Olmuşşun traduction Français
2,324 traduction parallèle
Çok güzel olmuşsun.
Tu es si jolie! Tu es vraiment jolie.
Sarhoş olmuşsun sen.
Tu as trop bu.
Kocaman olmuşsun.
Ca alors!
Her şeyi görmekten kör olmuşsun kardeşim.
La toute-puissance t'a aveuglé, mon frère.
Baban gibi yakışıklı olmuşsun.
Tu as les traits de ton père.
- Hoş olmuşsun.
- Tu es jolie.
Bir bakarsın aşık olmuşsun ama iş işten geçmiş...
Vous tombez amoureux tous les deux et c'est trop tard.
- Yakışıklı olmuşsun.
Tu es beau.
Burada neler olduğunu bilmiyorum, Dave. Ama her neyse o işin bir parçası olmuşsun!
Je ne sais pas ce que tu mijotes, Dave, mais enfin, tu participes!
Güzel olmuşsun Meg.
Joli, Meg.
Çok güzel olmuşsun.
Tu es magnifique.
Ne güzel olmuşsun.
- Tu t'es fait beau.
Çok amele olmuşsun.
Tu es ridicule.
Sen bu dünyadan emekli olmuşsun!
- Ah bon? - Oui. - ll filme?
Fena jetlag olmuşsun be.
Le décalage t'a tapé sur le capot.
- Yatırım bankacısı olmuşsun. - Evet.
Tu es banquier d'affaires.
- Çok gerçekçi olmuşsun.
- C'est super réaliste. - Grave.
Muhteşem olmuşsun.
Tu es sublime.
- Tanrım, kocaman olmuşsun.
Comme tu as grandi!
Kil animasyon olmuşsun!
T'es en pâte à modeler!
Duyduğuma göre Jüpiter füzelerinin Türkiye'ye gönderilmesine engel olmuşsun.
J'ai entendu dire que vous aviez bloqué la proposition au sujet de la position de missiles Jupiter en Turquie.
Cidden tam bir belalı tip olmuşsun.
Même moi, je trouve que tu as l'air d'un dur.
Babacık, çok yakışıklı olmuşsun.
- Papa, tu es très beau.
- Çok güzel bir prenses olmuşsun. Babam en iyisi oldu.
Tu es une très jolie princesse.
Bayağı başarılı olmuşsun.
Ça va pour toi, non?
Çok hoş olmuşsun.
Tu es belle
- Sen de çok hoş olmuşsun.
- Tu n'es pas mal non plus.
Yine sarhoş olmuşsun, Arthur.
Tu t'es encore soûlé.
Artık kocaman bir kız olmuşsun.
Tu es devenue une grande fille!
Pek güzel olmuşsun.
Tu es élégante.
Benden çok daha akıllı olmuşsun.
T'es devenue plus intelligente que moi.
Buz gibi olmuşsun.
Tu as froid.
- Sana bir bak, çok yakışıklı olmuşsun.
- Regarde-toi. Quelle allure!
Kocaman olmuşsun, büyük ağabey gibi konuş.
Envoye, mon grand. Faut t'exprimer mieux que ça. Euh...
Tanrım. Sucuk gibi olmuşsun.
Merde, t'es trempé!
Tam Road Runner olmuşsun!
T'es un vrai Road Runner!
Film yıldızı gibi olmuşsun!
T'as l'air d'une star!
- Manyak güzel olmuşsun.
- T'es belle en maudit!
Dean, tıpkı R2-D2 gibi olmuşsun.
Dean, tu ressembles à R2-D2.
Kim, ne kadar da güzel olmuşsun.
Désolé, tout le monde. Tu es magnifique, Kim.
Şahane olmuşsun. Harika görünüyorsun.
Tu es resplendissante.
Tek kelimeyle şahane olmuşsun.
Vous êtes... absolument magnifique.
Ne kadar tuhaf bir hayvan olmuşsun.
Tu es devenu une drôle de bête.
Zoltan, jilet gibi olmuşsun.
Zoltan, qu'est-ce que tu es chic.
- Emlak kodamanı olmuşsun, ha? - Ben bilmiyordum.
Ça, c'est pas sûr.
Biraz rimelle ne güzel olmuşsun böyle.
Regarde-moi ça, tu es maquillée.
Şunu söylemeliyim Redd aşağılık bir cehennem tohumu için oldukça iyi bir avcı olmuşsun.
Je dois avouer, Redd. Pour un rejeton du diable plus répugnant qu'un nid de vipères, tu t'avères être un bon chasseur.
Çok tatlı olmuşsun.
T'es trop mignonne.
Bayağı düşük dereceyle mezun olmuşsun ki Fairbrook Ortaokulu'nu aradığımda Fabray isimli bir öğrencinin kaydının olmadığını söylediler, bu da demektir ki, senin hayatının kayda geçmeyen bir bölümünün
Ah, tu devais avoir un sacré record d'abscences parce que j'ai appelé l'école élémentaire de Fairbrook et ils n'ont aucunes traces d'une certaine Fabray, ce qui est logique, comme tu vivais dans un coin retiré
Sen tam bir Kazanova olmuşsun.
Tu es un vrai casanova.
Oranın yerlisi olmuşsun.
Une vraie New-yorkaise.
ölmüş 552
olmuş 102
ölmüş mü 150
olmuş mu 16
ölmüştü 64
ölmüştür 17
ölmüşler 29
olmuş bil 39
olmuş yani 32
ölmüş olamaz 20
olmuş 102
ölmüş mü 150
olmuş mu 16
ölmüştü 64
ölmüştür 17
ölmüşler 29
olmuş bil 39
olmuş yani 32
ölmüş olamaz 20