Samuels traduction Français
188 traduction parallèle
Yüzbaşı Samuel'i, polisi ara.
Appelez le capitaine Samuels.
Marie Samuels. İlginç bir sahte isim.
Marie Samuels.
Samuels - sevgilisinin adı Sam.
Marion! Samuels : son ami s'appelle Sam!
Kaç para söz konusuydu, Bay Samuels?
- Combien vous a-t-elle volé?
Patty Samuels.
Patty Samuels.
Patty Samuels olayı için raporunu istiyorlar.
Ils veulent ton rapport sur l'incident Patty Samuels.
Ya Patty Samuels'in üzerime bütün şarjörünü boşaltmasına ne diyorsun?
Et pourquoi Patty Samuels m'a tiré dessus?
Patty Samuels'den bir mesaj getirdim.
J'ai un message de la part de Patty Samuels.
Patty Samuels bir ölüm döşeği beyanı yaptı.
Patty Samuels a parlé avant de mourir.
Mr. Samuels, beş kişiyle konuştum. - Evet?
J'ai interrogé des spectateurs.
Yapımcımız David Samuels size bir şeyler söylemek istiyor.
Notre producteur, M. David Samuels, aimerait vous dire quelques mots.
Ama Samuels'in bahsettiği şey kaderdi.
Ce dont Samuels parle vraiment, c'est le Destin.
Veya Samuels, kaderin toprak, su, ateş ve hava gibi doğal bir element olduğunu hissetti.
Pour Samuels, c'est un cinquième élément naturel.
Samuels kaderi kişiselleştirmiştir.
Samuels incarne le Destin.
Samuels'in yazınında, kader bir dağ gibi hareketsizdir. Öylece duruyor ve insan geçip gidiyor.
Dans son oeuvre, il est immuable, comme la montagne, qui reste quand l'homme passe.
Mary Samuels adında biri.
Mary Samuels.
- Biliyorum.
- Je sais. Mary Samuels.
Samuel bana ameliyat sırasında ölen genç bir kızın beyin örneğini verdi.
Samuels m'a donné le cerveau d'une fille morte sur le billard.
- Dr. Samuels.
- Dr Samuels.
Michael Samuels.
Michael Samuels.
- Michael Samuels?
- Michael Samuels?
Lord Billsborough'nun amacı Collingridge'i hedef tahtası yapıp... Michael Samuels'ın onun yerine geçmesini sağlamak.
Lord Billsborough est en train de positionner Collingridge comme pigeon pour que Michael Samuels peut prendre sa place.
"Billsborough da, adaylardan biri olan Michael Samuels'e olan yakınlığı ile biliniyor."
"Billsborough est connu pour être proche de Michael Samuels, " qui pourrait être un des prétendants. "
Samuels, Woolton, Harold Earle, McKenzie.
Samuels, Woolton, Harold Earle, McKenzie.
- Samuels, Woolton, Earle, McKenzie.
- Samuels, Woolton, Earle, McKenzie.
Neyse, bu yazıda Mattie'nin hoşuna gitsin veya gitmesin şu olacak ; o küçük Samuels anketlerde erkenden birinci oldu ve herkese kazandığını söylemeye başladı bile.
Qu'elle le veuille ou non, cet article va dire que c'est Samuels qui a pris une avance dans les sondages. Il dit au monde entier que c'est dans la poche.
Samuels ve Billsborough'nun mezarımda dans ettikleri.
- Samuels danse sur ma tombe.
Samuels ya da başkası henüz adaylığını bile açıklamadı. Ama o önde başladı.
Samuels n'a pas déclaré sa candidature, mais il a de l'avance.
Yarışı önde götürdüğü söylenen Michael Samuels sonunda açıklama yaptı.
Michael Samuels, désigné officieusement comme premier en ligne, s'est déclaré formellement.
Disraeli, Pitt ve Samuels mı? Sonradan görme pislik.
Disraeli, Pitt et Samuels Quelle petite merde prétentieuse!
Bay Earle'ün konuşması, Çevre Bakanı Michael Samuels'a karşı şifreli bir atak olarak yorumlandı.
Le discours de Mr Earle était interprété comme une attaque codifiée contre Michael Samuels, qui est Ministre de l'Environnement.
Birçok gözlemci şundan emin ki ; Samuels, Earle'ün bakanlığına bağlı devlet okullarının eksikleriyle ilgili bir konuşma yapacak.
Beaucoup d'observateurs s'attendent s'attendent à un discours de Mr Samuels concernant les échecs de lécole publique sous la direction du ministère de Mr Earle.
Bunlara rağmen hâlâ Samuels ve Woolton'ın gerisindesin değil mi?
Mais avec tout cela tu est toujours loin derrière Samuels et Woolton, pas vrai?
Samuels'e ver.
Donnez ça à Samuels.
"43 yaşında erkek, insan William Patrick Samuels Bergen, Norveç doğumlu..."
"Un homme de 43 ans, humain, William Patrick Samuels, - né à Bergen, en Norvège..."
Adım William Samuels.
Je m'appelle William Samuels.
Bill Samuels bir çiftçiydi.
Bill Samuels était fermier.
- Samuels mi?
- Samuels?
Belki de Samuels yapmıştır, Ben.
C'est peut-être bien lui le coupable.
Buraya gelmeden önce Samuels'i biliyordun.
Vous saviez pour Samuels.
Evek'e, Samuels'in ölmesine izin vermekle aptallık ettiğini söyledim.
J'ai dit à Gul Evek qu'il a été fou de l'avoir laissé mourir.
Janeway ve Samuel ile yeni firmanız nasıl gidiyor?
Alors, comment ça se passe dans cette nouvelle boite "Janeway and Samuels"?
- Ben, Binbaşı Samuels.
Je suis le Major Samuels.
Binbaşı Samuels Yıldız Geçidi'nden bahsetti.
Le Major Samuels a mentionné la Porte des étoiles.
- Hadi Samuels.
Allons, Samuels.
Samuels.
Samuels, son ami s'appelle Sam.
Binbaşı Samuels.
Commandant SamuelS.
CLEMENT SAMUELS
Clement Samuels
- Samuels.
Samuels...
- Leo. - Mr. Victor ve Mr. Samuels'e söyle... - Ben bu adamla üç yıl birlikteydim.
Léo, dis à M. Victor, à M. Samuels, à Mme Goode... que je ne sais pas quoi faire avec le public.
Evet, işte burada. "Marie Samuels." Bu ilginç bir sahte isim.
Voilà. "Marie Samuels"... intéressant.