Solly traduction Français
61 traduction parallèle
Evet, Solly, sayfayı bir kez daha yapmamız gerekecek.
Ça veut dire qu'il faut refaire la mise en pages.
Solly, onunla işin bitince bana geri getir.
Quand vous aurez terminé, je veux le récupérer.
Solly, onları engellemiyoruz.
Solly, on les contrarie pas.
Hadi, Solly, gidelim.
Allez, Solly, on y va.
Solly, işe koyul!
Solly, au boulot!
Solly, dobermanları getir.
Solly, amène les dobermans.
Köpeklerin ağızlıklarını çıkar, Solly.
Détache les muselières, Solly.
- Bekle, Solly.
- Attendez, Solly.
Hadi, Solly.
Vas-y, Solly.
Boş ver, Solly.
Laisse tomber, Solly.
Solly?
Solly?
Taze limonata yaptım, Solly.
J'ai fait de la limonade, Solly.
Eee, Solly...
Alors, Solly...
Solly eniştem ne kadar güzel olduğunu biliyor anne.
Oncle Solly le sait, maman.
Solly'yi severdim.
J'aimais bien Solly.
Peşlerinden gidin! Haydi!
Solly, rattrape-les!
Solly!
Solly!
Solly onların ellerine düşmemeli.
Solly ne doit pas tomber entre leurs mains.
Selam Solly.
Salut, Solly.
Sally, bıraktım. Benim için bitti.
Solly... j'ai décroché.
Sollie biraz daha yüksek bir sayı bekliyor.
Solly attend un chiffre haut.
Acaba babama arkadaşı Solly'i de getirmesini söylemeli miyim?
Je devrais dire à mon père d'amener son ami Solly?
Solly, Cheryl ve ben Cumartesi evlilik yeminimizi yenileyeceğiz.
Cheryl et moi, nous fêtons nos 10 ans de mariage samedi.
Burada olmana sevindim, Solly.
Ah, c'est partagé, Solly.
Üzgünüm Solly.
Désolé, Solly.
Adamınız Solly Sol'a ulaştınız.
Vous avez joint Solly Sol, ze Mec.
Sally!
Solly!
Sally, yaşlı düzenbaz!
Solly, vieux bandit!
Sally Sorowitsch, tüm Berlin'deki en nazik sahtekar!
Solly Sorowitsch, le plus grand bandit de Berlin!
Sally, çok garip bir isim.
Solly, c'est un nom bizarre.
- Özür dilerim, Sally.
- Excuse-moi, Solly.
Olur, Sally. Olur!
OK, Solly, c'est parfait!
- Sally!
- Solly!
Sally... Şu sterlini beceremezsek eğer... Organize olmalıyız.
Solly, si on n'y arrive pas avec la livre, il faudra nous organiser.
Sally, ha?
Solly, hein?
Sally, yeter!
- Solly, arrête.
Ne oluyor burada, Sally?
Qu'y a-t-il ici, Solly?
- Solly, ona Luxor'ın adresini ver.
Solly, donne-lui l'adresse du Luxor.
Burada olman çok iyi oğlum. Sen Solly'nin dediklerini yap...
Je suis... très content que tu sois là.
- Solly.
- Solly.
Mali açı en önemli şey, Solly.
Solly ce sont ces putains de finances qui sont importantes.
Tüm birimler Solly'nin eğlence dükkanına.
Hé! J'ai besoin de toute les unités dans le secteur du magasin de comics à Solly.
Bu haberi yaymalıyız Solly. Tamam mı?
On doit faire passer le mot, Solly.
İyilerini elde etmenin tek yolu otelde oda ayırtmak. Teşekkürler Solly.
Et le seul moyen d'en avoir des bons... sera de réserver une chambre.
- Solly. - Selam.
- Solly.
Pokerde güzel bir gece geçirdim Solly.
Le poker a été fructifiant, Solly.
Solly çaba gösteriyor...
Solly fait des efforts.
- Solly, merhaba.
- Bonsoir, Solly.
Hayır, Solly.
Arrête, Solly.
Bekle, Solly.
Attends!
Solly, bu zor bir seçim.
Solly, c'est un choix difficile.