Pastırma traduction Français
802 traduction parallèle
Pastırma ve yumurtaların da üstünü kapat.
Et couvre le jambon et les oeufs.
Biraz kuru et biraz pastırma biraz da kahvem var.
J'ai du nerf de boeuf, un peu de bacon et un peu de café.
Islık çaldım, alkış tuttum, kızarmış pastırma erdim, bir faydası olmadı.
J'ai sifflé, battu des mains, fait frire du bacon, rien n'y fait.
Şafak söküyor, ben de gidip yumurta ve pastırma pişirecektim.
Le jour est levé. J'allais préparer un petit déjeuner?
Ciğer ve pastırma.
Du foie et du bacon.
- Jambon mu pastırma mı?
- Jambon? .
- Pastırma.
Bacon? .
Çiçek, sabun, şeker, pastırma.
Farine, savon, sucre, jambon...
Yumurta, pastırma, kızarmış ekmek, bolca kahve ve sigara.
Œufs, bacon, toasts, un seau de café et des cigarettes.
Pastırma taze ve kızarmış ekmeğin üzerinde bolca tereyağı olsun, lütfen.
Que mon bacon soit croustillant et mes toasts bien beurrés, s'il vous plaît.
- Pastırma, yumurta, tost, başka!
- Bacon, œufs, toast, et... - Café, monsieur?
"Pastırma, yumurta, tost ve duble kahve."
"Bacon, œufs, toasts et un supplément de café."
10 kg. un, 5 kg. şeker 15 kg. fasulye ve pastırma.
5 livres de sucre, 15 livres de haricots et du lard.
Pastırma ve iki yumurta sipariş etti.
Il a commandé deux oeufs au bacon.
Pastırma fiyatları artıyor Peter.
Le prix du porc augmente, Peter.
Pastırma nasıl olsun Bay Marlowe?
Comment voulez-vous votre bacon, M. Marlow?
- Pastırma nasıl olsun?
- Comment voulez-vous votre bacon?
Pastırma tavada. Kahve tasta.
Le lard est sur le feu et le café se prépare.
Pastırma, duman ve buhar kokan bir tablo boyamak istiyorum.
Je veux peindre quelque chose qui sente Ia fumée de bacon et Ia vapeur,
Salam? Pastırma?
Un sandwich au salami?
Çantamda biraz kahve ve pastırma var Başlamadan önce yemeye aldırmazsan.
J'ai du café et du bacon dans mes sacoches, si vous voulez manger avant d'y aller. Bonne idée.
Yumurta iyi pişmiş, pastırma ise iyi kızarmış.
Moi, des œufs au bacon. Bien croquant, le bacon. Et du café.
Ben pastırma yedim...
J'ai eu du bacon.
Domuz pastırma ve domatesli sandviç?
Un sandwich tomate-bacon?
Sabah yediğim pastırmadan olmalı. - Pastırma ve yumurta yedim.
Ça doit être le pastrami que j'ai mangé.
Bir tarafta pastırma, fasulyeler, cezve ve tava.
Lard, haricots, café et poêle à frire?
- Pastırma var mı? Var.
- Y a du pastrami?
- Evet, pastırma.
- Oui, du bacon.
- Pastırma ve yumurta.
- Des œufs au bacon.
İlk ısırıkta pastırma tadı geliyor, diğerinde yumurta.
Je veux dire, une bouchée et je sens le bacon, une autre et je sens les œufs.
Dört dakika kaynatılmış iki yumurta, biraz pastırma, tost ve kahve.
Deux oeufs à la coque... quatre minutes... un peu de bacon, des toasts et du café.
Yumurta, pastırma, tost ve kahve.
Des oeufs, du bacon, des toasts, et du café.
"İki yumurta, pastırma, tost, kahve ve marmelat."
"Deux oeufs, bacon, toasts, café, lait chaud, marmelade".
Yumurta, pastırma tost ve kahve.
Des oeufs au bacon, toasts, et café.
Sana bir çuval un, şeker ve pastırma gönderteceğim.
J'ai donné l'ordre de te livrer un sac de farine, du sucre et du lard.
Yarım greyfurt, iki yumurta, üç dilim pastırma, iki tost. Elli gram üzüm marmelatı ve kahve.
" Menu : 2 œufs, 3 tranches de bacon, 2 toasts, confiture, café.
Eve pastırma götürelim Neddy.
Il est temps de ramener le bacon, Neddy.
O pastırma değil.
Ce n'est pas du bacon.
Her sabah kahvaltıda sandalyesinin altına ciğer ve pastırma koyup dolaba girer.
Au petit-déjeuner, Ken met une assiette de foie de veau sous sa chaise et s'enferme dans un placard.
- Yumurta ve pastırma.
- Y a des œufs et du bacon.
Yumurta, sosis ve pastırma.
Des œufs, des saucisses et du bacon.
Yumurta, pastırma ve konserve jambon.
Des œufs, du bacon et du Spam.
Yumurta, pastırma, sosis ve konserve jambon.
Des œufs, du bacon, des saucisses et du Spam.
Konserve jambon, pastırma, sosis ve konserve jambon.
Du Spam, du bacon, des saucisses et du Spam.
Konserve jambon, yumurta, konserve jambon konserve jambon, pastırma ve konserve jambon.
Du Spam, des œufs, du Spam, du Spam, du bacon et du Spam.
Niye yumurta, pastırma konserve jambon ve sosis yemiyor?
Pour elle, les œufs, bacon, Spam et saucisses?
Yumurta, pastırma, konserve jambon ve sosisli jambonsuz alabilir miyim?
Je peux pas avoir les œufs, bacon, Spam et saucisses, sans le Spam?
Pastırma ikinci fıçıdaydı, değil mi, Elder?
Il est dans le 2e tonneau?
Pastırma için teşekkürler.
Merci pour le lard.
Yoksa pastırma olurlar.
Ils risquent de se transformer en lard.
- Pastırma?
- Du bacon?