Tundra traduction Français
33 traduction parallèle
Bu kurnaz manevra için, Baltık Rusya'nın piyadesini kullanmalısın. Onlar zorlukların hepsini ve Tundra hilelerini bilir.
Pour cette manoeuvre rusée, il vaudrait mieux utiliser l'infanterie russe de la Baltique qui connaît bien les difficultés et les pièges de la toundra.
Bana ihtiyacın olursa Donmuş Tundra 69290'da olacağım.
Pour me joindre, appelle Toundra gelée au 69 290.
Mike güneye giderken, biz Ootek'in rehberliğinde dağlardan tundra'ya inmek için 3 gün süren bir yürüyüş yaptık.
Mike est parti vers le sud et Ootek m'a guidé pendant 3 jours à travers les montagnes, jusqu'à la toundra.
Tundra'da bir yer - kimsenin olmadığı topraklar
Quelque part dans la toundra, dans le no man s land
Anestarian Tundra Çiçekleri.
Il y a des fleurs de la Toundra Anstarian.
Harper sen tundra çiçeklerini Cumhuriyet için yaparak onu kullanabileceğimiz mi varsayıyorsun Haydi kızları karşıla Hey!
Harper, tu es sensé utilisez des Fleurs de Toundra pour étendre la bienveillance pour la République pas pour rencontrer de jolies filles.
Sen, bizim tundra çiçek tekelimizi verdin, bizim en iyi eşyamızı.
Tu as donné notre monopole de fleur de toundra, notre meilleur produit.
Bir Toyota. Tundra.
C'est une Toyota Tundra.
"Bu mamut cesedi Sibirya Tundra'sında ağzı ve midesi yiyecekle dolu vaziyette mükemmel bir şekilde korunmuş olarak bulundu. Bu da onun, otlanırken anında donduğunu gösteriyor."
"Le corps de ce mammouth a été trouvé parfaitement conservé en Sibérie avec l'estomac et la bouche remplis de nourriture... ce qui signifie qu'il a gelé instantanément pendant qu'il broutait."
Çiftlik alanları, tundra, şalgam.
Des cultures, la toundra, des navets.
Tundra çok tehlikelidir.
La toundra est dangereuse.
Tundra tam donmuş sayılmaz.
La toundra est à peine gelée.
Bir keresinde Kutup tundra'sı boyunca bir beyaz ayıyı izledim.
J'ai chassé l'ours polaire dans la toundra arctique.
Artık tundra milyonlarca sineğin vızıldadığı uçsuz bucaksız bir bataklıktır.
La toundra est un immense marais, où des millions de moustiques pullulent.
Uzun bir yolculuktu ama tundra, kısa bir süre için otlayan bir canlı için ideal.
C'est loin, mais pendant quelque temps, la toundra est l'endroit rêvé pour brouter.
Daha güneyde tundra, daha büyük avcıları da barındırır.
Plus au sud, de plus gros prédateurs rôdent dans la toundra.
Melez Sibirya Tundra kurtları.
Des loups de Sibérie.
Güzel... Tundra kurtları.
Ils sont beaux, ces loups de Sibérie.
Çünkü onlar Sibirya kurtları. Tundra. Sibirya Tundra kurtları.
- Comme ils viennent de Sibérie...
İşte yeni, Toyota Tundra. Elimde 30 tane var.
C'est le nouveau Toyota Tundra.
Orası tundra değil. İki saatlik mesafede.
Ce n'est pas la toundra, c'est à deux heures d'ici.
Herşey yok olacak, Bitkiler ölecek sanki daha çok bir... tundra.
Tout est congelé, la végétation meurt et ce sera alors comme une... toundra.
Sana o donmuş tundra cehenneminde ne oldu bilmiyorum ama değiştin.
Je sais pas ce qu'il t'est arrivé dans ta toundra gelée. - Tu as changé.
Kim korur buzlu tundra'yı?
♪ qui protégera la toundra glacée?
Tundra elverişli olsa bile bir gününü alır insanın. Bizi götürür müsün?
Ca prend un jour entier, si seulement la tundra est praticable.
Sizi lanet olası tundraya kadar kovalamanın hayranı değilim Coulson.
Je n'était pas un grand fan avant de venir vous chercher dans la tundra, Coulson.
Senin Tundra'nin rengi neydi?
Ta Tundra... quelle couleur elle est?
Görünüşe göre karlı bir tundra cehennemi boyutuna geçtim.
Clairement, j'ai été envoyée dans une dimension infernale mode tundra enneigée.
" Rehberim Akiak'la Nordvagen yolunda donmuş tundrayı geçmekteyken bana aradığım Wesen'ı anlattı ve insanımsı bir yaratık olduğunu söyledi. Onun halkı Amarok ismini vermiş.
" Tandis que je traversais la tundra gelée avec mon guide Akiak en route pour Nordvagen, il me parla du Wesen que je recherchais, le décrivant comme une créature humanoïde que son peuple nommait Amarok, couvert de fourrure
Hazır buradayken Tassajara'ya bir bakmalısın. Belki sessiz meditasyonda birkaç gün geçirirsin.
Tu devrais aller à Tassajara pendant que t'es là, tundra y passer quelques jours pour méditer en silence.
Tundra'da yakınlarda bir eczane olduğunu sanmıyorum.
Je ne pense vraiment pas qu'il y est une pharmacie proche ici dans la toundra.
Ve elleri dondurulmuş iki tundra parçası gibiydi.
Et ses mains étaient comme deux morceaux froids de toundra.
Tundra.
- Toundra.