Severim traduction Français
12,522 traduction parallèle
Sert severim ben!
J'aime quand c'est brutal!
Ben sabahları erken kalkmayı severim, üstümdeki ağırlıktan kurtulurum.
Je suis un lève-tôt, sur le qui-vive.
Ben de heyecanı severim. Talebiniz kabul edildi.
Cependant, j'aime ca!
Böylesini severim.
J'aime ça.
Bu kitabı severim.
J'adore ce livre.
- En sevdiğin yemek türü nedir, Lisa? - Her türlü yemeği severim.
Quel est ton plat préféré Lisa?
Kadife pantolonları severim.
J'aime le velours côtelé.
- Ben de çok severim.
- J'aime le velours côtelé.
... ben de. Bebekleri severim ben.
J'aime les bébés.
" Erikleri severim.
J'aime les prunes.
Benim için fark etmez. Olgun kadınları severim.
Je m'en fiche d'être avec une femme plus vieille.
Ben sorunları severim. Matematikte denklemleri, yapbozları zor kızları beni korkutmuyorlar.
Les equations de maths, les puzzles, les filles compliquées, ça ne me fait pas peur.
- Şaşırtılmayı severim.
J'aime être surpris.
Biliyorum severim.
- J'en suis sûre.
Çocukları severim, ve genelde sevmeyi yaptığın işi yap derler bu yüzden bunu yapıyorum.
J'adore les enfants. On dit qu'il faut faire un métier qui nous plaît, alors voilà.
Bebekliğinden beri onu severim.
Ce garçon est mon chouchou depuis qu'il est tout petit.
Yardım etmek istedim ama Derek'i severim ve ona yalan söylemek hoşuma gitmiyor.
Je veux être là pour toi, mais j'aime bien Derek et je déteste mentir.
İş arkadaşlarımı severim.
J'ai pas dit ça.
Yaşlı adamlarla takılmayı severim.
J'aime bien trainer avec les personnes âgées.
Oyunları severim ; çok da iyiyimdir.
J'aime les jeux.
Arada böyle şeyleri severim.
C'est un service public que j'adore accomplir.
Alt dudağı ısırmayı severim biraz, ama bence bana bu soruları sorman garip.
J'aime mordre la lèvre inférieure un peu, mais je trouve les questions que tu me poses un peu bizarres.
Sen şanslısın, ben severim paylaşmayı.
Whoa, whoa, whoa, whoa, whoa.
Severim...
Oui...
Maceraperver olmayı severim dedin.
Tu as dis que tu aimais l'aventure.
Dişli rakipleri severim.
Pas de problème!
İnsanoğlunu severim ama insanlardan nefret ederim.
J'aime l'humanité, mais je déteste les gens.
Benim değerlerimi paylaşan insanları severim.
J'aime les gens qui partagent mes valeurs.
Yeni şeyler denemeyi severim.
J'aime expérimenter.
Kelimeleri severim, arkalarında bir iz bırakırlar.
Ils laissent une trace.
- Çok severim ama...
- Beaucoup, mais...
Zeki erkekleri severim.
J'aime les garçons intelligents.
Onu kardeşim gibi severim.
Je tiens à lui comme à un frère.
- Detayları severim.
- J'aime les détails.
Ben de böyle çalışmayı severim.
et c'est comme ça que j'aime faire.
Senin için severim.
Je l'aimerais pour toi.
- Akademisyenleri severim.
- J'adore les universitaires.
- Evet, severim.
Ouais, j'adore les chats.
Berduşları severim.
J'aime bien ta barbe de 3 jours.
Bu akşam bana yemek hazırlıyor, ve ben mutfakta yönünü bulabilen erkeği severim.
Il me fait à dîner ce soir, et j'aime les hommes qui s'y connaissent en cuisine.
Onu çok severim.
Je l'adore.
Paris'i çok severim.
J'adore Paris.
Ben sertim, güçlüyüm ve soğuk suda çırpınmayı severim.
Je suis coriace et forte, et j'aime me jeter dans l'eau frisquette.
Revirdeki bazı alet edevatı kurcalıyordum, biliyorsun o tür şeyleri severim.
He bien, j'étais en train de vérifier une partie de l'équipement dans l'infirmerie, tu sais comme j'aime bien bricoler.
Ama eğer başka insanlar da seni severse çok daha fazla severim seni.
Je t'aimerais beaucoup plus si les autres t'aiment aussi.
"Evet dostum, ben de göğüsleri severim." dedi
"Oui, mec, j'aime les nichons, aussi."
Bu ismi severim.
J'adore ce prénom.
Karmaşıklığı severim.
J'aime le compliqué.
Matematiği severim.
J'adore les maths
Ben de severim.
J'aime aussi la musique.
Arada sırada otobüse binmeyi severim malum.
J'aime faire le chemin en bus de temps en temps.