Tarih traduction Français
6,286 traduction parallèle
Bütün bu olanlar bana çok saçma geliyor çünkü sadece tarih dersinde oluyor.
c'est tellement ridicule pour moi, parce que c'est ce qui c'est passé en histoire.
Tarih dersi boyunca kütüphaneye gönderiliyor bunu anlamıyorum ben.
Il est envoyé a la bibliothèque pendant le cours d'histoire, et je ne comprend pas.
Bahsi açılmışken, istediğimiz tarih olan St. Mary gününe yer bulabildin mi?
À propos, tu as trouvé si nous avons obtenu la date désiré à l'église St. Mary?
- Testlerin başladığı tarih bu.
Quand les essais ont commencé.
Tarih yazacaksın, Micah.
Tu vas changer l'histoire, Micah.
Tarih boyunca, günahların bedeli kan fedakârlığı ile ödenmiştir ama bugün, ölüm artık saygıdeğer değil.
Partout dans histoire, les péchés ont été rachetés avec le sacrifice du sang, Mais aujourd'hui, la mort n'est plus révérée.
Gizem çözülüyor Matematik, Fen, Tarih ile
♪ Math, Science, History, unraveling the mystery ♪
Gel, gerçek dünyada kendini test et ve karar ver... Tarih öğretmek mi istiyorsun yoksa tarihi yazmak mı?
Venez donc vous mesurer au monde réel, et voyez par vous même... si vous êtes destiné à enseigner l'Histoire, ou à l'écrire.
Sen de tarih danışmanısın herhalde.
Vous devez être le consultant en histoire. Le meilleur d'Oxford.
Kadromuzun az olduğunun farkındayım ancak bir tarih danışmanını gerek görmüyorum.
Je sais que nous sommes en sous-effectif, mais je ne comprends pas le besoin d'un consultant en histoire.
Tarih profesörü olarak eminim işimi size dava açtırmadan önce yapmamı takdir edersiniz.
En tant que professeur d'Histoire, je suis sûre que vous apprécierez que je fasse mes devoirs avant d'ouvrir d'autres dossiers avec vous.
- Bir tarih öğretmenine göre epey fitsin.
Plutôt bien roulée pour un professeur d'histoire.
Tarih bilgisi, son kullanma tarihi yok.
pas de date d'expiration.
Tarih, üzerinde sürekli yeni resimler yapılan bir tuvaldir.
L'histoire est un tableau, qu'on repeint constamment.
- Original hava tarih 17 Mart Ninja, 2014 Way
- The Way of the Ninja Diffusé le 17 Mars 2014
Tarih bugünümüzü hatırlayacak.
L'histoire se souviendra de ce jour.
-... ve o tarih de sizin şirketinizdeki toplantısının olduğu zamandı.
- et c'était en réunion avec votre cabinet.
Tarih sizi seçti.
L'histoire vous a choisies.
Buna inanması zor geliyor ama yarın tarih yazacağız.
Je trouve ça difficile à croire, surtout qu'aujourd'hui, nous allons marquer l'histoire.
Tarih sizi seçti.
L'Histoire vous as choisies.
Evet. İfade için tarih ve zamanı ayarlarım.
Je vais fixer une date pour la déposition.
Bu eve taşındığımız tarih itibariyle... Gruba yazıldım.
Je l'ai gravée avec la date de notre déménagement.
Paul ise Güney Hamptons Tarih Konseyi Başkanı.
et Paul est le président du comité historique de South Hampton.
Tarih derdim hep kötü olmuştur.
J'étais nul en histoire, vraiment.
- Bu idrar tarih yazabilir.
L'urine est bien. C'est une sorte d'urine gravée dans l'histoire.
Tarih öğretmeni. İşe gitmemiş ve arayıp gelemeyeceğini de söylememiş.
Professeur d'histoire, il n'est pas venu travailler et n'a pas appelé pour dire qu'il était malade.
Tarih, müzik, aşk...
Histoire, Musique, Amour.
Son tarih nedir?
Qu'est-ce qu'une date d'expiration?
- Elimizde tarih bölümünden Janet var.
