Thorpe traduction Français
255 traduction parallèle
Hemde çok, bay Thorpe.
Très, M. Thorpe.
Hoşçakalın, Bay Thorpe.
Au revoir, M. Thorpe.
- Selam, Thorpe.
- Bonjour, Thorpe.
Thorpe, gemimi hemen terk et.
Maintenant, Thorpe, va-t'en.
Bay Thorpe, lütfen beni kardeşimin yanına götürürmüsünüz?
M. Thorpe, vous voulez me conduire à mon frère?
- Çok teşekkür ederim, Bay Thorpe. - Benim için büyük zevkti.
- Merci beaucoup, M. Thorpe.
Ben kararımı verdi, Bay Thorpe.
Je n'ai pas changé d'idée, M. Thorpe.
Onu Bay Thorpe'dan daha çok sevdim.
Je le préfère à M. Thorpe.
Thorpe, Reensie Bell'e bin ve gerisin geriye buradan uza.
Remonte sur le Peensie Bell et éclipse-toi.
Bu Bill Thorpe değilse ne olayım?
Tiens, si ce n'est pas Bill Thorpe.
Şu Thorpe denen herif hakkında ne düşünüyorsun?
Que penses-tu de ce Thorpe?
Arazilerinizin yanına geri dönmek yerine bizimle birlikte yola devam ediyorsunuz hala büyük şaşkınlık içerisindeyim, Bay Thorpe.
Je suis perplexe, M. Thorpe... que vous soyez venu au lieu de rentrer dans votre plantation.
- Büyük bir zevkle, Bay Thorpe.
- Avec plaisir, M. Thorpe.
- Thorpe partnerimi çaldı ve beni pistte kendi başıma bıraktı.
Thorpe a volé ma partenaire et m'a laissé en plan. Ouais?
Bir kaç dakika önce... - Thorpe'u nereden gördüğümü hatırladım?
Dis, il m'est venu à l'idée où j'ai déjà vu Thorpe.
Aşk olmadan mutluluk olamayacağını size daha evvel de söylemiştim.
Je vous en prie, M. Thorpe. Je vous ai déjà dit... qu'il ne peut y avoir de bonheur sans amour.
- Gerçekten çok yorgunum, Bay Thorpe.
Je suis fatiguée, M. Thorpe.
Dinle, Thorpe.
Écoutez, Thorpe.
Bir daha söyle, Bay Thorpe!
Dites encore, M. Thorpe!
Ne yani? Bay Thorpe'un arazisi falan yok mu?
M. Thorpe, il n'a pas de plantation?
Thorpe ve Lopez gece geri döndüler ve sabahın erken saatlerinde et için araba götürdüler.
Thorpe et Lopez sont entrés dans la nuit... et tôt le matin, ils ont envoyé un chariot pour prendre la viande.
Yok ama sen Thorpe ve Lopez'i burada tutsan çok iyi olur.
Non, mais tu as intérêt à garder Thorpe et Lopez ici.
Ayrıca Flack ve Thorpe'unda seni istediğini söylüyor.
Oui. Oui. Et il dit que Flack ou Thorpe vous aura.
- Flack ve Thorpe mu?
- Flack ou Thorpe?
Geriye dönmek mi, Bay Thorpe?
Rebrousser chemin, M. Thorpe? Mais je...
Bay Thorpe, fikrimi değiştirdim.
M. Thorpe, j'ai changé d'idée.
Bu Thorpe denen adam iddia ettiği gibi biri değil.
Ce Thorpe n'est pas ce qu'il prétend être.
Thorpe, kaleden ayrılmadan önce yapman gereken işi bitir.
Fais ton boulot avant de quitter le fort.
Coleman sana eğer Lopez veya Thorpe çalılıkların arasında başı boş dolaşmaya giderlerse... -... muhtemelen geri dönemeyebilirler demişti, hatırladın mı?
Tu te souviens que Coleman t'a dit que si Lopez... ou Thorpe s'éloignait du campement... il ne reviendrait probablement pas?
Thorpe başı boş dolaşıyordu ve de artık geri gelmeyecek.
Thorpe s'est éloigné... et il ne reviendra jamais.
Artık Thorpe ile beraber California'ya gidemeyeceksin.
Tu n'iras pas en Californie avec Thorpe maintenant. Pourquoi pas?
- Coleman, Bay Thorpe ile ormanda karşılaşmış ve onu vurmuş!
Coleman a rencontré M. Thorpe en forêt et l'a tué!
Bill Thorpe'u köpek gibi vuran adam işte orada.
Voilà l'homme qui a tué Bill Thorpe.
Kim beni Thorpe'u öldürmekle suçluyor?
Et qui m'accuse d'avoir tué Thorpe?
- Coleman Thorpe'u öldürmüş olamaz.
- Coleman ne peut avoir tué Thorpe.
Coleman ile Thorpe arasında Bayan Cameron yüzünden anlaşmazlık vardı.
Coleman et Thorpe se disputaient la fille Cameron.
Coleman yapmadıysa, o halde Thorpe'u kim vurdu?
Si ce n'était pas Coleman, qui a abattu Thorpe?
- Zeke Thorpe gibi bir adama neden düşman olsun ki?
- Qu'aurait Zeke contre Thorpe?
Size çok yakın bir yerde kamp kurmuştum ve Thorpe ile fısıldaştığınızı duydum.
Je campais assez près de toi... et j'ai entendu ce petit entretien que tu as eu avec Thorpe.
- Thorpe benim bir şeyim olmuyor. Bu benim meselem değil.
- Thorpe ne signifie rien pour moi.
Sen gittikten sonra ihtiyar Zeke, Thorpe ve Flack hakkındaki....... tüm gerçeği bana anlattıl.
Après que vous êtes parti... le vieux Zeke m'a dit la vérité à propos de certaines choses. Thorpe et Flack et tout.
- Thorpe, Buford Thorpe.
- Buford Thorpe.
Bütün suç Doktor Thorpe'ta.
C'est Doc Thorpe le responsable.
Yeni müdürümüz, Bay Thorpe ile görüşsene.
- Je vais te présenter le directeur.
- Orta karar, Bay Thorpe.
- Pas plus que ça.
Sanırım, başka yerlere bakacağım, Bay Thorpe.
Je vais réfléchir.
Bu Roger'ın Jim Thorpe PA'dan olduğunu mu söylemiştin?
Votre Roger était de Jim Thorpe, en Pensylvannie?
Bir şey yok, Bay Thorpe.
Vous êtes toute pâle.
Gerçekten...
- Rien, M. Thorpe, vraiment.
Thorpe! Buraya gelin.
Amenez-vous.
Lisede Danny ile birlikteydik.
Je sortais avec Danny au lycée. On était au lycée Jim Thorpe.