Tk traduction Français
574 traduction parallèle
Bu mekandan sıtkım sıyrıldı!
J'en ai marre de ce trou.
Fazla çıtkırıldımsınız.
Vous êtes si fragile.
Sonra bana fazla çıtkırıldım olduğumu söyledin... ama ben hala koltuğunun altında satmak istediğin bir şey olduğunu düşündüm.
Ensuite vous m'avez reproché d'être fragile, mais je pensais encore que vous aviez quelque chose à vendre.
Bu çıtkırıldımlar Alman kurşunlarına göğüs germeyeceklerse Fransız kurşunları ile tanışacaklar.
À défaut de balles allemandes, ils affronteront les balles françaises.
Çıtkırıldım bir baron.
Un baron affecté.
Çıtkırıldım ellerinle mi?
Avec tes fragiles mains?
Bıkmaktan ve bezmekten sıtkım sıyrıldı.
J'en ai marre d'en avoir marre.
Benim Virginia hanımefendisi, çıtkırıldım karım bir fahişe gibi kullanılıyor!
Ma noble femme de Virginie, utilisée comme une putain!
Bu uzun yarışı nasıl kazanacak, çıtkırıldım bir atla mı?
Il espére gagner, assis sur un timbre-poste?
Amma çıtkırıldımsınız!
En voilà des mauviettes!
TK-421, neden nöbet yerinde değilsin?
TK-421, pourquoi n'êtes-vous pas à votre poste?
TK-421, beni duyuyor musun?
TK-421, vous me recevez?
Çok çıtkırıldım bir havan var gerçekten.
C'est vrai que vous avez l'air tout faible.
Ben iyiyim. Allah'tan çıtkırıldım biri değilim!
- Je vous assure, je n'ai rien.
Senin zavallı erkekliğin çok çıtkırıldım vaziyette, bununla yüzleşemiyorsun. Bu yüzden Bayan Botsky ile çıkıyorsun.
Ta virilité est si fragile que tu ne supportes pas de conflit, et tu te défiles avec Miss Botsky.
Çıtkırıldım ateşi mi?
Fièvre jaune?
Buna inanamıyorum. Bu kez gerçekten sıtkım sıyrıldı.
Cette fois, c'est trop pour moi.
Talia, mezun olmadan önce girdiğin telekinezi sınavlarını hatırlıyor musun? Evet.
Talia, tu te souviens du test TK que tu as passé à la fin de tes études?
Bu lanet sistemden sıtkım sıyrıldı!
J'en ai plein le cul de subir ce système.
Sen çıtkırıldım bir kızsın.
Tu es une faible fille.
Yani, burada gördüğün bu sistemdeki... TK dört yüz yirmi birden iki bas sesi alırsın.
En fait, vous avez deux fois plus de basses avec le TK 421, disponible dans cette configuration.
Sesini kanal başına 3 belki 4 kat artırıyor bilirsin.
Bien sûr, j'y ai intégré des bricoles du TK 421, ce qui ajoute, disons peut-être... 3 à 4 quads par canal.
Bunları benim ağzımdan duymak var, bir de TK dört yüz yirmi birden dinlemek var.
Ce que je dis est une chose, écouter le TK 421 en est une autre.
Değil mi? Eğer bu şekilde alırsan, TK dört yüz yirmi birde olduğu gibi çalmaz.
Avec le modèle de base, on n'a pas le même son qu'avec la modif du TK 421.
Bu TK, Bay Berret. Size iyi bakacak.
C'est T.K., il va bien vous soigner.
TK neden sakinleştirici vermedin?
Tu lui as rien donné?
- Hayır, TK bırak onu. - Daha iyi bir fikrin var mı?
T'as une meilleure idée?
- TK, çağrı cihazını ver. - Hayır.
Donne-moi ton bipper.
- Durumu nasıl TK?
Comment il va?
TK'le ben şu köstebek konusunda konuştuk. İşi ele aldığımı bilmenizi istiyorum. - Tamam.
Nous avons parlé de cette idée de mouchard avec T.K., etje voulais vous dire que je vais me pencher très sérieusement là-dessus.
Paskalya'ydı lra. TK'nin dediği gibi.
C'était en septembre, comme l'a dit T.K.
- TK. Kapa çeneni.
Ta gueule!
TK çantanı buraya getir.
Apporte le sac!
TK, haydi getir şunu!
Vas-y!
- TK lütfen. - Avery, diğer odaya geç.
Avery... reste pas là.
TK acele et.
Magne-toi!
Haydi TK yap şunu. Haydi. - Sakin ol.
On n'a pas coupé le bon doigt.
- TK, şu kızı ara artık.
C'est Chickie. Rappelle-la.
Çıtkırıldım bir "Ama tırnağım kırılırsa?" tokadı istemiyorum.
Pas de truc de fille, genre je veux pas me casser un ongle.
İkinizin saçmalıklarından bıtkım artık.
Marre de vos conneries.
Çıtkırıldımlara özgüdür.
C'est bon pour les mauviettes!
Tatlım, kimse senin çıtkırıldım olduğunu düşünmüyor. Ama senin mendile ihtiyacın olduğunu düşünüyoruz.
On te prend pas pour une mauviette... mais tu as besoin d'un mouchoir.
Çok basit tk yapmanız gereken- -
C'est simple Il suffit de.... Ouais, ouais...
T K RESTORAN
RESTAURANT TK
- Adı T.K. Static adında bir kulübü var.
TK... ll a une boîte, le Static.
- Çıtkırıldım mı?
- Fragile?
Çıtkırıldım ve titrek.
Cœur faible... et tremblant sans arrêt!
Ama tabii TK dört yüz yirmi bir taktırdım.
- Oui.
- TK, sana bir şey sorabilir miyim?
Je peux te poser une question?
Haydi TK, sor.
T.K., demande-lui.
- Haydi TK.
Vas-y, T.K.