Orpheus traduction Français
100 traduction parallèle
- Orpheus ve Eurydice.
- "Orphée et Eurydice."
Tom, tıpkı Eurydice'i cehennemden çıkarmaya çalışan Orpheus gibi nefsini kızıştıran alevlere dönüp bakmamak için kendisini zor tutuyordu.
Tom, comme Orphée ramenant Eurydice des Enfers, osait à peine regarder en arriére de peur d'être consumé par ses feux.
Saracen, Saracen, burası Orfeus. Beni duyabiliyor musunuz?
Saracen, ici Orpheus.
Orpheus.
Orphée.
Veri tabanına göre, Orpheus özel bir uydunun da ismi. Bir yıl önce fırlatılarak yörüngeye oturtulmuş.
Selon les données, Orphée est aussi le nom d'un satellite privé lancé en orbite il y a un an.
- Orpheus'a.
- Orphée.
Şu anda Orpheus uydusu hizalanıyor ve kader anı geldi çattı nihayet.
A l'heure qu'il est, Orphée s'aligne avec la lune et le soleil et le grand moment est enfin arrivé.
Orpheus efsanesini biliyor musun? Dağları yerinden oynatan, nasıl iyi müzik çaldığını.
Tu connais la légende d'Orphée, dont la musique déplace les montagnes?
Orpheus.
"Orphée."
Orpheus ve Eurydice.
Orphée et Eurydice.
Dün gece Orpheus'un önünde Kristy Hopkins'le kavga etti. Gece yarısı civarıydı.
Ils se sont disputés devant l'Orpheus, hier, vers minuit.
Kristy'yle ben ona Orpheus'ta rastlamıştık.
On l'avait rencontré plus tôt, à l'Orpheus,
Orpheus'un sahibiydi.
Ancien propriétaire de l'Orpheus.
Orpheus'ta.
Vous avez travaillé pour Flynn?
Garsondum. Hep gelirdi.
A l'Orpheus, comme serveur.
- Orpheus'taki salona.
Vraiment?
Restoranda aslanlar ve kaplanlar varmış.
- A l'Orpheus. - Avec les lions et les tigres.
Eski Yunan uygarlığında Orpheus isminde bir adam yaşarmış.
A l'époque de la Grèce Antique, il y avait un homme qui s'appelait Orphée.
Orpheus'un karısı dolaşırken, bir yılan onu sokmuş ve öldürmüş.
La femme d'Orphée se promène, se fait mordre par un serpent et meurt.
Orpheus çılgına dönmüş ve karısını geri istemek için ölüler diyarına dalmış.
Orphée pète un câble et descend dans les tréfonds pour demander le retour de sa femme.
Orpheus'un bunu bilmesi gerekirdi.
Orphée aurait dû savoir.
Böylece Orpheus dünyaya döndü, yalnız ve üzgündü, peki ne oldu?
Donc, Orphée retourne sur Terre, seul, triste, et alors?
Ama Orpheus'un acı hayat hikâyesindeki ders nedir?
Mais quelle est la leçon de l'histoire d'Orphée?
O halde onun o gece Galpex-Orpheus Petrol Platformu'ndan kaybolan tek kişi değil, iki kişiden biri olduğunu da öğrenmelisin.
Alors vous savez aussi qu'ils sont deux à avoir disparu cette nuit-là. L'ingénieur radio et lui.
Bu ölümü bahane ederek bizi Orpheus Platformu'nu boşaltmaya zorlayabilir bölgedeki ilk kuyuyu açma hakkını ele geçirebilirler.
Les Mexicains pourraient utiliser cet accident contre nous afin d'être les premiers à forer.
Galpex-Orpheus burası donanma santral.
Ici, l'opérateur pour Galpex-Orphée.
Galpex-Orpheus, öncelikli bir mesajım var.
J'ai une communication urgente.
Burası Orpheus, devam edin.
Ici, Orphée. Parlez.
Bana bundan daha fazla kanıt göstermeyecekseniz Orpheus ekibini geri çağırıp platforma yeni bir ekip yollayacağım.
Faute de preuves plus concrètes, je rappelle l'équipage d'Orphée à terre et j'envoie d'autres hommes à son bord.
Ama platformla telsiz bağlantısı kesildi. Bağlantı kurulur kurulmaz platform çalışmaya devam edecek. Bütün ekip helikopterlerle Galpex-Orpheus'tan alınacak ve sorguya çekilecek.
Dès que le contact sera rétabli, j'ordonne la reprise de l'activité, l'évacuation de l'équipage par hélico et son débriefing.
Tekrar ediyorum, bu Galpex-Orpheus için acil ve öncelikli bir mesajdır.
J'ai une communication urgente pour le Galpex-Orphée.
Orpheus ölen karısını diriltmek için Hades'e harp çalmış.
Orpheus joua de la harpe devant Hades pour ramener sa défunte femme à la vie.
Orpheus'dan etkilenen Hades karısını canlandırdı ve Orpheus'a karısı tamamen cehennemden çıkana kadar arkasına bakmamasını söylemiş.
Touché par l'esprit d'Orpheus, Hades ramena sa femme à la vie et recommanda à Orpheus de ne pas regarder derrière jusqu'à ce qu'elle soit complètement sortie de l'enfer.
Tiffany Langer. "
Hôtel Orpheus, Tiffany Langer. "
- Orpheus?
- Orphéus?
Bak, bu Orpheus ve o Eurydice, yılan ısırığından, ölen karısı.
Regarde voilà Orphée et Eurydice, sa femme, morte d'une piqûre de serpent.
Orpheus çok güzel lir çalar.
Orphée joue bien de la lyre.
Orpheus artık dayanamaz ve arkasını döner.
Orphée ne peut résister et se retourne.
Orpheus mu?
Orphée?
Orpheus tamamen fiziksel değil.
Orphée n'est pas que physique...
Harper'a geçen yıl Orpheus'taki bir partide yardımcı olmuştum. İyi anlaştık.
Ecoutez, j'ai aidé Harper pour une soirée à l'Orpheus l'an dernier.
- Orpheus'a hoş geldiniz.
Tenez. Bienvenue.
Buradan Orpheus'a ancak o kadar sürede gidilir.
Le temps d'aller à l'hôtel.
Glasgow Orpheus Erkek Korosu, Kuzey Geçidi'ni deniyordu. Toplamda 14 dağcı ekibi hemen peşinden geliyordu.
Au total, 14 expéditions étaient sur ses talons.
Cevap ver, Orpheus.
Répondez, Orphée.
Orpheus, burası donanma santrali.
Orphée, ici l'opérateur. Je répète :
Ben John Doggett. Galpex-Orpheus'ta bulunuyorum.
Ici, John Doggett à bord du Galpex-Orphée.
Galpex-Orpheus, burası X-Ray 46
Galpex-Orphée, ici ABX 46.
İş kartı. " Orpheus Hotel.
" Carte de travail.
Sezon 4 x Bölüm 15 ORPHEUS
ORPHÉE
Eskiden Orpheus'ta kapıcıymış.
Ancien concierge à l'Orpheus.