English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ P ] / Punisher

Punisher traduction Français

88 traduction parallèle
Moretti uzun süren masumiyet savaşından sonra gizemli 125 çete cinayetinden kimin sorumlu olduğunu bilmediğini iddaa etti. Olayları son beş senedir adı geçen ve Cezalandırıcı olarak bilinen karanlık kimliğe bağladı.
Moretti a toujours affirmé son innocence, et dit n'avoir aucune idée sur l'identité du responsable des 125 meurtres d'hommes de mains souvent attribué à un exécuteur de l'ombre connu sous le nom de Punisher qui est apparu
Sana her kimse şu Cezalandırıcı hakkında birşey söyleyeyim. Eğer bana 100 metre yaklaşırsa, cezalandırmanın gerçekten ne demek olduğunu öğrenecektir.
Laissez-moi vous dire quelque chose sur le Punisher, quel qu'il soit, s'il apparaît à moins de 1000 mètres de moi il découvrira ce que le mot "puni" signifie vraiment.
İşte gördünüz. Franco suç ailesinin sözde başkanı Dapper Don, son beş senede vahşice öldürülen 125 çete elemanına rağmen Cezalandırıcı'dan hiçbir şekilde çekinmediğini belirtti.
Et voilà, voici donc le Monsieur Propre, responsable de la puissante famille du crime Franco, fustigeant à nouveau la crainte du Punisher malgré le fait que plus de 125 personnes du crime organisé ont été assassinées par le soi-disant membre d'un groupe d'autodéfense
Teğmen Cezalandırıcı davasını bırakmanız için size baskı yapılıyor mu?
Subissez-vous des pressions pour démissionner du groupe d'enquête sur le Punisher? Aucun commentaire.
Halen Frank Castle ve Cezalandırıcının aynı kişi olduğunu düşünüyor musunuz?
Pensez-vous toujours que Frank Castle et le Punisher sont la même personne? Absolument.
Cezalandırıcıdan korkmuyor musunuz? Cezalandırıcı mı?
Vous n'avez pas peur du Punisher?
Cezalandırıcıyı ne yapacağız?
Et que faisons-nous du Punisher?
Vay be. Cezalandırıcının bile bir yerde yaşıyor olması gerekir.
Même le Punisher doit vivre quelque part.
Baş şüpheli olarak Cezalandırıcının adını vermişler.
Ils ont pris le Punisher comme principal suspect.
- Punisher War Journal'ımın 6. sayısı... Fletch video kasetim ve televizyonumun kumandası sende.
Tu as mon Journal du Punisseur n ° 6, l'exemplaire de Fletch, et la télécommande de ma télé.
Ama hatırlayamadım Vigilante'yi mi okuyordun, yoksa... The Punisher'ı mı?
Tu as lu "Vigilante" ou "Un monde sans pitié"?
Kesinlikle The Punisher.
"Un monde sans pitié", pour sûr.
The Punisher, Whoppers balık kraker.
"Un Monde sans pitié", des Maltesers, des poissons rouges.
Yapanın göründüğü sayı.
C'est la première apparition du Punisher.
Orijinal sayı.
La toute première apparition du Punisher- - celui que je t'ai coûté.
Ellerinde fazla yoktu. "Punisher" aldım.
Il n'en restait pas beaucoup.
Artık adım Cezalandırıcı.
Appelez-moi... The Punisher
Tabii ki, dışarıda Cezalandırıcı olduğunu sanan bir pislik var.
Normal, un type qui se prend pour le Punisher traîne dans le coin.
Cezalandırıcı ceza dağıtan biri.
Punisher. Celui qui punit.
- Senin şu Cezalandırıcın.
- Ton Punisher.
Cezalandırıcı sayesinde, elimizi kirletmemize gerek bile kalmadı.
Grâce au Punisher, je n'ai même pas eu à me salir les mains.
Cezalandırıcı, 4 yıldır ortalığı kasıp kavuruyor.
Ça fait quatre ans que le Punisher sème le chaos.
Cezalandırıcı Özel Timi'ne fazladan bir adam gerekebilir.
Le Détachement Spécial Punisher aurait bien besoin d'un coup de main.
Cezalandırıcı Özel Timi'ne hoş geldiniz.
Bienvenue au Détachement Spécial Punisher.
- Cezalandırıcının işlediği sanılan cinayetler.
- Les crimes supposés du Punisher.
Cezalandırıcı suratına bunu yapabiliyorsa, anlaşmamızı öğrenince neler yapmaz?
Si le Punisher peut faire ça à ton visage, qu'arrivera-t-il à notre deal?
Cezalandırıcıyı dert etmeyin.
Le Punisher n'est pas un problème.
Cezalandırıcının hafta sonları tatile çıkacağını hiç düşünmemiştim.
Je n'avais jamais imaginé le Punisher partir en week-end.
Bay Cezalandırıcı.
Monsieur le Punisher.
Cezalandırıcı yüzünden hepimiz bazı kayıplar yaşadık.
Nous avons tous porté le deuil par la faute du Punisher.
Dolgun bir ücret alacak, iyi bir şekilde silahlanacak ve bu işin sonunda Cezalandırıcıyı öldüreceksiniz.
Vous serez bien payés, bien armés, et à la fin... le Punisher sera mort et enterré.
Buraya Cezalandırıcı partisi için geldim.
Je viens pour la fête en l'honneur du Punisher.
James, Cezalandırıcıyı böyle cezalandırmazsın.
James, ce n'est pas une façon de punir le Punisher.
En önemli çalışmalarımız dergimiz "Hırpalayan" da yayınlanır.
Le plus gros de ce qu'on fait est publié dans notre magazine, "The Punisher".
Onunla uğraşanlar, çıkarları için onun pisliklerini bulmanı istediler.
The Punisher avaient leurs raisons de te demander de déterrer la crasse.
Bir de daha karanlık, anti kahramanlar var Batman, Wolverine, Punisher.
Et vous avez vos sombres anti héros : Batman, Wolverine, Punisher.
Siktir! Punisher!
Le Punisher!
Frank, dinle. Kendi yöntemlerin olduğunu biliyorum.
Je vous comprends, Punisher.
Pekâlâ kuru kafalı eleman huysuzlaşmadan bu işi bitiriverelim hemen.
Finissons-en tant que Punisher est encore de bonne humeur.
En azından Punisher'ı ele geçirdik ama.
Oui. Ça me donne envie de me faire un trou dans la tête.
Cezalandırıcı!
Punisher!
Ne yapacaksın peki Castle, şimdi de S.H.I.E.L.D.'ın peşine mi düşeceksin?
Nous voilà cibles du Punisher?
Şurada dikilen adam Cezalandırıcı mıdır acaba?
Ce type, c'est pas le Punisher?
Bu sebepten mi beni ve Cezalandırıcı'yı aynı göreve atadın?
C'est pourquoi vous me l'avez assigné avec Punisher, pour la même raison?
Cezalandırıcı ve Kara Dul.
Punisher et Black Widow.
Buna "Cezanlandırıcı" diyorlar.
On l'a surnommé "le Punisher".
- Cezanlandırıcı sadece bir lakap.
- "Le Punisher", c'est juste un surnom.
Cezalandırıcı konusunda tedirgin misiniz?
Êtes-vous inquiété par le Punisher?
Aman Tanrım!
Le Punisher! C'est lui!
Frank Castle'ın Cezalandırıcı olduğuna inanıyorum.
Je pense que Frank Castle est le Punisher.
Frank Castle "Punisher" olarak da bilinen kanunsuzun ismidir.
On confirme que Stark s'est allié avec Frank Castle, "le Punisher".

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]