English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ N ] / Nilüfer

Nilüfer traduction Français

157 traduction parallèle
Mavi nilüfer, gece yarısı kırmızı çiçek açmalı.
Perdu Lotus Bleu. Devons avoir Lys Rouge.
Çok şirin bir kız. Zarif bir bambu filizi, sudaki nilüfer gibidir.
Aussi gracieuse qu'une pousse de bambou, aussi belle que la fleur d'un nénuphar.
Buna katılmak isteyen, Miktarı küçük olabilir hayatında erdemli zevklere sahip olacak bunun yanında kutsal nilüfer çiçeklerinden binlercesi üzerinde imtiyazlı bir koltuğu olacaktır.
"Toutes les personnes apportant une contribution, même minime," "connaîtront en ce monde un bonheur sans limite" "et auront dans l'au-delà"
"Gözlerin nilüfer çiçekleri gibi..."
"Tes yeux sont comme la fleur de lotus..."
# Nilüfer çiçeği açtı
C'est une fleur de lotus
# Nilüfer çiçeği kapandı
C'est la fleur de lotus
2000 yıl sonra açan nilüfer tohumuyla ilgili yazıyı okudun mu?
Tu as lu cet article? Des graines de lotus vieilles de vingt siècles qui redonnent des fleurs?
Ben, Kıbrıs Prensesi Nilüfer.
Nellifer, princesse de Chypre.
Nilüfer'i odama getirin.
Amène-moi cette Nellifer.
İlerleyen haftalarda Nilüfer, Firavun'un gözdesi oldu. Evlendiler ve Firavun'un ikinci eşi oldu.
Elle resta et devint la favorite de Pharaon, puis sa seconde épouse.
- İyi akşamlar, Nilüfer.
- Bonsoir, Nellifer.
- İyi akşamlar, Leydi Nilüfer.
- Bonsoir, madame Nellifer.
Leydi Nilüfer, prense flütü verdikten sonra, hepimiz flüt çalmayı öğrenmesi için onu destekledik, bizzat kraliçenin kendisi bile.
Nous l'encouragions à en jouer, et la reine elle-même. Nellifer la lui avait offerte.
Flütü leydi Nilüfer'in verdiğini mi söylüyorsun?
C'est Nellifer qui la lui a donnée?
Nilüfer de onlardan biriydi.
Elle en faisait partie.
Nilüfer.
Nellifer...
- Kraliçe Nilüfer'i beklemeli miyiz Hamar?
Dois-je attendre la reine Nellifer?
Siz, Nilüfer, bunun için hazır mısınız?
Nellifer, en acceptes-tu la charge?
Firavun'un eşi olan Ben, Nilüfer, Firavun'un devrettiği sorumluluğu oğlunun ve mirasçisının vekili olarak üstlendiğimi bildiririm.
Moi, Nellifer, épouse du pharaon, régente au nom de son fils, j'en accepte la charge.
O halde ben Nilüfer, artık Mısır'ın kraliçesiyim.
Maintenant, moi Nellifer, suis reine d'Egypte!
Kırmızı Nilüfer Prensi uyurken mavi Nilüfer Prensi nöbet tutmuş.
Le prince bleu dormait tandis que le prince rouge veillait.
Nilüfer yakala, dileğin gerçek olsun.
Trouve une fleur de lotus et ton vœu sera exaucé.
Nilüfer! - Adım Lilia.
- Je m'appelle Lilia.
Nil'in gri çamurunda nilüfer çiçeği açar.
La fleur de lotus fleurit dans la boue grise du Nil.
Onlar başka bir dünyada bir gölün üzerinde hep beraber yüzecekler. Aynı nilüfer gibi.
Mais eux vivre dans un autre monde sur un lac majestueux et flotter sur l'eau comme des nénuphars.
Eğer bir kurbağa olsaydım, kendi nilüfer yaprağım olurdu.
Si j'étais une grenouille, j'aurais mon nénuphar.
Sadie'yi rahat bırak, seni küçük kurbağa, yoksa seni nilüfer yaprağına çeviririm.
Laisse-la tranquille, face de crapaud, ou je t'aplatis.
Tanya'yla tanışın, Nilüfer Yutan.
Permettez-moi de vous présenter Tanya, la Mangeuse de Lotus.
Seni uyarıyorum, Tanya, Paskalya Nilüfer'i, kadın haklarına karşıyım.
Je vous préviens, Tanya la Nageuse de Lotus, je suis un opposant au MLF.
Ve kabul edersen iz kalmasını İşte budur Seni nilüfer yaprağında tutan
Qui me joue des tours de cochon Pour chanter des saucissons
Bir Brahma yüzyılı sonunda, uyanıp düzelerek tekrar dalıp büyük kozmik nilüfer rüyasına yatıyor.
Au bout d'un autre siècle brahmanique, il se réveille... se reconstitue... et reprend le grand rêve cosmique du lotus.
Küçük bir göldeki nilüfer yaprağı misali sürüklenir delilik, hissiz daireler çizerek.
La folie dérive, nénuphar sur l'étang, en cercles d'inanité.
Kötü durumun içinde olan bir şey daha saf ve temiz olabilir. Tıpkı balçıkta açan nilüfer gibi...
Quelque chose qui semble grossier peut être pure... telle une fleur de lotus dans la boue.
Dördüncü Hanım, bu nilüfer kökü çorbasını için.
Maîtresse, buvez ce bouillon de lotus.
Tanrıça Nilüfer misiniz siz?
Es-tu la déesse Lotus?
Ben Tanrıça Nilüfer'im, kutsal ruh içimdedir benim.
Je suis la déesse Lotus. L'esprit est avec moi.
Seni özlemişim, Nilüfer Çiçeği.
je vous ai manqué, fleur de lotus.
Nilüfer Çiçeği, O köylüce olan adalet anlayışını özlemişim.
Fleur de lotus, l'ai raté votre sens de la justice paysanne.
Bu nilüfer yaprağından gitmeliyim. Ama bu imkânsız.
- J'aimerais quitter ce nénuphar, mais c'est chose impossible.
Yeşil yapraklar, kızıl taçyapraklar ve nilüfer çiçekleri açıyor.
Aux feuilles vertes, aux pétales rouges, la fleur de lotus s'ouvre
İşte orada... Benim nilüfer çiçeğim.
La voilà, ma tleur de lotus.
Belki de benim padminim ( nilüfer çiçeğim ) di.
Peut-ëtre que c'était elle ma padmini.
Nilüfer çiçeği.
Padmini.
Jai, nilüfer çiçeğin orada!
Jai, ton padmini est ici.
Ta himalayalardan gelip. nilüfer çiçeği olmuş.
Elle vient du bout de l'Himalaya, padmini, elle-mëme.
Sen Nilüfer.
A toi, Nilufar.
Sen de mi nilüfer çiçeklerinden nefret ediyorsun?
Tu détestes aussi les lotus?
Oh, nilüfer havuzu.
Un bassin à nénuphars.
Nilüfer, Nilüfer.
Nellifer!
Siyah nilüfer.
Du lotus noir.
Git ve buğulanmış nilüfer yaprağı getir. Emredersiniz.
Apportez du porc à la vapeur.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]