Pollyanna traduction Français
94 traduction parallèle
Pollyanna'yım ben, şu memnun kız.
Je suis la joyeuse Pollyanna.
Zalimlerin tarihinin, bunların yanında Pollyanna hikayeleri gibi kaldığı şeyler gördüm.
J'ai vu des choses qui font de l'histoire des sauvages des légendes d'espoir.
Konuş.
- Pollyanna Whittier.
Pollyanna Whittier, efendim. Pekala, Sen çok şanslı küçük bir kızsın. Ebeveynlerini kaybeden çocukların birçoğu, yetimhaneye gider.
Tu as beaucoup de chance qu'on ne t'ait pas placée dans un orphelinat.
Pollyanna, Bence şu an bir şeyi açıklığa kavuşturmamız gerekiyor.
Il y a une chose que j'aimerais mettre au point tout de suite.
Yemeğini bitirebilirsin, Pollyanna.
Finis ton assiette, Pollyanna.
Pollyanna, Bence kendinden bahsetmelisin ve bu topluluktaki pozisyonundan.
Il faut que nous parlions de ta position au sein de notre communauté.
Pollyanna!
Pollyanna!
Bayan Tarbell ile gidiyorum ben. Pollyanna'yı eve götürebilir misin lütfen?
- Vous ramenez Pollyanna?
Tamam, Bu kutuyu ben alacağım, Pollyanna.
Donne-moi ce paquet, Pollyanna.
Pollyanna, kuzenim Fred. Onu tanımıyorsun değil mi?
Je ne t'ai pas présente mon cousin Fred, n'est-ce pas?
Kuzenin Fred mi?
- Ton cousin Fred? - Voici Pollyanna Whittier.
Bu Pollyanna Whittier, Bayan Harrington'un yiğeni.
La nièce de Mme Harrington.
Merhaba Pollyanna.
Bonjour, Pollyanna.
Pollyanna, Sana direk eve gelmeni söylemiştim.
- Je t'avais dit de rentrer directement. - Je sais...
Pollyanna, düşündüm ki bunu odan için kullanabilirsin.
Pollyanna. Ca te plairait de le prendre pour ta chambre?
Yetimlere dik dik bakma Pollyanna.
Ne regarde pas les orphelins.
Pekala Pollyanna, bu gerçekten garip.
A vrai dire, Pollyanna, c'est assez étrange.
Hadi Pollyanna, gidelim.
Viens, Pollyanna. Allons-nous-en!
Bir dakika bekle Pollyanna!
Attends, Pollyanna!
Pollyanna, şu elbisenin haline bak.
Pollyanna! Ta robe est toute sale.
Ama, Polly teyze, lütfen... Burada yanlış birşey yok Pollyanna.
inutile de discuter, Pollyanna.
- Merhaba. - Bu Pollyanna Whittier. Öyle mi?
- Je vous présente Pollyanna Whittier.
- Şey, Ben Pollyanna Whittier. - Kim?
Je m'appelle Pollyanna Whittier.
- Hoşçakal Pollyanna.
- Au revoir, Pollyanna!
Selam, Pollyanna.
- Bonjour, Pollyanna. - Bonjour.
Hey, Pollyanna. Beni bekle.
Pollyanna, attends-moi!
Sanırım Pollyanna haksızdı.
Pollyanna s'est trompe.
Pollyanna nerede?
- Ou est Pollyanna?
Pollyanna orada olacak ya da herşey mahvolacak.
Pollyanna doit venir, ou le drapeau sera incomplet.
Pekala, Pollyanna geceleri tek başına çıkacak kadar büyük değil.
- Elle est trop jeune pour sortir le soir.
Pollyanna, acele eder misin?
Pollyanna, dépêche-toi.
Senden, tüm giysilerimi ve tüm kişisel eşyalarımı yan odaya taşımanı istiyorum. Tamam efendim.
Quand Mlle Pollyanna sera rétablie, vous déplacerez toutes mes affaires dans la chambre voisine de la mienne.
Pollyanna'nın bacakları felç oldu.
les jambes de Pollyanna sont paralysées.
Aşağı gel de oynayalım!
Viens jouer! Pollyanna!
Pollyanna! Yüzmeye gideceğiz. İstemez misin?
Viens, on va aller nager!
- Pollyanna! - Hey çocuk!
Pollyanna!
Ama ben Pollyanna ile oynamak istiyorum.
- Mais je veux jouer avec Pollyanna.
Pollyanna bir kaza geçirdi ve şu anda oynayamaz.
- Elle a eu un accident.
- Bayan Pollyanna?
- Mlle Pollyanna? - Oui.
Babası ingilizlerin batı hint adalarında misyonerdi.
Pollyanna.
Pollyanna,
Désormais, c'est ici que tu vivras.
Pollyanna, arabaya binebilir misin lütfen?
Veux-tu monter dans la voiture?
Pollyanna.
Pollyanna.
Pollyanna, bir dakika bekle.
Attends un peu!
Pollyanna Whittier.
- Pollyanna Whittier.
Hadi Pollyanna.
Viens, Pollyanna.
Pollyanna niçin Walker deresindeydi onu bilmiyorum.
Que faisait Pollyanna a la Crique du Loup?
Pollyanna!
Pollyanna.
Pollyanna nerede?
Ou est Pollyanna?
Nancy, Bayan Pollyanna daha iyi olduğunda,
Nancy.