Personel traduction Français
2,695 traduction parallèle
O gece personel yurdundaki dairemdeydim. Herkese sorabilirsiniz.
J'étais chez moi, sur le campus, ce soir-là, vérifiez.
İşe yarar ya da yaramaz ama 15 dakika içinde personel asansörünü bulup bize katılacaksın, tamam mı?
Que ça marche ou non, allez à l'ascenseur personnel dans 15 m, puis rejoignez-nous.
Pekala, personel asansörü hala çalışıyordur.
L'ascenseur personnel doit encore fonctionner.
Massive Dynamics'in personel dosyasında aratıyorum. SOlivia'nın dosyasına erişebilen ve o kan grubunda tek bir kişi var.
Je cherche dans les dossiers du personnel de Massive Dynamics, et seule une personne de ce groupe a accès aux dossiers de Fauxlivia.
Balthazar'da barmenlik yaparken restorandaki personel indiriminin anasını ağlatırdım.
Quand j'étais barman à Balthazar, j'abusais de ma remise employé au bar des fruits de mer.
Diplomatik personel
Excellence!
... askeri personel kullanılmasına karar verilmesi kendi adıma gizemi daha da artırdı.
... ils ont fait venir des militaires, ce qui est encore plus mystérieux pour votre humble reporteur.
Askeri personel Joe ile arkadaşlarını ortaokulda yakalamış.
Joe et ses amis ont été arrêtés par l'armée à l'école intermédiaire.
Teresa Colvin'in personel şefiyim.
Je suis Teresa Colvin le chef d'état-major, pour l'amour de Dieu.
9 Personel toplantısında tutuyorum.
J'ai une réunion du personnel à 9 heures.
Eğer ki öğrenci ya da personel herhangi biri Bay Potter'a yardım etmeye kalkışacak olursa suçlarının büyüklüğüne göre cezalandırılacaktır.
élève ou professeur, tente d'aider M. Potter, se verra infliger une punition proportionnelle à la gravité de l'infraction. En outre, toute personne qui a connaissance des faits
Bilardo masaları, sauna... Reed Snyder gibi işine odaklanmış personel.
Comme des tables de billard et des saunas et... et des employés très concentrés sur leur travail, comme cet homme, Reed Snyder.
Her bölüm personel kısıntısı yapıyor.
Tous les départements ont dû licencier.
- Geçici personel olarak işe alınmış.
Il était seulement un intérimaire.
Leon, personel kısıntısının takımımı etkileme olasılığı var mı?
Ces changements de personnel affectent mon équipe?
Biliyorum, NCIS emekli personel davasına bakmaz.
Et d'habitude le NCIS ne s'occupe pas du personnel en retraite.
Kule kontrol, uçakta ağır yaralı bir personel ve delirmiş bir yolcu var.
Contrôle, j'ai une blessée grave et un type en état de démence.
- Personel dinlenme bölümünün hemen sağ tarafında.
- Derrière la zone de repos.
Pekala, Rose bildiğin gibi burada personel azlığımız var. Dedektif DeAngelo'nun gitmesiyle çok iyi birini kaybettik.
On a perdu quelqu'un de bien avec le départ du détective D'Angelo.
Herneyse personel sıkıntısı çekmekten bahsediyorduk, Sana masanın başında ihtiyacım var.
Comme on manque de personnel, il va falloir que vous restiez au bureau.
Ya personel?
Et le personnel?
Tüm personel geçit odasına.
Tout le personnel à la Salle d'Embarquement pour l'évacuation.
Eğer malzeme ve personel... göndermek için bir hat açabilirsek- -
Si nous pouvions ouvrir une chaine d'approvisionnement et relever le personnel...
Bakın, Rush'ın pek de alçakgönüllü olduğu söylenemez ama buraya personel ve malzeme getirebilmek için cinayet bile işler.
Écoute, je ne dis pas qu'il n'a pas un égo de la taille d'un bus mais Rush aurait tué pour ramener des gens et du matériel de la Terre.
Bu durumda ihtiyacın olan asgari personel sayısının kesin miktarını bilmem gerek.
Je dois connaître le minimum absolu de personnes qu'il vous faut pour le faire.
Bay Finch mi? Evet, personel ona bu şekilde hitap ediyormuş.
- Les employés l'appelaient comme ça.
Tüm personel 30 saniye içerisinde güvenli bölgeye ulaşmak zorunda.
Verrouillage en cours. 30 secondes pour évacuation.
Tüm personel, hangar katını boşaltın.
Veuillez évacuer le hangar.
Tüm personel tahliye edildi.
Évacuation du personnel terminée.
Tüm personel tahliye edildi.
Allez, on y va!
Bütün personel yere çöksün ellerinizi başınızın üstüne koyun.
Tous les employés, mettez-vous à genoux, les mains sur la tête.
Tüm personel, lütfen cevap verin.
Appel à toutes les unités!
Personel!
Regarde, équipe!
Otobüs hattındaki personel dosyaları için Bölge Savcılığı'ndan gerekli tüm dosyaları istedim.
Je demande au proc les dossiers du personnel de la compagnie de bus.
Geçici personel değilsin.
T'es pas intérimaire. - Non.
Barry, aslında geçici personel değilim.
Je suis pas intérimaire.
Birçok askeri personel öldürülmüş ve Direktör Sterling ağır yaralanmış.
Beaucoup de membres du personnel militaire ont été tués, et le directeur Sterling a été gravement blessé.
Todd Johnson'un öldürüldüğü gecenin kamera kayıtlarından, personel kayıtlarından ve 86 saatlik görüşmeler sonucu oluşturulmuş görsel yeniden canlandırması.
Une reconstitution visuelle de la nuit du meurtre de Todd Johnson, à partir des vidéos de sécurité, des feuilles de présence, et 86 heures d'interrogatoires.
Personel alım memurunun bana verdiği her şeyin kopyasını sana göndereceğim.
Je vais t'envoyer une copie de tout ce que les recruteurs m'ont donné.
Aylık personel bültende falan mı yayınladılar?
C'est ce que dit l'équipe?
Evet, işte personel bilgileri.
Voilà son profil.
Savunmaya dönecek olursam, davalının kuzeni şu an salonda. New York Şehir Planlama Komisyonu'nun personel şefi kendisi.
Comme je le disais, le cousin de l'inculpé, qui est présent dans cette court est le directeur de la Commission de développement de la ville de New York.
Muhtemelen personel için de.
Probablement pour le personnel, aussi.
Bütün birimler, kayıp personel.
À toutes les unités, un agent disparu.
Bu öğlen düzenlenebilirse çalışan personel katılmak istiyor.
S'il pouvez être arrangé pour cette après-midi, le personnel souhaiterait y assister.
DR. BRENDAN RYAN PERSONEL ŞEFİ
DR BRENDAN RYAN CHEF DU PERSONNEL
"Dr. Brendan Ryan, Personel Şefi."
"Dr Brendan Ryan, chef du personnel."
Hatırlatayım tüm personel seçimleri benim son kararıma bakar.
Et ai-je besoin de vous rappeler que toutes les décisions sur le personnel sont, en fin de compte, ma décision.
Gereksiz personel onunla gidecek.
Tout personnel non essentiel embarque.
İki personel gerekiyor.
Il faut deux membres d'équipage.
Personel toplantısı.
Un club de tricot?