Resmini traduction Français
3,522 traduction parallèle
Daha önce resmini bile görmedim.
J'ai même pas vu de photos de lui.
Ben de cüzdanımda kocamın bir resmini taşıyorum.
J'ai aussi une photo de mon mari.
O zaman bir resmini çek. Çünkü birazdan ıslak sıçana dönecek.
Prenez une photo, bientôt elle aura l'air d'un rat noyé.
Savaştığımız yaratıklardan birinin resmini gördünüz.
Vous venez de voir une image d'une des créatures que nous combattons.
Git ve resmini çek.
Vas-y et prends une photo.
- Benim değil git yengenin resmini çek.
- Pas moi.. Prend une photo de ta belle sœur.
Annemin resmini.
Ma mère.
Geçenlerde ilan panosuna onun resmini astım.
Tu sais, l'autre jour, j'ai mis une photo de lui sur le tableau d'affichage.
Yani eğer istersen sana resmini gösterebilirim ama seni uyarıyorum bebek fırından daha yeni çıktı, bu yüzden...
Je veux dire, je vais vous montrer une photo si vous voulez. mais je dois vous prévenir, ils sont vraiment sale, donc...
Ya binaya isim vermek istiyoruz ya da okulunun arka bahçesinde boyamak istediği duvar resmini gördük ki orada duvar resmi yapmak harika olurdu.
On voudrait renommer l'école ou peindre un des murs au fond de la cour. Ça serait génial.
Takımın resmini çekecekler.
On fait la photo de l'Équipe.
Gerçek adı Marvin Hill ve bilgisayarında senin resmini bulduk.
Son vrai nom est Marvin Hill, et on a retrouvé ta photo sur son ordinateur.
Arkadaşımın resmini bu duvara çizmek için çok iyi bir sebebin olması gerek, evlat.
Fiston, j'espère que tu as une bonne raison de représenter un de mes amis sur ce mur.
Evet, ve Jason bir şekilde bunu öğrenip bütün şehre resmini yaptı.
Jason l'a découvert et l'a peint dans toute la ville.
Resmini yapmaları gerekmiyor.
Ne les peins pas, maman.
Resmini, Abigail West'e gösterdim ve söylediğine göre çocuklarının oynadığı parkın etrafında dolanan sapıklardan biri olabilirmiş.
J'ai montré la photo à Abigail West. Elle pense qu'il est le pervers qui rodait près du parc de ses enfants.
-... resmini gönder. - Tamamdır.
D'accord.
Bu günbatımı resmini çok sevdim.
J'aime vraiment cette photo coucher de soleil maigre.
Bir seferinde resmini gösterip, bu benim en sevdiğim araba demiştin.
Tu m'as montré la photo en disant "C'est ma préférée."
Leila, neden Sean'ın resmini sakladın?
Leila. Pourquoi tu caches des photos de Sean?
Mağazanın sahibine, katilin bir robot resmini gönderdim...
J'ai fait venir le gérant pour un portrait-robot
O kadar resmini aldım imzalatmadan olmaz!
Je voudrais un autographe.
Bak sana çok sevdiğim bir resmini göstereyim.
Moi, je préfère cette photo.
Hokuto-san'ın veda partisine geldiğinde ona babamın resmini göstermiştim.
Pendant la fête de Mlle Hokuto, je lui ai montré une photo de papa.
Sanırım resmini çektim.
Oh, je crois que j'ai pris une photo.
Dosyamda, Avel Vasko'nun resmini bulacaksın. Araştır, olur mu?
Prenez la photo d'Avel Vasko qui est dans mon dossier.
Reggie Cole'un karısının birkaç resmini de getirebilirim.
Et j'ai des photos de la femme de Cole.
Resmini tur operatörüne gönderdik.
On a envoyé sa photo au tour-opérateur.
Konuştuğum adam Susan'dan ismen bahsetti ve resmini gazetede gördüğünü söyledi.
Le type à qui j'ai parlé. Il a appelé Susan par son prénom en disant avoir vu sa photo dans le journal.
- Onun bir çerçeveli resmini saklıyor.
Elle avait sa photo dans un cadre.
- Susacak mısın sen? - Resmini çek.
Fais une photo.
Sonra da televizyonda resmini gördük.
Et on a vu cette photo à la télé.
Bu arda profil resmini de çok beğendim.
"À propos, très jolie photo."
"Amy Dylan'ın bir resmini paylaştı."
"Amy a posté une photo de Dylan."
Ayrıca sana her bir parçanın, her bir yanığın, her bir dilimin resmini göndereceğim.
Je vous enverrai les photos de chaque incision, brûlure...
- Eski tarz fotoğraf makinemle resmini çekmek istiyorum.
Je le prends avec mon appareil kitsch.
Daisy, merak ediyorum da, yanımda taşımam için bir resmini verir misin?
Daisy, je me demandais si tu voudrais bien me donner une photo de toi que je l'emporte? Je n'en ai pas.
Derek Hale'ı yakalamak çok daha kolay olurdu tabi onun tam bir resmini çekebilseydim.
Ce serait diablement plus facile de le coincer si on avait une photo récente.
Resmini çizmemi ister misin?
Tu veux que je te fasse un dessin?
- Brick, resmini hatırlıyorsun değil mi?
Tu te souviens de ta maquette? Ouais.
Şimdi, işe yarar türde maksatlı bir saptırma ile sokaklarında şer ve yırtıcıların cirit attığı bir şehir olarak New York'un, gazeteleri ve reklam dakikalarını sattıran türden bir resmini yeniden canlandırabilirsiniz.
En présentant les choses de façon appropriée, il serait possible de reconférer à New York l'image d'une ville dangereuse, grouillant de prédateurs. Une image qui stimule l'audimat et les ventes de journaux.
Sonra Russell aramalarımıza cevap vermeyi kesti sonra da Tracy'nin resmini gazetede gördük.
Puis il n'a plus répondu à nos appels, et on a vu la photo de Tracy dans le journal.
İleride ne olacağımızın resmini yapıyoruz.
On peint ce que l'on sera quand on sera plus grand
Resmini tahtaya astıkları zaman az daha boğuluyordum.
J'ai failli m'étrangler en voyant ta photo sur le tableau.
- Richard'ın resmini çiziyordum.
- Je dessinais Richard.
Sanki ona annemin vajinasının resmini göstermişim gibi.
Comme, si je lui avais montré une image du vagin de ma mère.
Birazdan sana resmini yollayacağım.
Je t'envoie une photo.
Joachim Crohne'un limuzininin birkaç resmini çektim.
J'ai pris quelques photos qui pourraient vous servir. C'est la voiture de Crohne.
Girip çıkanların resmini çekiyorlar.
Chaque visiteur est photographié et on nous interroge sur votre fille.
Dik durmanı öneririm. Teğmen Tao resmini çekecek ve güvenliğe, bu binaya tekrar gelirsen, seni tutuklamalarını söyleyecek.
Je vous propose de sourire, le lieutenant Tao va vous photographier, et ordonner qu'on vous arrête si vous revenez.
Evleri mi boyuyordu yoksa evlerin resmini mi yapıyordu?
Il peignait des maisons, ou des toiles?