Et bien, nous avons... Janet du département d'Histoire.
Hatta üzerine basılan tarih bile aynı.
Même la date est la même.
Tarih öncesi zamanlardan beri yapılıyor ama beynin sert zarını açığa çıkarmak için kemiğin küçük bir kısmının çıkarıldığı sonra da boyuna onun bir muska yapıldığına dair kanıtlar var.
Pratiqué depuis la préhistoire, mais on pense que, le petit morceau d'os qui est enlevé pour exposer la dure mère du cerveau était ensuite porté en amulette autour du cou.
Ama benim taktığımın hangi kötülüğe karşı olduğunu bildiğim ve tarih öncesinde neye karşı korunduklarını düşündüğüm şey ise özsaygı.
mais je sais contre quelle malfaisance je porte le mien et de quoi les hommes préhistoriques se sentaient protégés. Le respect de soi.
Nerede olduğumu biliyordum ama tarih neydi?
Je savais où j'étais, mais quand?
Hayır, tarih belirlemedik.
Non, on a pas décidé pour la date.
Tarih belirleme konusunu konuşsak mı artık?
Alors, et si nous décidions d'une date?
Burda deniyorki, bu nesne "malum," tarih boyunca tüm büyük törenlerde bulunmuş.
Ça dit que cet objet, ce "malum", serait présent à chaque grand rite à travers l'histoire.
- Evet, size katılıyorum. Tarih boyunca, her konuda her zaman, sonsuza dek size katılıyorum.
Je suis d'accord avec vous sur tous les sujets depuis le début de l'humanité jusqu'à la fin des temps, pour toujours.
Yeni bir tarih ve saat için davetiyeler gönderdim ve şimdiden iki kişi olumlu cevap verdi.
J'ai envoyé une invitation avec la nouvelle date, et 2 personnes ont déjà répondu qu'elles viendraient
Tarih?
Histoire?
Burada fazlasıyla tarih var.
Il y a tellement d'histoire ici.
Bence tarih kanıtlamıştır ki Cermen halkı kolay kolay teslim olmaz.
Je pense que l'histoire a prouvé que les gens d'origine allemande ne se rendent pas facilement.
Buna göre, bu objenin, bu malumun, bütün tarih boyunca, her büyük ayinde kullanıldığı düşünülmüş.
Ça dit que cet objet, ce "malum", a été présent à tout les grand rites de l'histoire.
Bizler tarih öncesi canlılarız biliyorsun bataklıklardan sızar, sisten geçer pençelerimizle karaya çıkar, böylece sonunda ayağa kalkabiliriz ya da kök salabiliriz... veya uçabiliriz.
Tu sais que nous ne sommes que des créatures préhistoriques sortant des marais, à travers le brouillard, nous faisant notre chemin vers la terre pour pouvoir finalement - nous enraciner... ou voler.
Tarih, çağrının kendisi, ne yaptığımızı.
La date, l'appel en lui-même, Ce que nous avons fait.
- Her konuşmanın tarih ve saatini bulmuş olabilir ama daha da önemlisi arayanın yerini de bulmuş.
- La métadonnée? - Il pouvait déterminer la date et l'heure, et surtout la localisation de l'appel.
Bunlar belli ki tarih ve saat, ama bunlardan nasıl konumu bulacağız?
Les dates et heures sont là, mais comment trouver la localisation?
Şimdi, bu tarih ve saatlerde bu yerlerden, MI6'te kimin Afkhami'yi aradığını bulursak köstebeği de buluruz.
Si nous pouvons déterminer qui du MI6 a appelé Afkhami de ces endroits à ces dates... nous aurons notre taupe.
Evet tabi ki bu Bishop'ın bana geldiği tarih. O tarihten sonra kritere uyan kaç aşırı doz vakası oldu?
Combien d'overdoses y a-t-il eu depuis et qui correspondent?
- Tarih ödevini yaptın mı?
T'as fini ton devoir d'histoire?
Ya da tarih bunu böyle hatırlayacak.
C'est du moins ce que l'histoire retiendra.
Bekle, Boyle bir tarih mi belirledi?
Attends, Boyle a déjà posé une date?