Pico traduction Français
116 traduction parallèle
Adları Tico ve Pico.
Ils s'appellent Tico et Pico.
Tico ve Pico çocuklar.
Tico et Pico, les gars.
- Tico, Pico. - Yerim sizi. - Sizinle konuşabilir miyim?
Puis-je vous parler un instant?
Pico'ya dek dağları alın!
Prenez Highland jusqu'à Pico.
Sonra Pico'yu- -
Puis Pico jusqu'à- -
" Maxwell House, El Pico...
" Maxwell House, El Pico,
Pico Boulevard'daki Tech Noir'dayım.
Je suis à Pico Boulevard, au Tech Noir.
Pico'da.
Sur Pico.
Adı Lana Pico.
Lana Apico.
- Pico istasyonuna. - Sağol.
Pico Station.
Seninle Denny'nin Yeri'nde buluşuruz.
Je te rejoins au resto sur Pico.
Ha-Ha Hole on Pico'da bulundun mu? - Hayır.
Tu connais le Ha Ha Hole, sur Pico?
Pico'dan Sunset'e kadar trafik tıkanmış.
C'est complètement bouché de Pico à Sunset.
Pico Salazar, Metro Lokantası'nda.
- Boyce. - Pico Salazar est au café Metro. - Salazar?
Figgis ve Boyce telsizde Salazar'ı yakalamaya geldiklerini söylemişler. Pico Salazar mı?
Ils avaient signalé qu'ils venaient pour appréhender Pico Salazar.
- Pico ne?
- Picole quoi?
Pico Union`dan bir kez ot aldın diye orayı bildiğini sanıyorsun.
Tu te crois affranchie... parce que qu'une fois, t'as acheté de l'herbe à Pico Union?
Pico'dan gidelim dediğimi sanıyordum.
Je t'avais dit d'aller par Pico.
Mesela Sao Miguel, Flores Pico...
J'ai visité... Sao Miguel, Flores... - Pico...
İki "salsa verde", çok acı. "Pico de gallo" Bir klasik
Cette sauce verte est agressive, celle-ci est plus classique.
Pico'nun 1 300'lü bloğunda.
On est sur Peco.
Pico rivera'da, washington bulvar'nda.
C'est sur Washington Boulevard, à Pico Rivera.
Pico'daki bir barın dışında.
A la sortie d'un bar, pas loin de Pico.
10201 West Pico, Bina 203.
"La Fox, 10201 west pico, batiment 203."
Yeterli, teşekkürler, Pico.
C'est bien. Merci, Pico.
Dün laboratuara gönderdiğin örneklerde ACTH oranı milimetrede 64 gramdı.
Vos examens d'hier montrent un taux d'ACTH à 64 pico grammes par ml.
Hayır, hayır, o... Pico'daki bir balık dükkânında çalışıyor.
Elle travaille à l'animalerie sur Pico.
Buralar Pico One Niner'lardan sorulur.
Pico, un One-Niner, faisait du business ici.
Pico!
- Warren, Great Jo... - Pico.
- Westwood Dans Akademisi Pico Bulvarı. 14001 numara.
Académie de Danse Westwood, 14001 Pico Boulevard.
Anneciğe biraz disiplin verme zamanı geldi.
Puis tu l'emmènes à l'hotel à Pico Ils ne demandent pas la carte d'identité. Jamais de la vie.
Pico'daki çıkartma dükkânından aradılar.
Un marchand de décalcos m'a appelé.
Ben Pico'daki Ralph'e giderim ve hep patenciler ve lezbiyenlerle doludur.
Parce que je vais chez Ralph's dans la rue Pico c'est fréquenté que par des skate borders et des lesbiennes.
Bana biraz Pico De Gallo getirebilir misin? ( Bir Meksika salatası )
Est-ce que je peux avoir un peu de Pico de Gallo?
Wilshire bölgesinde iki ceset bulunmuş.
L'équipe de Wilshire a trouvé deux cadavres près de Pico.
Şehrin merkezindeki Pico ile Alvarado'nun köşesinden alıyorum.
Au centre-ville. Au coin de Pico et Alverado.
- "Paco's Tacos on Pico".
- Paco's Tacos sur Pico.
Öyleyse onar guguk kuşu gibi..
Non. Et ils sont comme Pico pour les Chocapic.
Rozeti verdikten sonra Pico'nun güneyine gelmedim.
J'ai pas dépassé Pico depuis que j'ai rendu mon insigne.
Jane şehir dışında olduğundan Pico ile ilgileniyorum, onun köpeği.
Je prends soin de Pico, le chien de Jane, quand elle est en déplacement.
Pico ile vakit geçirmemden emin olmak istedi.
Elle voulait s'assurer que je m'occupais bien de Pico.
Pico'da işlenen cinayetlerde bu adamla karşılaştın mı?
Vous l'avez croisé sur ces meurtres?
Los Angeles şehir merkezinde Pico kulesi var.
La Tour Pico existe à LA.
Kıymetli eşyaları borçlarını ödemek için açık arttırmayla satıldı. 3. cadde ve Pico'nun oradaki malı da dahil olmak üzere.
Tout fut mis aux enchères pour payer ses dettes, dont le terrain de la 3e et Pico.
3. Cadde ve Pico.
Entre la 3e et Pico.
Pico binasını?
Le terrain Pico?
Pico kulesine yapıldığından bu yana ne oldu?
Qu'est-il arrivé à la Tour Pico depuis?
Benny Pico'nun düğününde, "selam, seni görmek ne güzel", deyip temasta bulunduk.
d'arriver à se voir sans se toucher. Au mariage de Benny Pico, on se revoit, on se touche. Au mariage de Bill Kepler :
4O5 ve Pico'nun köşesindeyim.
Opération sur la 405 et Pico.
" Yeni yeşeren bir mimar olarak hayali 3.
" Un jeune architecte, rêvant de construire la Tour Pico
Cadde ve Pico'nun köşesinde Pico kulesini yapmaktı. "
" au coin de la 3e et Pico.