Super traduction Français
71,631 traduction parallèle
- Süper, nereye gidiyorum?
Super. Où est-ce que je vais?
Tamam, senin süper gücün ne biliyor musun?
Tu sais quel est ton super pouvoir?
Nasıl, büyük planın bu mu? Beni tutuklamak mı?
C'est votre super plan pour m'arrêter?
Değişerek daha iyiye gittiğimi söyleyerek beni çok güzel ikna ettin.
Tu as fait un super travail en me convainquant de changer pour le meilleur...
Lyla, Arrow ekibini gizli, süper güçlü bir hükümet teşkilatıyla kıyasladığına inanamıyorum!
Lyla, je n'arrive pas à croire que tu compares la team Arrow à cette super-agence gouvernementale clandestine!
- Süper, görev tamamlandı yani.
- Super. Donc mission accomplie.
Ve zehirli gazları da yanlarında.
Et ils ont leur gaz super toxique avec eux. Reçu.
Uzayda yürümek epey güzel değil mi?
L'espace c'est super non?
Mutlu düşünceler.
Super.
Evet, siz çocuklar uzay komandoları çatlak takımısınız!
Oui, une super équipe de commandos de l'espace, les gars.
Harika.
Super.
Ama çok uzak.
C'est super loin!
Bu kadar erken saatte ne işin var evde?
Tu es rentré super tôt!
Aslında partide Dolly'nin çok güzel fotoğraflarını çekmiştim.
J'ai pris de super photos de Dolly, à son anniversaire.
Harikaymış. Neyse.
C'est super.
Öyle stresliydi ki.
Super stressant.
Cidden, senin adına çok sevindim.
Sérieux, je suis super contente pour toi.
Bu harika bir fikir Jean.
Super idée, Jean.
Evet, harika.
Oui, super.
Şey, muhteşem yeni TURN sunucusu sayesinde istediğiniz kadar.
Grâce à notre super nouveau serveur TURN, autant qu'on veut.
Teknolojisi çok iyi. Çılgınlar gibi büyüyoruz.
Super technologie, croissance de dingue.
Dediğim gibi teknolojisi iyi, arkasındaki insanlar da öyle.
La technologie est super et les gars sont à fond.
Gerçekten iyi biri olduğunu düşündüğüm için.
Parce que je vous ai trouvé super sympa.
Birinci sınıf bir hırsız olabilirsin.
Vous seriez une super voleuse.
- Harika ya.
- Oh, c'est super.
Tamam, sağ olun.
Super. Merci.
- Nygma ve diğerlerinden intikam almaya can attığını biliyorum. Ve ucubelerden ordu kurmak harika plan. Yani benim fikrimdi, ama...
Je sais que tu es obsédé par ta vengeance contre Nygma et tout, et monter une armée de monstres est un super plan, c'était mon idée, mais...
- Çok iyiydi.
C'était super.
Kavgaların ortasında korkutucu bir şekilde sakin duruyorsun.
T'es toujours super calme en plein combat.
- Tebrikler Wally, harikaydın.
Wally, félicitations. - C'était super.
Burası dehşet.
Cet endroit est super.
Aslına bakarsan yanımda olması güzel bir şey.
C'était super de l'avoir sur le terrain. Je voulais te demander.
- İki süper kahraman oğlum.
Mes deux fils super-héros. Il se débrouille bien.
- Bu harika olurdu ama yerini bilmiyoruz.
Ce serait super si on savait où elle était. - Oui?
- Harika bu, Julian.
C'est super, Julian.
Joanie seni çok sevecek.
C'est super. Joanie va t'adorer.
Sahne fenaydı dostum.
C'était un super concert, mec.
Sevdiğim adam bir süper kahraman.
L'homme que j'aime est un super-héros.
- Geçen sefer çok eğlenmiştik.
On s'est tellement amusé la dernière fois. Super fun.
- Harika, ben de geliyorum.
- Super, je viens aussi.
Harika, bu... Müthiş.
Génial, ouais, c'est c'est super.
Süper maymunlarla dolu bir şehre kendi isteğimle gitmek gibi mi?
Comme aller volontairement dans une ville de super-singes?
Hızcı, süper gorile karşı.
Speedster contre super gorille.
Süper zeki gorillerle kapıştınız mı?
Vous combattez des singes super-intelligents ou quoi?
Dur tahmin edeyim, bir goril mi?
Laisse-moi deviner, un gorille? Super grand?
Dahi bir süper maymundan bahsediyoruz.
On parle d'un génial super-singe.
- Harika, kod ne peki?
Super. Qu'est-ce que c'est?
- Çok iyi.
Elle m'a dit que si elle ne travaillait pas trop tard, elle passerait. - Super!
Güzel bir hikâyedir.
C'est une super histoire.
- Harika.
Super.
- Ben de sana katılıyorum.
Mais je n'ai pas besoin de revoir un gorille super-intelligent télépathe de nouveau.