Stig traduction Français
202 traduction parallèle
Stig Ericsson mu?
Stig Eriksson?
STIG İLE MARTA'NIN EVLİLİKLERİNİN HİKÂYESİ YEDİ YIL ÖNCE BİR SONBAHAR GÜNÜNDE BAŞLAR...
L'histoire de Stig et Martha commence sept ans auparavant, à l'automne.
Burada karşılaşacağımız kimin aklına gelirdi?
Salut, Stig. Qu'as-tu fait cet été?
Çok teşekkürler, Stig.
Merci beaucoup, Stig.
Stig Ericsson, Marta Olsson'un kanunen eşiniz olmasını kabul ediyor musunuz?
Stig Eriksson, voulez-vous prendre pour épouse Martha Olsson ici présente?
Marta Olsson, Stig Ericsson'un kanunen eşiniz olmasını kabul ediyor musunuz?
Prenez-vous pour époux Stig Eriksson, pour le meilleur et pour le pire?
" İlk kez sahneye çıkan Stig Ericsson, keman konçertosunda acemilik çekti.
" Stig Eriksson a attaqué Mendelssohn trop tôt.
Stig, ne söyleyeyim?
Que veux-tu que je dise?
Ben de gelebilir miyim? Lütfen, Stig.
J'aimerais aller avec toi, Stig chéri.
Değil mi, Stig?
N'est-ce pas, mon petit Stig?
4 yıl önce, daha yeni tanışmışken Stig ile Marta'nın tasvirini yapmaya kalksaydım bu tümden yanlış ve eksik bir tasvir olurdu.
Si je devais raconter l'histoire de Stig et Martha, à partir de leur première rencontre, il y a 4 ans, l'image serait fausse et incomplète.
Mesela, geçen kış notaları bırakmak Stig'e uğradığımda gördüğüm sahneyi hiç unutamam.
J'oublierais sûrement l'épisode de l'hiver dernier, quand j'étais venu apporter une partition à Stig.
Marta biraz sessizdi. Koltuğun üzerinde sıkış tıkış halde Stig'e bakıyordu.
Martha était sur le divan, silencieuse et observant Stig.
Stig, kanyak almak için kalktı ve sonra dönerken Marta'nın arkasından geçti.
Il alla chercher le cognac. En revenant, il vint tout près de Martha.
Erkeğin hayatından memnun değil, daha çok mutsuz olması beklenir. Stig?
Il n'est écrit nulle part que l'homme doive être heureux et satisfait.
- Sanırım, Stig bu gece yorgun.
Stig est un peu fatigué.
Çocuklar önünde kavga etmek yok. Bunu unutma, Stig.
Pas de scènes devant les enfants, Stig!
- Bir de şu Stig'e bak.
- Regarde Stig.
Ama sen bu hataya düşme, Stig. "
"Fais attention, Stig."
Sevgili Stig, mektubunu okuduğumda ilkin çok üzüldüm.
Cher Stig. J'ai reçu ta lettre et j'ai été très inquiète.
Stig, taksi çağırır mısın?
Tu veux appeler une voiture?
Garsonu aşağılayacak. Tacize başlıyor. Onu küçük düşürüyor ve öne geçiyor.
Stig O'Tracey lui aussi s'est fait clouer la tête au sol.
Simon yanında değil. Vivian çarptı. Engelin altından geçmeleri gerek.
Stig, on m'a dit que Dinsdale Piranha vous a cloué la tête au sol.
Kafası yere çivilenen bir başka adam da Stig O'Tracey idi.
Stig O'Tracey a eu aussi le tête clouée sur le plancher.
Stig, bana Dinsdale Pirana'nın kafanı yere çivilediği söylendi.
Stig, j'ai entendu dire que D. Piranha vous a cloué la tête sur le plancher?
Stig biraz garip karşılayabilir ama biz buna'birlikte çalışma'adını veririz. Sabah Havası Operasyonu varlığını sürdürecekse bireysel alanımıza da yansıtılmalı.
Stig n'est pas d'accord, mais si l'opération "Air du Matin" a une raison d'être, l'air du matin doit pouvoir aussi aérer nos cerveaux.
- Size Stig diye hitap etmenin faydası olabilir mi?
J'en sais rien. Ça aiderait si on t'appelait Stig? Que l'on soit plus intime?
- Ne demek istiyorsun, Stig?
De quoi parles-tu?
Ediyorsun, Stig.
Mais si, Stig.
Böyle konuşmamalısın, Stig. Sen de bir bilim adamısın.
Ne dis pas ça, tu es aussi un scientifique.
Stig?
Stig?
Hayır, Stig.
Non, Stig.
Stig...
Stig...
Stig, bir tatile ihtiyacımız var.
Stig, on a vraiment besoin de vacances.
Ama Stig...
Mais Stig...
Böyle söylemen çok hoş.
Merci, Stig, c'est gentil de dire ça.
Haklısın, Stig. Yatakta fazla kalmıyor.
Tu as raison, Stig, elle ne tient pas en place.
Stig, bana bir iyilik yapar mısın?
Stig, tu peux me rendre un service?
Özür dilerim. Stig'in burada olduğunu sandım.
Excuse-moi, je croyais trouver Stig.
Aklını buraya vermiyorsun, Stig.
Excusez-moi. T'es pas coopératif.
Harika, Stig.
Magnifique, Stig, pas moins.
Çok haklısın, Stig.
Tu as tout compris, Stig.
Ara sıra yorulduğumuzda bu tür lükslere girmeliyiz.
Quand on est fatigué, on a besoin de végéter. On doit s'accorder ce luxe. Tu as raison, Stig.
Nöroloji Bölümü Einar ve Stig
NEUROCHIRURGIE EINAR ET STIG
Elinde sarı bir zarf olan bir görevli gelip senin Stig G. Helmer olup olmadığını soracak.
Un huissier va venir avec une enveloppe jaune. Il demandera si vous êtes Stig G. Helmer.
Yazan ve yöneten Ingmar Bergman, oyuncu kadrosu da şöyle : Doris Svedlund, Birger Malmsten, Eva Henning, Hasse Ekman Stig Olin, Irma Christenson, Anders Henrikson, Marianne Löfgren, Bibi Lindqvist, ve Curt Masreliez.
Il est écrit et réalisé par Ingmar Bergman. Acteurs : Doris Svedlund, Birger Malmsten,
Bu, Stig Ericsson.
Stig Eriksson.
Merhaba, Stig.
Quelle coïncidence!
Koltuğa oturdu, birbirlerine baktılar ve Stig birden :
Ils se regardèrent. Stig lui dit soudain :
- Sessiz olması daha iyi! - Stig...
Aime-moi calmement!
Teşekkürler, Stig.
Merci.