Pes etmeyeceğim traduction Français
208 traduction parallèle
Emin ol, pes etmeyeceğim! Boks yaparken bu sözleri çok duydum :
- Je l'ai entendu, ce couplet, "Abandonne"!
Pes etmeyeceğim!
Moi, je n'abandonnerai pas.
Annem için asla pes etmeyeceğim ve bu son.
Emmenez-moi loin de ce grand air puant!
Ne olursa olsun, asla pes etmeyeceğim.
Quoi qu'il arrive, je ne baisserai pas les bras.
Ama ben pes etmeyeceğim.
Mais je ne le suis pas.
Pes etmeyeceğim!
Je ne vais pas me laisser faire!
Asla pes etmeyeceğim.
Jamais!
Pes etmeyeceğim.
Eh bien je suis déçu, mais je ne renonce pas.
Pes etmeyeceğim!
Je ne laisserai pas tomber!
Pes etmeyeceğim.
- Jamais!
Asla pes etmeyeceğim.
Je n'abandonnerai jamais.
- Pes etmeyeceğim.
- Je n'abandonne jamais.
Ben pes etmeyeceğim. Kimin öleceği umurumda değil. - Onlara bu zevki tattırmayacağım.
Peu importe qui doit mourir, je ne lui laisserai pas ce plaisir.
Pes etmeyeceğim.
Je vais porter l'affaire en haut lieu.
Fakat işin peşini bırakmayacağım öyle hemen pes etmeyeceğim!
Mais je ne vais pas en rester là.
Korkarım yok, sayın başkan. Ama kolay pes etmeyeceğim.
J'ai peur que non, Mr le Président, mais je ne renonce pas facilement.
Bana söylemezsen pes etmeyeceğim.
Je ne changerai pas tant que tu te tairas.
Sizden öğrendiğim bir şey varsa o da asla pes etmediğinizdir ve ben de pes etmeyeceğim.
Et comme vous me l'avez appris, il ne faut jamais abandonner. Je n'abandonnerai pas maintenant.
Pes etmeyeceğim. Bu kadar yaklaştım.
Pas question d'abandonner, surtout si près du but.
Hepinizin boğulduğunu görsem bile, pes etmeyeceğim!
Vous vous noierez tous avant que j'abandonne.
Pes etmeyeceğim!
Jamais!
Ben pes etmeyeceğim.
Je ne vais pas abandonner.
Pes etmeyeceğim!
Je ne lâcherai pas!
Yakalamadan pes etmeyeceğim. Dur.
es que je vais t'attraper je vais t'en mettre une.
Eğer ben sokaktayken, kanama başlarsa kanım tükenene kadar pes etmeyeceğim.
S'il y a du grabuge dans la rue, je ne m'arrête plus de cogner.
Tamam, pes etmeyeceğim.
Je n'abandonnerai pas.
Eğer bana inanıyorsan, pes etmeyeceğim.
Si tu me crois, je ne vais pas abandonner.
Patronumun yüzünü görene kadar, pes etmeyeceğim binlerce yaram olsa bile.
Je ne peux pas mourir sans avoir revu mon chef. Je ne mourrai pas avant de l'avoir salué.
- Pes etmeyeceğim be, moruk!
- J'me laisserai pas faire, vieux!
Bugün dünyanın sonu olsa bile savaşmadan pes etmeyeceğim.
Si c'est la fin du monde, je ne céderais pas sans lutter.
Bak Rupert, bana kızgın olduğunu biliyorum ve seni suçlamıyorum. Ama hemen pes etmeyeceğim.
Rupert, tu es fâché après moi, et je ne t'en veux pas, mais je ne vais pas disparaître.
Pes etmeyeceğim, biliyorsun.
Je ne reculerai pas.
Ve pes etmeyeceğim.
- Je ne vais pas renoncer.
Bu kez pes etmeyeceğim.
Je ne céderai pas, cette fois.
- Hayır, pes etmeyeceğim.
J'abandonne pas!
Sapığın teki telefon açtı diye pes etmeyeceğim, George.
Je ne vais pas abandonner pour un coup de téléphone.
Sonuna kadar pes etmeyeceğim.
Ou une générale. Garde tout.
Henüz pes etmeyeceğim.
je ne suis pas prêt à abandonner.
Mücadele etmeden pes etmeyeceğim!
Je ne me rendrai pas sans me battre.
Pes etmeyeceğim, Phoebe.
Je ne renonce pas, Phoebe.
Hayır, bir günün ardından pes etmeyeceğim, anlarsın ya...
Non, je ne vais pas abandonner au bout d'une journée, je veux faire ça bien.
Bana ne kadar boktan konular verirsen ver asla pes etmeyeceğim.
Peu importe les missions sans intérêt et absurdes que tu vas me donner, je vais pas te les refuser ni me sentir dévalorisée.
Savaşmadan pes etmeyeceğim.
je ne vais pas me rendre sans me battre. S'il te plaît!
Pes etmeyeceğim.
Je n'ai pas dit mon dernier mot.
- Pes etmeyeceğim.
- Je n'abandonnerai pas.
Sen ümidini kesmiş olabilirsin ama Ben pes etmeyeceğim..
Tu l'as peut-être rayé de ta vie, mais je peux pas perdre espoir.
Pes etmeyeceğim.
Je n'abandonnerai pas.
Ama pes edemem, etmeyeceğim de.
Mais je n'ai pas le droit d'abandonner, et je n'abandonnerai pas.
Pes etmeyeceğim, Peg.
Je n'abandonnerai pas.
Hayır, asla pes etmeyeceğim!
- Non, je lâcherai jamais!
Pes etmeyeceğim.
Je ne renoncerai pas.