English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ P ] / Pleasure

Pleasure traduction Français

29 traduction parallèle
- Haz, sınır tanımaz.
Où y a de la gêne, y a pas de pleasure!
- Memnun oldum.
- Great pleasure.
Mister Aladdin sir, What will your pleasure be?
Maître Aladdin très cher Que désires-tu? Vas-y!
In times of war, we have to make the most... of what little innocent pleasure there is.
En temps de guerre, il faut profiter du moindre moment de plaisir innocent.
Ve bir paket "Her Pleasure" marka kondom.
Et... un sachet de condoms "Son plaisir".
Zevk Adasına hoş geldiniz!
Bienvenue à Pleasure Island!
Zevk Adasına hoş geldiniz!
Bienvenue sur Pleasure Island, l'île de Coconut Pete.
Zevk Adasına hoş geldiniz.
Bienvenue à Pleasure Island.
Beneath the Remains, Altars of Madness, Pleasure to Kill.
Beneath the Remains, Altars of Madness, Pleasure to Kill.
Bu noktada eğlenmemin yolu yok.
Why? Not potr most common to find pleasure, at that point.
Bir şeyler yapmalıyız Bir şeyler yapmalıyız
Infant Sorrow - "Faire quelque chose" Her Majesty s Pleasure - Peace Orgy Records ll faut faire quelque chose ll faut faire quelque chose
Michael'ın, o sekiz yaşından beri hayranıyım.
Je suis un fan de Michael Jackson depuis qu'il a huit ans. Mo Pleasure Clavier et guitare
Her zaman keyif için! Her zaman keyif için!
Always for pleasure, ma poule.
It's my pleasure.
Ça me fait plaisir.
Fakat Pleasure Pizza'da çift vardiya yapmam gerekecek.
Mais je dois bosser plus à Pleasure Pizza.
Pleasure Pizza.
Pleasure Pizza.
# Kendini fazlasıyla ver katıksız zevk için #
♪ Give yourself over to absolute pleasure #
Fiyaskoyla sonuçlandı sefa hafta sonunda...
♪ the pleasure, it fails ♪ ♪ at the end of the week ♪
* Sonsuz hazların yaşandığı geceler vardı *
♪ There were nights of endless pleasure ♪
* Zevkli bir yolculuk olmadı *
♪ No pleasure cruise ♪
Amy dün Pleasure Palace'a alışverişe gitmiş.
Amy a été faire du shopping au Palace des plaisirs hier.
Bir şirket arabası. Pleasure Dome adlı bir şirketin adına kayıtlı.
C'est une voiture de fonction, immatriculée au nom de l'entreprise Pleasure Dome.
We will have the pleasure listen first violin of the Boston Symphony Orchestra,
Nous allons avoir le plaisir d'écouter le premier violon de l'orchestre symphonique de Boston,
Ve bahsettiğim ada Pleasure Island'di.
C'était l'Île des plaisirs.
Pleasure.
Enchantée.
Ne mutlu bize ki, her ne kadar iri itaatkarlar için üzücü olsa da bu mağazalardan biri L'den büyük hiç bir şey bulundurmuyor ve bu da bizim kurbanımızın XXL kıyafetinin The Pleasure Parlor adındaki bir işletmeden satın alındığı anlamına geliyor.
Heureusement pour nous, quoique malheureusement pour les soumis de grande taille, un de ces magasins ne fournit rien de plus grand que large, ce qui signifie que le costume XXL de notre victime fut acheté dans un établissement appelé Le Parloir du Plaisir.
- Nick, pleasure.
Enchanté.
* The Romans used their baths not just to get clean, * but for pleasure.
Les Romains utilisaient leurs bains pour se laver, mais aussi pour se divertir.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]