Oma traduction Français
96 traduction parallèle
Oma müsaade edin. Yorgun.
Laissez-la, elle est fatiguée.
Aptal oma.
Ne plaisante pas!
Bak Oma, sadece yemeğimizi pişirmeye çalışıyorum.
J'essaie de faire le repas.
Hayret bir şey Oma. Hadi ama. Soğumadan yemeğini ye.
Mange avant que ce soit froid.
Oma sadece basit bir soru sordum.
Je te posais seulement une question.
Oma eşyalarını atmamı istedi ama dedim ki bir erkeğin eşyası onundur.
Elle voulait tout jeter. Mais j'ai dit : " C'est ses affaires.
Oma bu adamı görmek istiyor musun?
Oma, tu veux voir cet homme?
Oma bunun benim çocuklarımın Alpha olmasına yardım etmeyeceğini söylüyor.
Olma dit que mes descendants ne peuvent être que des Alpha.
- bu kötülüğü terkedip..... tekliğe Oma Desala ile ulaşmalısın.
- renonce au mal et trouve oma desala.
"Oma" - ne anlama geliyor?
- oma. que signifie ce mot?
Senin Oma Desala ile karşılaşmaya hazır olmadığını hissedebiliyorum.
je vois que tu n'es pas prêt à rencontrer oma desala.
Oma Desala'ya güven.
crois en oma desala.
Oma Desala'yı tanımalısın.
tu dois faire la connaissance d'oma desala.
Amaunet ve Apophis'ten çocuğa geçen bilgilerden ne haber? Oma'nın ona unutmayı öğrettiğini söylüyor.
Et le savoir qui lui a été transmis par Amaunet et Apophis? Il dit qu'Oma lui a appris à oublier.
Oma mı? Kheb'de karşılaştığımız yaratık.
Oma? L'extraterrestre qu'on a rencontré sur Kheb.
Veya Oma bunu durdurmanın bir yolunu bulmuş.
Ou Oma a trouvé un moyen de l'arrêter.
Bu nedenle tüm Goa'uld kötü doğuyor. Bu nedenle Oma gibi yardımsever bir yaratık, onun anılarını gömmesine yardım ediyor, böylece normal bir hayat sürebilecek.
Et pourquoi un être bienveillant comme Oma l'aide à enterrer ces souvenirs, afin qu'il puisse vivre une vie normale.
Oma öğretisi : bir erkeğin gerçek doğası bilinçaltındaki istekleri ile o andaki bilincinin savaşında ortaya çıkar.
la vraie nature d'un homme est décidée dans la bataille entre son esprit conscient et les désirs de son subconscient.
Oma öğretisi : bilinçaltımdaki kötülük, karşı koyulamayacak kadar güçlü.
Oma dit : le mal dans mon subconscient est trop fort pour résister.
Ve daha sonra belki Oma senin tekrar unutmana yardım edebilir.
Et puis après, Oma pourrait t'aider à oublier de nouveau.
- Bunu sana Oma mı öğretti.
- C'est Oma qui t'a appris ça?
Adı Oma Desala.
Elle s'appelait Oma Desala.
Oma Desala, tüm o parlama meselesi.
Oma Desala, le rayonnement.
Baal'ın sana işkence etmesini Oma'nın benim radyasyonumu iyileştirmesinden daha fazla engelleyemem, ama yükselmene yardımcı olabilirim.
Je ne peux empêcher Baal de te torturer. Pas plus qu'Oma ne pouvait me guérir. Je t'aiderai à t'élever.
Yani benim Oma'm mı olmak istiyorsun?
Comme ça, tu veux être mon Oma?
- Daniel, eğer Oma gibi konuşmaya başlayacaksan...
- Si tu parles comme Oma...
- Oma gibi konuşmuyorum.
- Je ne parle pas comme Oma.
- Bana Oma'ymış gibi geldi.
- On dirait.
Oma derdi ki "Eğer mum ışığının ateş olduğunu anında anladıysan, yemek uzun bir zaman önce pişmiştir", ya da ona benzer birşey.
Elle te dirait que si la flamme est feu, le repas est prêt depuis un moment.
Oma'nın benim içimde gördüğüyle aynısı.
C'est ce qu'Oma a vu en moi.
Oma...
Oma...
Oma Desala.
Oma Desala.
Oma'yı hatırlıyor musun?
Tu te souviens d'Oma?
Bu varlık, Oma Desala, çok güçlü değil mi?
Cette créature, Oma Desala, est très puissante, non?
Kuralları çiğnedin, Oma Desala fan klüpten atıldın, ve hafızan silindi.
Vous avez brisé les règles. Vous avez été viré du fan club d'Oma Desala et votre mémoire a été effacée.
Oma dışlanmış çünkü insanların yükselmesine yardım etmenin görevimiz olduğuna inanıyor.
Oma est une paria car elle croit qu'on se doit d'aider les gens à ascendre.
- Hayır. Oma'nın bana öğrettiklerini biliyorum.
- Je sais ce qu'Oma m'a enseigné.
Ana nokta şu ki, eğer sana yardım etmek için herhangi bir şey yaparsam, Oma Diğerleri'nin öfkesini çekmekten sakınmak için beni kendisi durdurur.
Le fait est que, si j'agissais pour t'aider, Oma m'en empêcherait pour éviter de provoquer la colère des Autres.
Oma beni seyrediyor.
- Oma est là et me surveille.
Oma adı verilen kişi bunu yaptı.
C'est à Oma qu'on doit ceci.
Oma'nın hafızamı silmesiyle ilgili olabilir.
Suite à l'effacement de ma mémoire par Oma.
Hayır, hayır, ismini söyleyemem oma ortalıkta gördüm.
Non, je me souviens pas de son nom. Mais je l'ai vu dans le coin.
Oma.
Oma.
Sen de Oma değilsin.
Et vous n'êtes pas Oma.
Şu Oma karakteri... ona neden bu kadar saygı duyuyorsun?
Cette Oma... Pourquoi as-tu tant de respect pour elle?
Saldırmak üzereydin, ama Oma seni durdurdu.
Tu allais frapper, mais elle t'en a empêché. Non.
Ben farklıyım. Oma gibi.
Je suis différent, comme Oma.
Evet, Oma da bana öyle diyor.
Ouais, Oma m'a dit pareil.
Oma'nın sana sunduğu her şeyi reddettin ve şimdi o da sana, sadece temiz kalbi yüzünden başka bir şans veriyor, öyle mi?
Tu as rejeté tout ce que t'offrait Oma, et maintenant, elle t'offre une nouvelle chance? Par pure bonté d'âme?
Ben ve Oma arasında ne olduğunu biliyor musun?
Vous savez ce qui est arrivé entre moi et Oma?
Oma'nın öğrettiği gibi.
Comme le dit Oma.