English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ S ] / Sen de gel

Sen de gel traduction Français

882 traduction parallèle
Sen de gel!
Viens!
Sevgili baba, Biz gittik, sen de gel. Jean ve Jerry
Cher papa, nous sommes en route, rejoins-nous.
Sen de gel, Zeke. Sen doldurursun, ben de ateş ederim.
Tu resteras à l'arrière, et j'irai à l'avant.
- Olmaz, sen de gel!
- Tu viendras, mon doudou!
Doktor, sen de gel, belki İngilizce bilmiyordur.
Docteur, venez au cas où ce type parlerait pas anglais.
- Sen de gel, Ellen!
- Viens!
Johnny, sen de gel.
Et, Johnny. Venez immédiatement.
- Sen de gel.
- Viens donc.
Sen de gel karanlık gece. En kara cehennem dumanlarına sarın da gel. Gel ki, görmesin keskin hançerimin gözü bile açacağı yarayı.
Viens, nuit épaisse, enveloppe-toi de la plus sombre fumée de l'enfer, que mon couteau acéré ne voie pas la blessure qu'il fait ni que le ciel épie sous le couvert du noir pour me crier : "Halte l"
Sen de gel, Williams.
Entrez, Williams.
Saat yedide, sen de gel.
Vous y serez? A 7 heures.
Sen de gel, söyleyecek önemli birşeyim var.
J'ai une chose importante à vous dire.
Minoru sen de gel.
Minoru aussi.
- Sen de gel Willie.
- Toi aussi, willie.
Daha sonra sen de gel istersen.
Rejoins-moi plus tard si tu veux.
Partiye sen de gel.
Tu viendras, toi aussi.
- Bizim ufaklığı alırken sen de gel. - Hayır, hayır.
- Viens, je vais prendre mon fils.
Sen de gel, gidelim.
Viens, Pierre, allons-nous-en.
Peki, sen de gel.
D'accord, venez.
Hadi girin, şovu izleyelim. Sen de gel Ed.
Allons voir le spectacle.
Tamam hemen ilgileniyorum. Hey Parondi sen de gel şuraya! Bıktım senin bu kaytarmalarından!
Et toi, entraînement!
- Güzel. Haydi gel, Jack. Sen de işin içindesin.
Vous allez tout savoir.
Sen de benim gibi kendine biraz gül ve arada bir dostça sohbet etmek için bana gel.
Revenez de temps en temps. Nous causerons, en toute amitié.
Burası daha güvenli. Sen de içeri gel.
C'est plus sûr là-bas, allons-y.
Hannah, sen de aşağı gel ve Bayan Jaeckel'e yemekte yardım et.
Hannah, viens aider Mme Jaeckel pour le dîner.
Carslen Nakliyat'tan Joe Fabrini'yi aldır, sen de buraya gel.
Faites arrêter Joe Fabrini, Société Carlsen, et amenez-le.
- Sen de Williams, benimle gel.
Vous aussi.
Sen gel de beş yıl sonra beni gör.
- Revenez me voir dans cinq ans.
Çabuk gel gece. Sen de uslu dur ruhum geceye dek.
Mais restons calme jusqu'à ce soir.
Gel sen de payını al doğanın zenginliğinden Dağda bayırda at binersin
Venez profiter de la nature et de ses dons
Sen bu tarafa gel ve sen de bu tarafa.
Viens devant.
İleri, geri, içeri, dışarı Gel ve kovalamacaya sen de katıl
Avant, arrière Dessous, dessus
İleri, geri, içeri, dışarı Gel ve kovalamacaya sen de katıl
C'est toujours pareil Avant, arrière, dessous, dessus
Bogey, buraya gel ve sen de Elizabeth gibi imlâ çalış.
Bogey, viens faire ta lecture comme Elizabeth.
- Sen de aşağı gel.
Descends par là.
Gel sen de sabırlı olduğumu kabul et. Ve sabır genelde bende olmayan bir erdemdir.
Je n'ai été que trop patient.
Sen tam iki saattir buradasın. Ne benimle konuştun, ne de bir şey getirdin. Bari gel de dans edelim?
Ça fait deux heures que tu es ici, tu ne me parles pas, viens danser.
Gel. Sen evde kal..
Occupe-toi de l'âne, c'est toute notre fortune.
Şansımı açık denizde deneyeceğim. İstersen sen de benimle gel.
Je préfère risquer la haute mer, si ça ne vous dérange pas.
Buraya gel, Otto. Sen de postun üstüne gel. Hadi.
Vieux Consul, ne sois pas ridicule
Sen de öleceksin, eğer benimle gelmezsen tabii. Gel tatlım.
Tu vas mourir, toi aussi, si tu ne viens pas avec moi.
Sen de benimle gel Parker.
- Venez avec moi. - Moi?
Ben ışıkları yakarken, sen de içeri gel.
Entre pendant que j'allume la lumière.
Sen büyü de öyle gel.
Attends de grandir.
Sen de "O zaman gel ve al beni" diyeceksin.
Tu diras! "Viens me chercher!"
Sen giyin süslen ve acele buraya gel.
Enfilez une robe élégante et dépêchez-vous de venir.
Sen de yanıma gel, Patrick.
Jette ta selle, Patrick.
Sen en iyisi gidip bir yerlerde dinlen ve kendine gel.
Va te reposer quelque part, fais-toi un brin de toilette.
Sen de benimle gel. Bana her şeyi anlatmalısın.
Tu viens avec moi mais dis-moi tout ce que tu sais.
Sen de çabuk gel ve yardım et.
Dépêche-toi de revenir.
Ciro çabuk ol, sen de yorgun çocuk gel de paltonu giydireyim sıkı giyin, tamam mı? İşte böyle.
Viens que je t'aide à mettre ta cape!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]