan, le tenancier de boîte de nuit, a fait une déclaration où il nie toute implication dans l'assassinat.
Polise gidip Krallık Hastanesi'ndeki Nörobilimler Başhekimi'nin size bir silah gösterdiğini söyleseniz ve Nörobilimler Başhekimi de göstermedim dese sizce kime inanırlar?
Et si vous dites au chef de la police que le chef de neurochirurgie de l'Hôpital Kingdom vous a montré une arme. Et que ce chef de neurochirurgie, le nie. Croyez-vous qu'il vous croira?
Annem inkâr ediyor, ama benim sonumun da aynı olacağını düşünüyor. "
Maman le nie, mais elle pense que je finirai de la même façon.'
Yanlış giden bir şeyler olduğu gerçeğini kabul etmeyen hastayı çok iyi tedavi edemezsiniz.
Il est impossible de soigner un patient qui nie être malade.
Sekste bile benden daha iyisin. Sakın inkar etme.
Tu es même meilleure au lit, ne le nie pas.
Etmeyecektim.
Je ne le nie pas.
- Hadi, bunu inkar etme.
- Viens. Ne le nie pas.
Dominiques Modelle kommen nie zu spat. Dominique? Dominique, işte Lola reklamı için baylar.
Dominique, voilà les hommes pour la pub Lola.
- Söylenenlere itiraz etmiyorum.
Je ne nie rien de ce qui a été dit aujourd'hui.
Bu uçakların yenilerini alıyoruz.
Je ne nie rien de façon formelle. Nous voulions remplacer ces avions par de nouveaux avions.
İnkar et.
Nie.
Monty'nin başarılarını yadsımıyorum.
Je ne nie pas que Monty soit un bon commandant de troupes.
Bu çocuğun elinden, sırf tarife uymuyor diye bir Amerikan sembolünü oynama hakkı alınmıştır.
On lui nie le droit de jouer le rôle d'une icône américaine... parce qu'elle ne correspond pas à la description du personnage.
- Etmiyorum.
Non, je ne le nie pas.
Amy'nin öldürülmesi konusunda işbirliğinde bulunmayacak.
- Lequel? Il nie avoir tué Amy.
- Az önce güvenilirin karısıylaydım. Bütün her şeyi inkar ediyor.
La femme du détenu nie toute l'histoire.
- Kesinlikle. Silahını ateşlediğini inkar etmiyor.
Il ne nie pas avoir tiré.
Bunu inkar etmiyorum.
Je ne le nie pas.
İnkar etmiyorum, Johnny'e Hank'i yalnız yakalayıp kıtır kıtır keselim demiştim.
Je ne le nie pas, j'ai dit à Johnny que nous devions prendre Hank seul et lui faire la peau.
Adamın köpeğini öldürdüğünü inkar ediyor.
"Elle nie avoir tué son chien."
Formasyon ve baskılaşım. Uygunsuz ego etkileşimleri yüzünden duyguların reddedilişleri.
On nie ses vrais sentiments faute d'autodéfenses appropriées.
Tabi ki inkar ediyorum.
Bien sûr que je le nie.
Çaylak çabuk pes etmiyor.
Le bizut nie l'évidence.
Buna inkar etme denir.
Nie l'évidence...
Müvekkilimin cinayetle ilgisi yok.
Mon client nie être mêlé à ces meurtres.
Arkadaşın bir saattir suçunu itiraf ediyor...
Ça fait 1 h que votre ami nie l'évidence. Il s'emmêle les pinceaux.
Kontrol edilecekti.
On voulait qu'il soit attiré. Nul ne le nie.
Hava Kuvvetleri bunu inkar ediyor, değil mi?
L'Air Force nie l'avoir mis sous surveillance?
Hükümetin bütün varlığını reddettiği türden şeyler, bilirsin.
Quelque chose dont le gouvernement nie l'existence.
( eski amerika başkanı ) inkar, inkar, inkar hayır, sadece iyi bir hikayeye ihtiyacın var ben ne zaman yakalansam, insanlara bit kontrolü yapıyorum derim
Nie tout en bloc. Invente une excuse. Moi, je dis que je cherche des tiques.
Bana aşık olmadığını da iddia ediyor.
Il nie aussi être amoureux de moi.
Burada olduğunu inkar etmiyorum, tamam mı?
Je ne nie pas qu'elle était là, d'accord?
- İnanılmaz. 25 sene sonra bile mağazadan mal aşıldığını inkar ediyor.
Vingt-cinq ans après, il nie toujours son larcin.
Dün niye itiraf etmediğimi bilmiyorum.
Je ne sais pas pourquoi je l'ai nié hier.
- Etmeyecem ki.
- Je ne le nie pas.
Reddetti ve biz de ona inandık.
Il a nié. On l'a cru.
Muhtemelen çok uzun zamandır savaştığı bir şey olabilir bu.
C'est peut-être quelque chose qu'il a longtemps nié.
İnkâr edecektir, ama...
Il l'a nié, mais...
Ama ben, bunu jüriye inkar ettim.
J'ai nié, face au juge.
Tabii ki, mahkemede inkar ettim.
Je l'ai nié, au procès, bien sûr.
Hep "Uzaylı diye bir şey yok" diyordun, şimdi de "İşte buradalar" diyorsun!
Vous avez tort. Vous avez toujours nié l'existence des extraterrestres. Ils sont là, vous voyez?
İnkar etmeye bile gerek duymadı.
Elle ne l'a même pas nié.
Sonra bir avukat tutup ifadesini geri aldı.
Il a tout nié dès qu'il a eu un avocat.
Burada Mayıs / Aralık gibi bir aşktan bahsettiğimizin farkındayım.
Je ne nie pas qu'on a quelques années d'écart
Bu Steve! - Cherie! - Lanet olsun.
" Mlle Buckley, je ne nie pas être lesbienne, et ce qui me met en colère...
- Pekala, bu bir inkar değildi.
- Tu n'as pas nié.
- O zaman neden onu tanımadığınızı söylediniz?
- Pourquoi avoir nié la connaître?
Sanık hiçbir şeye itiraz etmiyor kâtip yazsın.
Veuillez noter que l'accusé ne l'a pas nié.
Sen inkar ettin.
Vous avez nié le vôtre.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]