English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ R ] / Repertoire

Repertoire traduction Français

392 traduction parallèle
Gonta ve Koremori mükemmel roller olabilir.
Dis, Otoku... Le nouveau spectacle fait partie... du répertoire de notre famille.
Aslan oynadım. Tüm aslan repertuarını oynadım :...
- Des lions, je connais à fond le répertoire des lions.
Repertuarım oldukça geniştir efendim.
J'ai un vaste répertoire, Monsieur.
Kırmızı Ayakkabılar artık repertuarda değil!
Ce ballet n'est plus à mon répertoire.
Ferguson'un telefon numarasını dün gece not defterine yazmıştım.
J'ai écrit le numéro de Ferguson dans ton répertoire hier soir. - Oui?
Senaryoya gelirsek...
Et le répertoire!
Repertuarıma bir bakayım, bakalım.
Je dois consulter mon répertoire.
Kadınım, aşağı inin
Excepté dans sa vie familiale. Mais son nom doit apparaître dans quelque répertoire militaire.
Bir şeyler uydururuz. Onlarla konuşurum.
Nous avons tout un répertoire.
Repertuarım artık çok sınırlıydı.
Mon répertoire est très limité.
Ay yaylada yükseldiğinde, kurt dağda uluduğunda güçlü rüzgâr Sarı Vadi'de estiğinde Leatherhead tiyatrosuna gider, üst balkonu tutarız.
Quand lune au-dessus de prairie, quand loup hurle au-delà de montagne, quand hurlement puissant du vent traverser vallée jaune, nous aller répertoire de scalp. Carnet de tickets, deuxième balcon.
O demek, Leatherhead, Kızılayak kabilesiyle oyun yapmak istemek.
Lui dire répertoire de scalp. Aime jouer avec tribu Pieds-Rouges.
Öyle mi yapmışsın?
Dans son répertoire.
Bütün bu isimleri Sığırcılar Birliği Rehberi'nden aldım.
J'ai trouvé les noms dans le répertoire des vachers.
Bunun üzerine bu sabah halk kütüphanesine gittim ve fişlerde "Keppel" adına baktım.
Alors ce matin, je suis allé à la bibliothèque et j'ai cherché Kaple dans le répertoire.
Bu nasıl bir repertuardır?
Quel est la répertoire chez vous?
Oyunculuk yetenegi gelismis.
Il a étendu son répertoire!
En iyi ihtimalle bağımsız olur.
Tout juste un film de répertoire.
Doğrusu, Rona Barrett yaramaz.
Elle est pas dans mon répertoire.
Sadece dinleyici istekleri. Biz normal repertuarımızı çalarız. Birinci parça.
Jouons notre répertoire habituel.
Şarkıları genelde basittir, ve erkeğin, gümüş bir ay ışığı altında, kızla tanışması ve ayın da sebepsiz yere patlaması gibi bildik bir konuyu işler.
Leur répertoire est en gros des plus simples et se contente de reprendre le thème familier d'une créature-garçon qui rencontre une créature-fille sous une lune d'argent laquelle explose ensuite pour des raisons mal définies.
Yapacağımız bu. Ve sen tiyatro hakkında bilgi veren bir basın toplantısı yapacaksın.
Vous donnerez une conférence de presse sur l'évolution du théâtre, le répertoire, les projets, le calendrier...
Parker, P sayfasında kayıtlı.
Tu trouveras mon répertoire. Parker.
Numara, rehberinizde var.
Ce numéro figure dans votre répertoire, monsieur.
Tüm repertuarım varmış sende.
Tu connais mon répertoire entier.
Yapacağı şovun üzerinden tam 15 kere geçtiler. Hangi gömleği giyeceği seçildi.
Ils revoient l'ordre de son répertoire au moins 15 fois, quelle couleur de chemise porter, son poids
Kuşların fısıldadığına göre elinde harika kızların bestelediği... çok iyi bir parça varmış.
Mon petit doigt m'a dit que ton répertoire s'était enrichi... grâce à deux filles super...
- Repertuarında başka neler var?
Quelle autre trouvaille as-tu à ton répertoire?
Belki malzemedendir.
C'est peut-être le répertoire.
Burjuva repertuarlarına karşın çok iyidirler.
Il est bon en dépit de son répertoire bourgeois.
Her neyse, Telefon rehberimi karıştırıyordum. "Y" harfinden başlayarak tabi,
Bref, je parcourais mon répertoire en commençant par le Y, bien sûr.
Bütün repertuarı söyleyecek mıyız?
Est-ce qu'on doit faire tout le répertoire?
Mektuplara bakıldığında, Burns'un telefon defteri ve Ajan Kressler'in topladığı diğer kanıtlar bir araya geldiğinde büro beyazların üstünlüğünü savunan gruplara karşı önlemler almıştır.
Au vu de toutes les lettres, du répertoire de Burns, et d'autres preuves fournies par l'Agent Kressler, le FBI révise sa position quant aux groupes suprématistes blancs.
Görüyorum ki repertuarınızda "Broadway Ninnileri" var. - Çok severim. - Öyle mi?
Votre répertoire comprend Lullabye of Broadway, j'adore.
Bir bahaneliğe ihtiyacım var.
Il me faudrait un répertoire.
Her şey, çektiğiniz korku filmleriyle bağlantılı.
Il y a là-dedans tout le répertoire de l'horreur.
- Esnek olmaya çalışıyordum.
- J'étends mon répertoire.
- Tüm repertuarımı getireceğim.
- J'apporterai mon répertoire.
Kutsal müziğin ve.. .. gerçek ilahilerin olduğu bir repertuar.. .. sunmak isteyenler..
Toutes celles en faveur d'un programme de musique sacrée, d'un répertoire hautement spirituel, levez la main.
Temel sistem dizinlerine eriştim.
J'ai accédé au répertoire du système de base.
Bilinen hiçbir dile benzemiyor.
Aucune langue de notre répertoire de nationalités ne correspond.
Evet. başka bir ana dizin daha eklenmiş.
Oui. Mais on a rajouté quelque chose au répertoire principal.
Hayır, yeni malzemeler.
Non, mon nouveau répertoire.
Bu yüzden onun repertuarını dinlemenin zevkini çıkarıyorum.
J'ai donc la chance de découvrir son répertoire.
- Ana dizindeyim.
- Je suis dans le répertoire principal.
Mesela, pek gün yüzüne çıkmayan bir B film olan "Silver Lode" u ele alalım.
Enrichissez votre palette, élargissez votre répertoire.
Defterim nerede? Telefon defterim?
Où est mon répertoire téléphonique?
Telefonlar... tarifler.
Répertoire. Recettes.
Eğer geminin belgelerini kontrol etmiş olsaydın 125-Alfa, Güverte2 Kabininin Kaptanın yemek odası için dizayn edildiğini görürdün.
Si vous aviez consulté le répertoire, vous auriez remarqué qu'il s'agissait du restaurant privé du capitaine.
Mama Cass, gruba kabul edilmemişti çünkü Philips onun kavrama yeteneğinin, şarkıları için yeterli olmadığını düşünmüştü.
Mama Cass n'avait pas la voix assez haute pour leur répertoire.
Bir müzikli gösteri repertuarımız var. İsterseniz sahneleyebiliriz.
À nous trois, on a un répertoire musical qu'on pourra vous interpréter, si vous le désirez.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]