Reggie traduction Français
1,814 traduction parallèle
- Reggie, gel buraya.
- Approche, Reggie.
- Bu iyi görünüyor Reggie.
- Tu es beau, Reggie.
Reggie Spiegel, Cezaevindeki oda arkadaşım.
Reggie Spiegel, mon coloc en maison de correction.
İşte annem ve kız kardeşim Reggie.
Voyez, ça c'est ma mère et ma soeur Reggie.
Bunu neden kişiselleştirdiğimi bilmiyorum ama yine de sorayım : Neden Reggie'le ben denizde batıyoruz?
Je ne suis pas sûre de devoir me sentir visée, mais pourquoi Reggie et moi dérivons-nous sur la mer?
10 : 15, Reggie.
10h15, Reggie.
Reggie, canın mı sıkkın?
Reggie, ça ne va pas?
Deli değilsin, Reggie.
Tu n'es pas folle, Reggie.
Eğer Reggie ölü ablasına kavuşursa dünyadaki gerçeklerden ayrılması gerekecek.
Si Reggie récupérait sa soeur décédée, elle se détacherait de la réalité.
Reggie, eve gitmelisin.
Reggie, tu dois retourner à la maison.
Reggie.
Reggie.
Reggie Lass.
Reggie Lass.
Reggie, görevimi yapmak durumundayım.
Reggie, je dois faire mon boulot.
Yapmak zorundayım.
Je dois le faire, Reggie.
Başka bir seçeneğim yok, Reggie.
Je n'ai pas le choix, Reggie.
Reggie, çok üzgünüm.
Reggie, je suis désolée.
Reggie iyi mi?
Reggie va bien?
Reggie, bekle!
Reggie, attends! Attends!
Ama, Reggie, önünde koca bir hayat seni bekliyor.
Mais, Reggie! Tu as toute la vie devant toi.
Reggie artık seninle görüşemem.
Reggie, je ne peux plus te voir.
Reggie genelde hissettiklerini yansıtmaz.
Vous savez, Reggie est plutôt impassible.
Kurallara uymadığınız söylenmiş, onlar da Reggie'yi göndermişler.
J'y peux rien. Vous obéissiez pas, alors on a envoyé Reggie.
Reggie, bu dostum Lynette.
Je te présente ma copine Lynette.
Selam Reggie. Yeni mi döndün?
- Alors, tu viens d'arriver?
- Üzgünüm Reggie.
Désolée.
Sanki şu an gözümün önünde. Öylece oturmuş suratında bir gülümseme babacığımın beni nasıl dövdüğünü dinliyor.
Je revois mon vieux Reggie, assis avec un sourire, m'écoutant parler de la violence avec laquelle mon père me frappe.
Bir tane Reggie yaparak başladık.
- Donc ça a commencé, on a fabriqué un Reggie.
Sonra mumyadan bir kaç Reggie daha edindik.
Et puis nous avons moulé un ensemble de Reggies dans la cire.
Bir Reggie'yi kaybettim.
J'ai perdu un Reggie. - Vite
Sonunda, Reggie Watts'ı tanıtma vakti gelmişti. Exxon'un ölmekte olan ve yakıta dönüştürülmeye gönüllü olmuş hizmetlisi.
- Finalement, il était temps de présenter Reggie Watts, l'employé mourant d'Exxon qui s'était porté volontaire pour être transformé en carburant.
Şimdi karşınızda, Reggie Watts'a adanmış bir video var. Bir süre, bakım ve onarımda çalıştım.
- Et maintenant, voici la vidéo d'hommage à Reggie Watts.
Reggie'yleyse mide bulandırıcı olmayı.
Avec Reggie, nous avions tenté de dégoûter.
Ve şurada duran Peder Jack diyor ki Kurban, Reggie Gray, bu arada şartlı tahliyedeymiş, bir çeşit eski mahkumluktan azize dönüşmüş.
Et puis, le père Jack nous a dit que la victime, Reggie Gray, qui était en liberté conditionnelle, était un ancien escroc reconverti.
Aslına bakarsan, Peder'in söylediği bu Reggie'nin bilinen düşmanı olmadığı ve bu mahallede çok sevilen biri olduğuydu, Teğmen.
Il a plutôt dit que Reggie n'avait pas d'ennemi, et qu'il était apprécié dans le quartier.
Reggie hayatını bu topluluğun gelişmesi için adamıştı.
Il faisait tout pour améliorer la vie ici.
Reggie sabırla o duvar üzerindeki duvar yazılarını kendi aldığı malzemelerle boyardı
Il repeignait par-dessus les graffitis avec son propre matériel
Reggie'nin kilisenizde yaşadığını anlıyorum.
Reggie vivait au sein de votre église.
Reggie sağ iken mekanını arama izniniz vardı.
Vous pouviez agir ainsi lorsqu'il était encore en vie.
- O Reggie Gray mi?
- Est-ce bien Reggie Gray?
Biraz kafam karıştı, çünkü isim etiketinde Reggie yazıyor. "
Vous m'embrouillez, vu qu'il est écrit "Reggie" sur son uniforme.
- Pekala. Teğmen Provenza, Şartlı tahliye memuru geldiğinde, sen ve Teğmen Flynn ona Reggie'nin odasına kadar eşlik eder misiniz?
Lieutenant Provenza, quand l'agent de probation sera là, vous superviserez la fouille de la chambre de Reggie avec Flynn.
Yani Reggie'nin ölümünün çetelerle bir ilgisi olduğunu tahmin ediyorum, ki bu da mahalleden kimsenin bizimle neden konuşmadığını açıklar.
J'imagine que ce décès a un rapport avec les gangs. Ce qui explique pourquoi personne ne parlera.
- Ya Reggie'nin kilisedeki odası?
Qu'a donné la fouille?
Reggie duvar yazılarının üstünü geçen ay üç kez boyadı ki buna dün de dahil.
Reggie a repeint trois fois sur des graffitis, et hier aussi.
Herkes Reggie Jackson gibi her sahaya çıktığında topu dışarı yollayamaz.
{ \ cHFFFFFF } Will I ever learn?
Kim Reggie'yi göndermiş?
Qui l'a envoyé?
Reggie!
Reggie!
Bana bak fıstık.
Reggie doit poursuivre sa route.
Bilmiyordum Reggie.
Je savais pas.
Onlara bir video da gösterecektik. "Reggie Watts'ın anısına. Ölmekte olan bir Exxon hizmetlisi."
Alors on leur a montré une vidéo d'hommage à Reggie Watts, un technicien de surface d'Exxon en phase terminale qui s'était porté volontaire pour être transformé en carburant.
- Reggie öleli epey olmuş. - Niye ıslak gibi?
- Pourquoi est-il mouillé?