Split traduction Français
134 traduction parallèle
- Bu duyduklarınız ne ki? Annie'nin kızına bakışı görmelisiniz. Sanki "banana-split" miş gibi bakıyor.
Si tu savais comment Annie regarde sa fille : comme si c'était un banana split.
- Bataklığın yanınndaki Split Dağının nerede olduğunu biliyormusun?
Vous savez où est Split Moutain? Non.
- Split Dağından beri çok uzun bir yol katetmişsiniz
Vous êtes loin de Split Mountain.
Nehri geçtik ve Split Dağında bekliyorduk.
On a traversé et attendu à Split Mountain.
Çok geçmeden dört kaşıklı muzlu tatlılar havada uçuşmaya başladı.
Bientôt, un banana split aérien avec quatre cuillères.
Bu senin her zamanki "Rum Raisin Banana Split" kahvaltın.
- Ton banana split rhum-raisin habituel.
Split right koşmak istiyorum, X-go, Z-curl, ve Y-straight.
Je veux : écart à droite, avec départ "X", courbe "C", attaque "Y"!
1 numarada Lickety Split, var. 3 numara, Sandcrab.
Éclair est le numéro 1,
California Split
Un California split, chérie!
Lütfen Tarım banana split olsun.
Seigneur, faites qu'il y ait un gros gâteau!
Neden dondurmacıya gidip de yumuşak dondurma almıyoruz?
Si nous allions chez le glacier prendre un Banana-Split?
Kakao kaplı, muz parçalı... çilekli dondurma için ölürdüm.
Je rêve d'une glace à la fraise saupoudrée de chocolat et d'un "banana split"...
Muzlu dondurma ister misin?
Un banana split?
İki, dört ve on numaralı lobutlar ayrı kaldı.
Un split 2-4-10.
Buna muzlu dondurma deniyor. Büyük olasılıkla, evrendeki en harika şeylerden biri.
Un banana split, l'une des plus grandes merveilles de l'univers.
Kendime ve buradaki dostuma yeni bir muzlu dondurma istiyorum.
Un autre banana split et un pour mon ami.
Bana paspas gibi göründü!
On aurait dit un banana split!
Neden şarap faslını geçip muzlu tatlı yemiyoruz ki?
Laissons tomber le vin et prenons un banana split?
John De Laforest ve Split Boys dinlemektesiniz.
C'est John De Laforest et les Split Boys qui vous font danser. C'est John De Laforest et les Split Boys qui vous font danser.
- D'oh! 7-10
Sept sur dix, split.
Sonra da bir uçak beni Split'e götürecek.
Un avion m'emmène à Split.
– Gerçekten Split'e mi gidiyor?
Il va vraiment à Split?
7-10 kukaları kalmıştı ki bowlingin en zor atışıdır.
On a un split 7-10. Le coup le plus dur au bowling.
- Otto'nun 7-10 kukalarını devirdiğine inanamıyorum.
Moi. Je n'en reviens pas qu'Otto ait marqué un split 7-10.
Split'teyim. Yarın evde olacağım.
Je serai là demain.
Tamam, o zaman bu muz split üzerine marihuana içmediğine yemin et.
Jure sur cette banane royale que tu fumes pas de marijuana.
Çünkü ben senin yaşındayken... Seks yaptıktan sonra büyük bir muz yerdim.
Parce qu'à ton âge, je me faisais toujours un banana split après l'amour.
Deuce sağ, Split 25 Barrel Clear. Bir dediğimde.
Balancé droite - split-25-barrel-clear.
Bana verdiğiniz bu tatlı boğazımı yaktı.
Ce split est dégoûtant.
En azından "muzlu tatlı" desen, şapşal?
Tu peux au moins dire "banana split", crétin.
Onu fıstıklı bir "banana split" ( tatlı ) getir.
Apporte-lui un banana-split avec pistache.
- Bana bir tane daha ver tatlım.
- Servez-moi un autre banana split.
- Bu üçüncü muz split'iniz olacak efendim.
- Ca sera votre troisième.
It's not a sundae, it's a banana split.
Ce n'est pas une glace, mais un banana split.
Meyveli değil, Muzlu.
Ce n'est pas une glace, mais un banana split.
Üstünde dondurma olan elmalı turta çikolatalı kek ve muz parçası istiyorum.
- De la tarte aux pommes, du gâteau au chocolat, un banana-split.
7-10 deviren... yediden ona fondip yapar.
Un split 7-10... sept à dix bières...
Büyük, lezzetli bir muzlu içecek gibi.
Je veux dire, on est juste comme une grosse et délicieuse banana split.
Şimdi "banana split" gibi ayrılacağım! ( * )
Maintenant, je vais faire comme la laine, je file.
Leatherbey's'e. Bana banana split aldı.
Leatherby's. Manger un banana split.
If we split into pairs, we can catalogue it all by morning.
On va faire des binômes pour avoir fini avant l'aube.
O da muzlu dondurmayla cümbüş yaptı.
Elle a fait une orgie de banana-split.
Berger'le ayrılışımdan bir ders çıkaramayabilirim ama en azından, şu an için, banana split'im vardı.
Je ne tirerai peut-être jamais de leçon de cette séparation, mais ça ne m'empêchait pas de déguster ce délicieux banana split.
Bir kaşık dolusu kocaman bir "rüya gerçekleşiyor" payına ne dersin?
Une cuillerée de ce jumbo split "de rêve"?
Kulübe mektuplar yazar, Lickety Split, Snookie's Sugar Bowl.
Il écrit aux clubs jazz new-yorkais, Lickety Split, Snookies, Sugar Bowl.
Bütün bir muzu kabuğundan kestin.
Tu viens juste de manger tout un banana split.
- Split Dağı!
Voilà Split Mountain.
- İlk uçak S çizerek mi çıkıyor? .
L'appareil 1 fait un Split S?
'
- À Split.
Büroda muzlu tart yedim.
J'ai mangé un banana split.
Navy NCIS 01x21 Split Decision İyi Seyirler.
NCIS ENQUETES SPECIALES