Sizde kalsın traduction Français
210 traduction parallèle
Sizde kalsın.
Gardez-la.
Çok sağ olun, sirke gitmeyi çok isterdim ama davetiyeniz sizde kalsın çünkü bu gece başka işim var.
Une place pour le cirque? Gardez-la car, ce soir, je ne suis pas libre.
Pekala, bagaj sizde kalsın.
- Non. Alors, gardez les bagages.
- Bu sizde kalsın.
- Prenez celles-ci.
Oh, sizde kalsın.
Gardez-la.
Sizde kalsın, bende başkası var.
J'en ai d'autres.
İsterseniz sizde kalsın isterseniz yakın.
Faites-en ce que vous voudrez.
Sizde kalsın Bay Parrish.
Gardez-le, M. Parrish.
Ben hancı değilim. Paranız sizde kalsın mösyö, lazım olur.
Nous allons souper dans un instant.
- Sizde kalsın.
- Gardez-la, madame.
Pekala, bütün küçük hayvanlar sizde kalsın.
Très bien. Gardez ces bâtards.
Hayır, olmaz! Bu sizin, sizde kalsın, hanımefendi.
Elle est à vous.
Paket sizde kalsın.
Gardez le paquet.
- Hoşunuza gittiyse sizde kalsın.
- Ça vous plait? Gardez le.
- Paket sizde kalsın.
- Gardez le paquet.
O sizin. Sizde kalsın.
Elle est à vous, gardez-la.
Paranız şimdilik sizde kalsın. Ne!
Comment!
Para sizde kalsın.
Vous feriez mieux de les garder.
Üstü sizde kalsın.
- Et gardez la monnaie.
- Lütfen sizde kalsın.
- Oh, gardez-le.
Güzel bir arkadaşlığın anısı olarak lütfen sizde kalsın.
En souvenir d'une belle amitié.
Peki. Cesedi henüz bulmadık. Biraz sizde kalsın, olur mu?
On n'a pas encore trouvé le corps, alors gardez-la.
Alafranga bideleriniz sizde kalsın Yabancı Hanım Bn. Britanya ayaklarını temiz tutmayı bilir.
Gardez vos vilains bidets, madame l'étrangère, nos femmes savent garder les pieds propres.
Raporun kopyası sizde kalsın.
Gardez votre copie du rapport.
Sizde kalsın.
Pourquoi ne le gardez-vous pas?
Buradan gidene kadar sizde kalsın.
Gardez-les jusqu'à ce que je parte.
kelebek... sizde kalsın..
Merci. Et ce papillon?
Fotoğraf sizde kalsın. Gene uğrayacağız.
N'hésitez pas à me demander.
- Sizde kalsın.
Vous devriez garder le fromage.
Tabak sizde kalsın!
Et gardez-la, l'assiette!
Hayır, teşekkürler, ahbap.Lanet inciniz sizde kalsın.
Non, merci, mec. Gardez votre foutu joyau.
Bu sizde kalsın. Eğer onu görürseniz hemen arayın.
Gardez ça et appelez-nous si vous le voyez.
En iyisi bu sizde kalsın, Matmazel.
Je crois qu'il est préférable que vous récupériez ça.
Bunu alıkoymam gerekiyor ama sizde kalsın?
Je devrais la confisquer... mais tenez... gardez-la.
Bu sizde kalsın.
Je veux que ce fusil reste ici.
- Alın. Sizde kalsın.
- Gardez-les.
Buda sizde kalsın!
Pas la peine de nous raccompagner. Ling.
Tabanca sizde kalsın, memur bey.
Gardez-moi ça.
Sizde kalsın.
Prenez-les.
Sizde kalsın.
Gardez-les.
Sizde kalsın, tamam?
Raccrochez, c'est tout.
Paranın yarısı sizde kalsın.
Je vous laisse la moitié de l'or.
Lütfen, sizde kalsın.
Prenez-les, s'il vous plaît.
Hayır, teşekkür ederim. Sizde kalsın.
Gardez votre argent.
Bu size. Sizde kalsın.
Ça va, vous pouvez le garder.
Sizde kalsın.
Gardez-le.
Kopyası sizde kalsın.
Voici votre copie.
Lütfen sizde kalsın.
J'en ai d'autres.
Alın. Sizde kalsın.
Emmenez ça.
- Sizde kalsın.
- Pourquoi ne le gardez-vous pas?
Hayır, sizde kalsın.
Mieux.
kalsın 231
sizden 70
sizde 29
sizden rica ediyorum 20
sizde mi 16
sizden hoşlandım 16
sizden nefret ediyorum 36
sizden 70
sizde 29
sizden rica ediyorum 20
sizde mi 16
sizden hoşlandım 16
sizden nefret ediyorum 36