Olympia traduction Français
337 traduction parallèle
Şu an Olympia Sirki'nde çalışıyorsunuz.
Vous travaillez en ce moment au cirque Olympia.
- Olympia 2136'yı bağla. - Louie!
Olympia 2136, s'il vous plaît.
Bu küçük yazlık, skandal yaratan davranışları yüzünden... Franz Joseph'in Kraliyet Konağı'ndan uzaklaştırılan... Ekselansları Prenses Olympia'ya aittir.
Cette petite maisonnette appartient à Son Altesse la princesse Olympia, exilée de la cour impériale de François-Joseph pour sa conduite scandaleuse.
Prenses Olympia'ya annesinden mektup var.
Une lettre pour la princesse Olympia, de sa mère.
İmparator, Olympia'yı bir gün mutlaka affedecektir.
L'empereur finira bien par lui pardonner.
Olympia'dan korkmuyorum.
Je n'ai pas peur d'Olympia, moi.
Olympia!
Olympia!
Hepimiz iyiyiz Olympia.
Nous allons tous bien.
Olympia, imparator neden bu kadar katı?
Olympia, pourquoi l'empereur a-t-il été si sévère?
Olympia, arap aygırı vahşi.
L'étalon est sauvage.
- Harika bir şey bu Olympia.
- C'est merveilleux, Olympia.
Bu birkaç gün çok kritik Olympia.
Une période très délicate.
- Olympia'ya söyledin mi?
- Lui avez-vous dit?
- Olympia Rupert'e aşık değil.
- Elle n'est pas amoureuse de Rupert.
Olympia'yla birlikte davetiyeler üzerinde çalışacağız.
Olympia et moi devons nous occuper des invitations.
Yemekte görüşürüz Olympia.
Nous nous verrons au dîner, Olympia.
Olympia, bazen hepimizden daha güçlü olduğunu düşünüyorum.
Tu sais, je pense parfois que tu es plus forte que nous tous.
Dikkatli olmalısın Olympia.
Il va falloir être prudente.
Herkes Olympia'yı soruyor.
On demande après Olympia.
Olympia'nın döndüğünü duyunca çok heyecanlandık.
Nous avons été ravis d'apprendre le retour d'Olympia.
Rupert ve Olympia hakkındaki haberler harika.
Et son futur mariage avec Rupert.
Sevgili Olympia nerede?
Où est notre chère Olympia?
Ekselans Prenses Olympia'yı hatırlar belki.
Votre Altesse se souvient peut-être de la princesse Olympia.
- Olympia!
- Olympia!
- Çok isterim Olympia.
- J'en serais enchanté, Olympia.
Olympia'ya bir daha bak ve sorunu kendin cevapla.
Regardez-la encore et répondez vous-même.
Olympia çok güzel, değil mi?
Elle est ravissante, n'est-ce pas?
Adım Olympia Louisa Elizabeth, kızlık soyadı Ballastrem.
Mon nom est Olympia Louisa Elizabeth, née Ballastrem.
Olympia'ya bir eş bulmak.
Trouver un mari pour Olympia.
Ailesi Olympia'nın Rupert'le evlenmesini istiyor.
Sa famille veut la marier à Rupert.
Olympia Büyük Kupa için yarışacak.
Dire qu'Olympia concourt pour la Grande Coupe.
Bayan Olympia Thor-Felsenegg bu turu cezasız ve... hatasız tamamladı.
MIIe OIympia Thor-FeIsenegg a accompli ce parcours sans pénalités ni fautes.
- Olympia'nın eski kocası.
- De l'ex-mari d'Olympia.
Olympia sürgün sırasında Morau'daydı.
Olympia a été exilée à Morau, voyez-vous.
Yani Prenses Olympia'yı tanıyor musunuz?
Vous connaissez donc la princesse?
Bay Foster davette Olympia'yla dans etti, görmediniz mi?
Ne l'avez-vous pas vu danser avec elle au bal?
Sıra geldi son tura. Bu turda yarışacak Ecstasy'ye... Prenses Olympia Thor-Felsenegg biniyor.
Et maintenant, pour Ia dernière épreuve de notre compétition, Ecstasy, monté par Ia princesse OIympia Thor-FeIsenegg.
Bayanlar baylar, engelli atlama sınıfında... açık şampiyonanın sonucunu açıklıyorum... kazanan, Prenses Olympia Thor-Felsenegg'in bindiği Ecstasy.
Mesdames et messieurs, Ia coupe de ce championnat de saut d'obstacles revient à Ecstasy, monté par Ia princesse OIympia Thor-FeIsenegg.
- Olympia!
- Olympia.
Başka seçeneğin yok Olympia, bunu anla.
C'est la seule solution, Olympia, sois-en convaincue.
Önce ben, sonra Olympia.
D'abord moi, puis Olympia.
Seninle gurur duyuyorum Olympia.
Je suis fière de toi, Olympia.
Olympia, gevezelik etmedin değil mi?
Olympia, as-tu été indiscrète?
Prenses Olympia.
Princesse Olympia.
Prenses Olympia ve bu beyefendinin... birlikte göründüğüne dair... elimde bilgi var.
J'ai des informations révélant où la princesse et ce gentleman ont été vus ensemble.
Prenses Olympia burada olabileceğinizi söyledi.
La princesse Olympia a dit qu'on vous trouverait ici.
Olympia, Bay Foster çok haklı.
Olympia, M. Foster a absolument raison.
Olympia, mücevher kutumu getir.
Olympia, apporte-moi mes bijoux.
Olympia, şiddetle bir yere varamayız.
Olympia, la violence ne nous mènera à rien.
- Olympia, zavallı çocuk.
- Olympia, la pauvre enfant.
Olympia iki ya da üç gün sonra eskisi gibi olur.
Dans deux ou trois jours, Olympia sera parfaitement remise.