Uppercut traduction Français
125 traduction parallèle
Bu neydi? Do notası mı, D vitamini mi?
Est-ce contre-ut ou un uppercut?
Sola vuruş. Ve sağdan yukarıya vuruş.
Un crochet gauche et un uppercut droit.
Daha gerçek bir yumruk atmadım.
Tu n'as pas encore vu mon uppercut.
İlk başta ona nasıl vurmuştun, aşağıdan mı, kroşe mi?
Avec un crochet ou un uppercut que vous l'avez cueilli la premiére fois?
- Aparkatı savuşturamadın.
- Avec un uppercut.
- Aparkat.
- Un uppercut.
Bu bir aparkat.
Ça, c'est un uppercut.
Sonra ben oyuna dahil olup kafasına vururdum aparkat, aparkat, aparkat.
Je serais arrivé, crochet à la tête, uppercut, uppercut, uppercut.
- Aparkat! Aparkat! - İşte böyle!
Uppercut.
Bum! Aparkat, direkt çenesine indi.
Uppercut dans la mâchoire!
Muhammed Ali'nin vücuduna sol aparkatı indiriyor.
Mohammed Ali reçoit un uppercut gauche.
Bu sefer aparkat'la bitir.
Termine avec un uppercut.
Onun içine girmeye çalış... Ve boom, bir Aparkat vur.
Reste à l'intérieur... boum, un uppercut.
Aparküt!
Uppercut!
Haydi evlat, yumruk at onlara!
Uppercut!
Buna aparkat denir.
On appelle ça un uppercut.
Sesinin birden yüksek perdeye çıkıp, bağırmaya başladığın nakavt eden vuruşu bekliyorum.
J'attends toujours le coup de grâce. L'uppercut final qui fait hurler tout le public.
Ya koca kafana yumruğu indirip kafatasını kırarsam?
Et si je te colle un uppercut qui t'éclate le crâne?
Çünkü işini bitiren yumruk o. Sonra aparkatı önlemek için hemen kollarını kaldır.
Puis, protège-toi pour esquiver l'uppercut, sinon tu n'échapperas pas au crochet du gauche.
Lens Uppercut.
Ahh... Phil Upercut.
Burayı imzalayın Bay Uppercut.
Signez là monsieur Upercut.
- Sonra bir apar küt - -
- puis un uppercut...
Üst kesme mi, düz vuruş muydu?
C'était un uppercut ou un direct du droit?
Bakın. İngiliz turistin teki beni taciz ediyordu. Ona bir el çantası satmıştım.
Sûrement en assénant un uppercut. C'était un touriste anglais... Je lui avais vendu un sac à main, un article de créateur, et il voulait que je le rembourse.
Vurduğun aparkat Hidrojen bombası gibiydi.
Vous lui avez balancé un uppercut qui a fait l'effet d'une bombe.
Montecito'ya harika bir gösteri sunacağım.
Uppercut! Je vais donner un sacré spectacle au Montecito.
"Braddock sert bir aparküt çakıyor."
Braddock refile un méchant uppercut.
Aparküte dikkat et!
Attention à l'uppercut!
Ve güçlü bir sol yumruk Kaspar'ın omzunda patlıyor!
Mets-le à terre! Et un uppercut magistral du gauche passe à côté de l'épaule de Kaspar!
Bel üstünden çenenin altına kadar vurabilirsin. Altın Eldiven budur işte.
Un uppercut suivi d'un drop, voilà la clé.
Sol-sol-yukarı-B-atlama-aparkat tuşlarını denedim ama hala beni yeniyor.
J'ai essayé Gauche-Gauche-B-Esquive - Uppercut, mais ça me rend toujours fou.
Pekala unutma Karl sol, sol, sağ, sol.
D'accord, souviens-toi Karl. Crochet, crochet, uppercut, crochet.
Sol, sol, sağ, sol.
Crochet, crochet, uppercut, crochet.
Sence bir aparkatla basket çemberi arasındaki farkı bilen saymanın, faullü vuruşun ne olduğunu bilen birine benziyor muyum?
J'ai l'air de savoir ce qu'est un crochet, un uppercut, ou d'être compté debout?
Geleni püskürtmek nefs-i müdaafadır.
Bloquer un uppercut, c'est résister, Henry.
Aparkat. Sol. Şaşırt, şaşırt.
Uppercut du gauche, feinte!
Bir Lopez ( boksör ) gibi kafasınıın etrafında dolaşıyorum ve onun elbisesinin üzerinden burnuna bir sağ kroşe çıkartacağım.
Je vais lui mettre un uppercut mental et lui tirer les vers du nez.
Kombine yumurklar, aparkat.
Combinaisons, uppercut.
Tyson dan bir aparkat.
Un uppercut de Tyson.
vücuda Vicious esiyor, hiçbir sey çok güçlü Kaybolmus, aparkat, darbe vücuda,
Des coups vicieux au corps, rien de très puissant, c'est parti, uppercut, coup au corps,
Bir aparkat sunar.
Il remet un uppercut.
Nice Douglas aparkat!
Joli uppercut de Douglas!
Sokak dövüşünü kim kazanır?
Qui a le meilleur uppercut?
- Öyle mi? Sokak kavgası, demiştin.
C'est toi qui as parlé d'uppercut.
Bob Uppercut, şampiyon.
Bob Uppercut, le Champion.
Bir sol yumruk.
Et un uppercut gauche.
Bir de karnına!
Uppercut dans les côtes!
Kafasına vurdu.
Uppercut.
Devam ediyor.
Uppercut du droit.
Sonra bir sağ aparkat.
Puis un uppercut du droit.
Bayıltıcı bir yüz, öldürücü bir vücut.
Double uppercut, monsieur.