English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ R ] / Randolph

Randolph traduction Français

527 traduction parallèle
- Sadece kıskanıyorsun Bertha.
Je vais en parler à Randolph.
- Buna daha fazla katlanamam. - Bu konuyu Randolph ile konuşacağım.
Mon fils ne vous suffit pas?
- Keşke bilseydim Randolph.
Il parle français...
Randolph, ne yapacağız? Ne yapacağız?
Il faut raison garder.
- Randolph, kaç yaşındasın?
Quelle question...! J'ai 43 ans.
Kalbimi parçalıyor, ama çocukluk hayallerini bozmak durumundayım. Randolph, evlat, Noel Baba diye bir şey yok.
Mon fils, le Père Noël n'existe pas.
- Hemen çık dışarı! - Bertha, ne oldu?
Randolph, appelle la police!
Tüm bu olanların küçük Henry ile ne ilgisi olduğunu söylerseniz memnun olacağım. Şansa bak ki Randolph amca, Fransızca en sevdiğim derslerden biri olduğundan Henry ile matmazel arasındaki o harika konuşmayı anlama şansına sahiptim.
Le français étant ma matière préférée, j'ai pu comprendre l'incroyable conversation entre Henry et Mademoiselle.
Kulak misafiri olduğum kadarıyla, dün gece saat 10 sularında... Henry ve bu yabancı genç kadın evden dışarı çıkmışlar. Lakin, bunu yapmadan önce Henry yanlışlıkla Randolph amcamın ihmalkar bir şekilde davranıp cebinde 20 dolar unuttuğu babasının gece kıyafetini almış.
Henry et cette... étrangère ont quitté la maison après qu'Henry se fut approprié les vêtements de son père et 20 $ qu'oncle Randolph avait négligemment laissés dans sa poche.
Randolph. Randolph, nerede olabilir?
Où peut-il bien être?
Randolph, çocuk bunları nereden öğreniyor ki? Pes ediyorum Bertha. Hayatım boyunca kumar oynamadım.
Je n'ai jamais joué et je ne me suis jamais compromis avec une autre fille avant toi.
- Randolph, buna üzerine düşmek mi diyorsun?
Je t'ai promis mon coeur.
Elbette Randolph. Birbirimizin kalbini fethettik.
Je n'ai jamais connu de danseuse.
- Günaydın Randolph amca. - Günaydın Albert.
J'ai un petit cadeau pour Henry.
- Randolph - - Ayrıca hemen de değil.
Pour la 1re fois en 27 ans, j'ai envie de vous critiquer.
Randolph, bu huyları nereden ediniyor ki? Bertha, bana bak.
Il faut raison garder.
Randolph Amca ve Bertha yenge yıllar geçtikçe suçlu bir şahsın ebeveynleri olduğunuzu unutmak zorundasınız.
Il vous faudra oublier que c'est votre fils qui est coupable.
Bütün Randolph'lar güzeldi.
Oh, tous les randolph étaient beaux.
Elbette ki, Jennie Randolph O'nun bir asilzadeyle evlenmesini istedi.
Bien sûr, jennie randolph voulait qu'elle épouse un noble.
Vay anasını! Ben gidiyorum o zaman, sonra görüşürüz! Randolph Havaalanı'nın gururu!
Je veux bien être pendu par les orteils si ce n'est pas l'orgueil de Randolph Field.
Kendisi aynı zamanda Güneyli Albay Jefferson Randolph olur. - Biz Randolph'lar burbonumuzun son damlasına kadar Yanki'lerle savaşmaya and içtik. - Albay Randolph mu?
C'est aussi le colonel Jefferson Randolph, de Géorgie.
- Jefferson Randolph?
- Jefferson Randolph?
Adı Jefferson Randolph.
Son nom est Jefferson Randolph.
Şey... Jefferson Randolph.
Jefferson Randolph.
Jefferson Randolph mu?
"Jefferson Randolph"?
- Bu Randolph'un tanıdık biri olmadığına emin misin?
- Bien. Tu es sûr que tu ne connaissais pas ce Randolph?
Steve, Pauline'nin cesedi bulunmadan Randolph'u ele geçirmeliyiz. Yoksa olayı gazeteden okuyunca polise gitmiş olur.
On doit trouver Randolph avant qu'on découvre le corps de Pauline... avant qu'il le lise dans le journal et aille à la police.
Earl sana adamın ismini söyledi : Jefferson Randolph.
Earl vous a dit que le nom de cet homme était Jefferson Randolph.
Bu... katil Jefferson Randolph'u bulduğumuzda kaçmaya ikna edebilir miyiz dersin?
Vous croyez qu'on pourrait persuader cet assassin, Jefferson Randolph... de s'enfuir quand on le retrouvera?
Randolph. Jefferson Randolph.
"Tableau des indices" Jefferson Randolph.
Adamın ismi, dediğim gibi Jefferson Randolph olabilir.
Le nom du gars pourrait donc être Jefferson Randolph.
Jefferson Randolph.
Jefferson Randolph.
Biri Forest Hill'de, biri de Brooklyn'de.
On a trouvé cinq Randolph. Un à Forest Hills, un à Brooklyn...
Randolph koleksiyoncu olabilir. Yok canım.
- Randolph est peut-être collectionneur.
- Pittsburg'lu matbaacı Jefferson Randolphe.
Jefferson Randolph, un éditeur de Pittsburgh.
Randolph veya başka biri oltaya gelebilir.
Randolph va mordre à l'hameçon.
Randolph'u kendimiz yakalayıp polise vermek istedik.
On voulait pincer Randolph nous-mêmes et le livrer ensuite.
Evet, ama Randolph hakkındaki bu bilgiler nereden çıktı?
Mais ça vient d'où, toutes ces histoires sur Randolph? De la bonne.
Randolph'un onu öldürdüğünden bu kadar emin olmanızı anlayamıyorum.
Je ne sais pas pourquoi vous êtes si sûrs que Randolph l'a tuée.
Bu Randolph'u korumak için çok şey yapıyorsunuz.
Vous vous donnez du mal pour protéger ce Randolph.
- Evet, Randolph.
Il vous faut aussi mon petit-fils?
Çocuk çok garip davranıyor Randolph. Randolph.
Bertha, il faut garder notre calme.
Randolph, çocuk sanki bir hezeyandaymışçasına sürekli konuşup duruyor.
De quoi parle-t-il?
- Fransızca konuşuyor, sadece Fransızca. - Fransızca mı? Randolph.
Notre enfant délire dans une langue étrangère!
Randolph, şunu duydun mu?
Vous avez entendu?
Matmazel, şu an genç adamın dilsel başarısından endişe duymuyoruz.
Randolph...
- Randolph, bu kadar kaba olma.
Excusez mon emportement, le moment est difficile.
- Çok iyi Randolph. Ne oldu?
Au lieu de 100 $, je ne lui en ai donné que 50.
İyi akşamlar büyükbaba, Bertha hala, Randolph amca ve değerli aile üyelerim.
Je vous présente M. et Mme E.F. Strabel...
- Evlenecekler mi? Evlenecekler mi?
Randolph, de qui tient-il?
Beş tane Randolph bulduk.
- Hé, George? - Oui.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]