Souviens traduction Français
38,770 traduction parallèle
İçtikten sonrasını hatırlamıyorum.
Je ne me souviens de rien après l'avoir bu.
Bunu gerçekten hatırlamıyorsun, değil mi?
Tu ne te souviens pas?
O filmi hatırlıyor musun?
Tu te souviens de ce film?
Tanıştığımız geceyi hatırlıyor musun? Hani E Corp'un partisi olan gece?
Tu te souviens de notre rencontre à la soirée d'E Corp?
Ne olduğunu hatırlıyorum çünkü polisler hepimize, o geceyle ilgili sorular soruyordu ve ben de onlara çalışma alanımı temizleyip eve gittiğimi anlattım.
Je m'en souviens car les flics nous ont tous interrogés à propos de cette nuit, et comme je leur ai dit... j'ai nettoyé mon bar, et je suis rentré.
Bunu dediğini hatırlıyor musun?
Tu te souviens avoir dit ça?
Herhâlde hatırlamadığın için.
Oui, tu t'en souviens pas.
Demek o kısmı hatırlıyorsun.
Ça, tu t'en souviens.
Kahveyi hatırlıyor musun bari?
Tu te souviens du café?
Aslında bir şey hatırlıyorum.
Je me souviens d'une chose.
Kayıp gittiğime dair hiçbir şey hatırlamıyorum
Je ne me souviens toujours pas d'être parti.
Neler olduğunu hatırlıyorum, Marge.
Je crois que je me souviens de ce qui s'est passé, Marge.
Kirk'ün şaşkın ördek yavrusu olduğunu sanıyordum ama bunu çocuklar için yaptığını unutma.
Je sais que Kirk est un peu un canard boiteux, mais, souviens toi, que nous sommes en train de faire cela pour les enfants.
Seni hiç bu kadar mutlu gördüğümü hatırlamıyorum.
Je ne me souviens pas t'avoir vu aussi heureuse.
Hiçbir şarkı hatırlamıyorum...
Je ne me souviens d'aucune chanson...
Geçmiş korkularımı anımsayabiliyorum ama korku duymuyorum.
Je peux me rappeler les peurs passées, et pourtant ne pas être effrayé et quand je me souviens avoir voulu quelque chose,
Hatırlıyorum da, bir gece, biz Güney Amerika'da yaşarken hâlâ ormanda numune topluyordu.
Je me souviens d'une nuit, c'est quand nous vivions en Amérique du Sud, il était toujours en forêt à collecter des échantillons.
Ve Hatırla, En çok izole edilmiş olduğu yeri arayın.
Et souviens toi, cherche où il est le plus isolé.
Hatırlamalısın.
Tu t'en souviens forcément.
Hatırlıyorum.
Je me souviens.
Hatırlıyorum.
Je m'en souviens.
- Masumlar Projesi davamı hatırlıyor musun?
Tu te souviens de mon affaire du Projet Innocence? Bien sûr.
Benim için başkası gibi davranıp az kalsın hapse girdiğin zamanı hatırlıyor musun?
Tu te souviens de la fois où tu as usurpé quelqu'un - et failli finir en prison?
Bulmak derken, Harvey'nin beni buraya tıkması için yaptıklarımı hatırla.
Et par "atteindre", souviens-toi ce que j'ai fait pour qu'Harvey veuille me faire enfermer.
Bir keresinde eline basti diye James Harrison'i kovalamisti.
Tu te souviens quand t'as agressé James Harrison?
Hatırlamıyorum, tamam mı?
Je ne me souviens pas.
Hatırlamıyorum sadece.
Et je ne souviens simplement pas!
- Hatırlamıyorum!
Je ne me souviens pas.
- Hatırlamıyorum Shel.
Je me souviens...
Beni hatırlıyorsun değil mi?
Tu te souviens de moi, non?
Hatırladın mı?
Tu te souviens?
Yaptığını biliyorum.
Tu t'en souviens, je le sais.
İnsanım ben. - Hatırlamıyorum anne.
Je ne m'en souviens pas, mama.
Fift Street'in saldırısı ile ilgili ne hatırlıyorsun?
De quoi te souviens-tu de l'attaque des Cinquième Rue?
Ama ben en çok batırdığım hissini hatırlıyorum. Benim yüzümden, ölmek üzereydin.
Mais ce dont je me souviens le plus, c'est le sentiment d'avoir foiré qu'à cause de moi, tu allais mourir.
Gitmek için bir şans verdiğimi unutma.
Souviens-toi... Je t'ai donné une chance de partir.
Öldüğümü sandığın zamanı hatırlıyor musun?
Tu te souviens quand tu pensais que j'étais mort?
Kevin, seni bulduğumda nerdeydin, hatırlıyor musun?
Kevin... Tu te souviens où je t'ai trouvé?
Unutma... normale dönüş.
Souviens-toi... Retour à la normale.
Hamileyim, unuttun mu?
Je suis enceinte, tu te souviens?
Gerçekten mi?
Je m'en souviens maintenant!
George H. W. Bush'un "küresel ısınma denen şeyi öğrendik" deyişini hatırlıyorum.
Je me souviens du président George Bush Senior disant : "On vient d'apprendre l'existence du réchauffement global."
Hatırlamıyorum.
Je ne m'en souviens pas.
Shaira'yı hatırlıyorum.
Je me souviens de Shaira...
Bunca yıl sonra nereden hatırlayayım?
Ca fait longtemps, je ne me souviens pas.
O yıllara dair hatırladığın bir şey var mı?
Tu te souviens de quoi de ces années là?
Gördün mü hatırladım.
Tu vois, je m'en souviens!
Anneme "son mektubumu aldın mı?" diye sorduğumu hatırlıyorum.
Je me souviens lui avoir demandé si elle avait reçu ma dernière lettre...
Hatırlıyor musun?
Tu t'en souviens?
Hatırladım onu.
Je m'en souviens.
Chanda hatırlıyor musun, Kiddo çok nazik ve sessiz bir çocuktu.
Tu te souviens Chanda...