Teyzeciğim traduction Français
114 traduction parallèle
- Bize birer viski, teyzeciğim.
- Servez-nous deux cocktails, mama.
Evet Teyzeciğim, geliyorum. Susan, ne haltlar karıştırıyorsun?
Qu'est-ce que c'est que tout ça?
Gel teyzeciğim.
Viens, "tante" chérie.
Teyzeciğim, bu kendi iyiliğimiz için.
C'est pour notre bien, tante chérie.
Teyzeciğim, böyle olmamayı istediğin oldu mu hiç?
Ne souhaites-tu jamais ne pas être ce que nous sommes?
Teyzeciğim, galiba...
Mais il me semble que...
Hem biliyor musun teyzeciğim, mektup yazıp insanlara çamur atardı.
Elle envoyait des lettres anonymes.
Teyzeciğim, bir şey daha var.
Et il y a autre chose!
Teyzeciğim, korkunç bir şey!
Tante, c'est affreux!
Elmira teyzeciğim, seni çok seviyordum ben!
Ma tante chérie... Je t'aimais tant... Non!
Keşke teyzeciğim burada olsaydı.
Je regrette que ma tante ne soit pas ici.
Ne haberi, teyzeciğim?
Quelles nouvelles?
Vay be, Teyzeciğim!
Oh, ma tante!
Teyzeciğim, ben böyle kusursuz birini hiç tanımadım. Çok cesur, çok nazik ve çok yakışıklı.
Ma chére tante, je ne connais personne d'aussi parfait, si courageux et pourtant si doux, si beau.
- Hoşça kal teyzeciğim.
- Au revoir tante.
Yani, teyzeciğim!
Meine Tantine! Ach!
Neden? Ya, para yüzünden teyzeciğim.
Pour de l'argent.
Aşağı geliyorum, teyze... Canım teyzeciğim benim!
Tantine, chère tantine, je descends!
Tabii ki ağzın hariç, teyzeciğim.
Ta langue ne l'est pas, tantine.
Israrına hayranlığımı kabul etmeliyim teyzeciğim.
J'admire vraiment ta persévérance, tantine.
- Teyzeciğim.
- Tantine.
İşte teyzeciğim, sağ salim geçtik.
Voilà, grand-mère. Saine et sauve!
Baksana teyzeciğim.
Regarde, ma tante, je t'en prie...
Sadece Danimarka'dan geliyor teyzeciğim.
Elle vient seulement du Danemark.
- Vera teyzeciğim?
- Tante Vera?
Özür dilerim teyzeciğim. Birden, Madam Tourvel... pek iyi değilmiş gibi geldi bana. - Hayır, çok iyiyim.
Je vous coupe, ma tante, mais Mme de Tourvel a un malaise.
Onu sizin hünerli ellerinize bırakıyorum teyzeciğim.
Je la laisse entre vos mains expertes.
- Temizsin, teyzeciğim.
- Aucune trace, tante.
Bunun üzerine o, buna inanabiliyor musun, "Ama benim bir adım var, teyzeciğim" dedi.
Et alors elle a dit, le croiriez-vous : "Mais mon nom, tantine!"
Ama benim bir adım var teyzeciğim!
Mais mon nom!
Ya da "teyzeciğim, patenci olup daracık taytlar giyerek madalyalar kazanmak istiyorum" diyen bir yeğenin tersine mi?
Ou une nièce rêvant de faire du patinage artistique... pour le justaucorps sexy... ou la médaille.
Ya da "teyzeciğim, oyuncu olup 70 mm bir filmde, her hırıltımı ve iniltimi vurgulamak için cinsel ilişkide bulunuyormuş gibi davranmak istiyorum" diyen bir yeğenin tersine mi?
Ou d'être actrice... pour faire mine de forniquer en 70 mm... et gémir en son Dolby?
Merhaba, teyzeciğim.
Bonjour, ma tante.
Teyzeciğim. Bu bir edep meselesi.
Tantine, soyons sérieux...
Teyzeciğim. Beni seversin değil mi?
Tantine, je vous en prie...
Teyzeciğim.
Tantine...
Merhaba, teyzeciğim.
Donnez-vous la route pour l'entrée.
Teyzeciğim, sözünü kesiyorum ama bekleyemeyeceğim.
Je te coupe la parole, mais je ne peux plus l'attendre.
Oo, teyzeciğim.
Oh, tata.
Teyzeciğim! Zehra teyzeciğim...
Tante Zohra!
Hizmetçilerime de izin veririm. Teyzeciğim! Ben gitsem iyi olacak.
Tous les gentilshommes de la maison sont partis, et je peux ordonner aux domestiques de prendre congé.
- Teyzeciğim.
- Ma tante.
Teyzeciğim, düşündüğün gibi değil.
Ma tante, ce n'est pas ce que tu crois.
Teyzeciğim, çok iyi görünüyorsun.
Ma tante, tu es parfaite.
- Peki teyzeciğim.
- Oui, tata.
Teyzeciğim, giz polisiz.
Madame, opération de police.
- İyilik, teyzeciğim.
- Bonjour, mama.
Selam teyzeciğim. Öylesine bakınıyorum.
Bonjour, mama.
Evet, kalacağım teyzeciğim.
Oui.
- George'u da yanımıza alacağız. Teyzeciğim, George'u dolaştıracağız.
Nous allons promener George.
Teyzeciğim...
Oshigé...