Philly traduction Français
973 traduction parallèle
Chicago'daki Henrici veya Philly'deki Bookbinder kadar iyi olmadığına eminim.
Il n'était pas meilleur que le Henry's Coffees House de Chicago.
Büyük olmak yetmiyor, Charlie. Philly'de, L.A'de söylemeye çalıştım.
Il suffit pas d'être bon.
Philly'den ve babandan uzakta olacağız.
On se passera de ton père.
Philly'e gidip Ski'nin ailesini görmeliyim sonra pazartesi Brooklyn Donanması'na gitmeliyim.
Je dois aller voir les parents de Ski... et me présenter lundi au dépôt.
Sebebi yok. Yalnız Philly'de tanıdığım bir kumarbazı getirdi aklıma.
Pour rien, mais... ça me rappelle ce joueur à Philly.
Nasıl gidiyor Philly?
Comment ça se passe, Philly?
Sana on yedi Philly.
Dix-sept pour toi, Philly.
- Eyvallah Philly.
- Merci, Philly.
Bunları yaparak onu Philly'ye kaçırtacağını, bizim ile Jessica'nın Hawaii'de gitar çalacağımızı sanıyorsan, unut!
Si tu crois que tu vas le renvoyer à Philadelphie... et que Jessica, toi et moi, on va rester jouer de l'ukulélé, oublie ça.
Philly'e 2 bilet ve 2 tane alyans, 18 karat.
Deux billets pour Philadelphie, deux alliances. Dix-huit carats.
Büyük şehirlerden uzak durmalıyız. Diğer yerler, Philly'e benzemez, asla canlı çıkamayabiliriz.
Non, si c'est comme Philadelphie, on en sortira pas vivants.
- Philly'deyse Sid derler.
- A Philadelphie, on l'appelle Sid.
Philly sıkıcı bir şehirdir.
C'est une ville sans imagination.
Normaldik, çılgın Philly arkadaşlığı.
On était comme les mômes, dingues.
Hiç Philly'de bulundunuz mu, efendim?
Vous connaissez Philadelphie?
- Philly, lütfen beni bir dinler misin?
- Philly, écoutez-moi jusqu'au bout, hein?
İnan bana, Philly, eğer elimdeki yetenekler benden ayrılmasaydı, bugün çok zengin biri olabilirdim ben.
Croyez-moi, Philly, si j'avais tous les numéros que j'ai lancés et qui marchent, je serais riche.
Bunu görmelisin, Philly.
Vous devez voir ça, Philly.
Gelecek yıl Philly, bak buraya yazıyorum, Carnegie Hall'da çalacak.
Dans un an, elle sera au Carnegie Hall. J'en mets ma main au feu.
İyi zaten Philly'deki bir kulüple randevum vardı.
Ouais, bon... On m'attend en Philadelphie, de toute façon.
Philly Kazandı 4-3
Philadelphie gagne 4 à 3
Artık, Philly gerçek bir rock'n'roll şehri.
Mais Philadelphie est une vraie ville de rock'n'roll.
Philly'de olmadığımı da biliyordun. Herkes o işi kaybettiğimi biliyor.
Et tout le monde sait que j'ai été viré, à philly.
Ama aslında Philly'denim. Sen oradan mısın?
Je suis de philadelphie.
"Bedava olmaz, Philly. Bedava olmaz."
"On a rien sans rien, mon petit phil."
Hadi, Philly.
allez.
Radyo istasyonları parçalarımız çalmayacak. Bazı büyük şehirler. Philly, Cinci, Chicago, Detroit.
Les radios nous boycottent et les grandes villes :
Philly avucuna bakar : "Bir doksan" der.
Philly lit dans la paume de sa main : "1,90 m."
Philly...
Philly répond :
"Philly" der.
"Philly."
Philly şöyle der...
Philly répond :
Philly PD ile konuşacağım.
J'appelle la police de Philadelphie.
Bense Philly'de yaklaşık yüz kere bulundum ama onu hiç görmedim.
Je suis allé à Philadelphie 100 fois et je ne l'ai jamais vue.
New York'un en güzel Philly biftekli sandviçleri buradadır.
Ils font les meilleurs "Philly sandwiches".
Yoksa sen Philadelphia biftekli sandviç mi dersin?
"Philly", pour Philadelphie, si vous préférez.
Philly'den Jilly.
Jilly de Philadelphie.
Rahatlayın. İsaac, The Philly'de DJ'lik yapıyor.
Venez à la soirée d'Isaac.
Pony, fox trot, frug Philly dog, fandango ( dans türleri )
Le pony, le fox-trot, le frug, le Philly Dog, le fandango.
Sadece Philly'den gelmiş aptal bir kızım.
Je ne suis qu'une pauvre bêtasse de Philly.
Philadelphia sokaklarında basketbol oynarken ona...
Dans les rues de Philly, sur les terrains... - Tu sais comment on l'appelait?
Dün akşam Philly'den gelen dostumla tanıştın ya?
Tu as rencontré mon ami l'autre soir.
Philly'de, Hayvan Kontrolü, Sağlık Bakanlığı'ndan daha iyiydi.
Les services animaliers seraient plus efficaces.
Burada gerçek bir peynirli ve etli Philly sandviçi nerede bulunur?
Où peut-on trouver un bon steak comme à Philadelphie?
Peynir ve etli Philly sandviçi.
Des steaks au fromage.
Philly'de yolların kapandığını duyunca, paniğe kapıldım.
Philadelphie était bloquée par la neige, alors... on était mal barrés.
Biz Chicago dedik. Sen Philly dedin.
J'ai dit Chicago, vous Philadelphie.
Philly'den beri birisi farklı bir tondan çalıyor.
On a changé de musique depuis Philadelphie.
Çok doğru. Frankie Valli, Dion, The Rascals, bütün Philly tayfası.
Frankie Valli, Dion, The Rascals, la bande de Philadelphie.
25 Mayis 1987'de Philly George Washington'la basladi.
Tout a commencé le 25 mai 1 787, à Philadelphie, avec George Washington.
Altı ay sonra kendimi Philadelphia'da bir ayık-yaşam evinde buldum.
Six mois plus tard, je me réveille dans une pension pour désintoxiqués à Philly.
- Gelebilirsiniz.
Au Philly.