Veeru traduction Français
62 traduction parallèle
Bu, Veeru. Bu da Jai.
Ce sont Veeru et Jaidev.
Gerçekten Veeru ve Jai ayaklarına mı kapandı?
Veeru et Jai se sont effondrés à vos pieds?
Onun adı, Veeru.
Il s'appelle Veeru.
Şimdi sana, gidip teyzene açık ve net olarak Veeru'nun ömür boyu eşin olacağını söylemeni emrediyorum.
Je t'ordonne d'aller chez ta tante et de lui dire avec fermeté que tu n'accepteras que Veeru comme mari pour la vie.
Veeru'ya saygı duymak ve onu onurlandırmak, senin başlıca görevindir.
Ton juste devoir sera de respecter Veeru.
Veeru'yu tanımıyorsunuz.
Vous ne connaissez pas Veeru.
Zavallı Veeru.
Pauvre Veeru...
Yeter artık, Veeru! Kabul ediyorum!
La tante a dit oui!
Seninle evlenmeyi kabul ediyorum, Veeru!
Veeru! Je veux bien t'épouser! Descends!
Beni dinle, Veeru!
Écoute-moi, pour une fois.
Birimizin gitmesi gerek, Veeru.
L'un d'entre nous doit y aller.
Sen yanımdayken neden korkayım, Veeru?
Pourquoi aurais-je peur?
Ben yolun sonuna geldim, Veeru.
C'en est fini pour moi.
Ama pişman değilim, Veeru.
Je n'ai aucun regret.
Ama bir şeyi yarım bırakıyorum, Veeru.
Mais il y a un problème.
Onu bana ver, Veeru.
Tu dois me livrer Gabbar.
Herhalde Veer evlenmiştir, yanındaki de karısı olmalı.
Veeru a dû l'épouser, ça doit être sa femme.
Mati, Veer burada...
Maati! Veeru est là...
Veer? - Evet.
Veeru?
Benin Veer bana haber vermeden asla evlenmez.
Mon Veeru ne se serait jamais marié sans me prévenir.
Veer burada mı? Nerde...?
Veeru est arrivé?
Hey Veer, nereye gidiyorsun?
Veeru, où vas-tu?
Hayır Baudji, ben senin ilk ve tek Veer'im.
Je suis ton Veeru avant tout.
Veer geç kalacak.
Veeru est en retard.
Veer ona söyler mi?
Est ce que Veeru lui dira?
Veeru gel buraya, kazmaya geç kaldık.
Viens Veeru, nous sommes en retard pour le spectacle.
Ben ve veeru umurumuz da değil. O biliyor.Ben iyi bir insanım.
Moi et Veeru ne se soucient pas, Il sait I suis un bon gars,
Veeru ve o bizim arkadaşımız.
Veeru fait la même chose ce un ami avez à faire pour son ami,
O zaman veeru ne hata yaptı.
Alors comment Veeru peut-être tort,
Veeru dedi ki ; ben sizin mahallenizden değilim. Nerdeyse unutuyordum. Biz sadece çocuğuz.
Nous avons juste dit que Veeru ne sera pas aller de la colonie, mais nous avons presque oublié que nous étaient juste Childs.
Eğer dernek veeru'nun kalmasından yana olursa kimse karışamazmış.
Si Veeru va rester dans notre société, puis personne ne eu aucun problème,
Dernek kural kitabı. Derneğe göre % 50'den fazlası gerekli. Böylece Veeru'yu Noc'a götürürüz.
Livre des règlements de la société, lt a écrit si plus de 50 % la société va dire, que Veeru devrait obtenir la CNP, puis Veeru obtiendrez CNP.
Veeru için mücadele etme kararı aldık.
Nous avons décidé que nous allons lutte pour Veeru.
Veeru'yu kurtarmak istiyorsun.
Vous souhaitez enregistrer Veeru.
Veeru'yu kurtarmak istiyorum.
L souhaitez obtenir passent Veeru.
Ve Veeru bir yere yollayamasınlar.
Et Veeru ne va nulle part.
O zaman Noc Veeru'yu almadan onu giydireceğiz.
Lorsque Veeru obtiendrez alors nous CNP va lui porter,
Ama Veeru bundan daha önemli.
Mais il est plus important que Veeru.
Yanımda iki polis ve bu iki dolandırıcı ; Jaidev ve Veeru vardı.
On a donc pris un train de marchandises, moi, deux gardes, et les deux truands menottés.
Veeru'yla uğraşmaya kalkma!
Il ose jouer avec Veeru!
- Veeru.
- Veeru.
Senin at arabacı kız geliyor.
Veeru, ta copine du buggy.
Veeru mu?
Veeru?
Zavallı Veeru'nun bunda suçu ne?
Il n'y peut rien.
Veeru?
Veeru, c'est toi?
Üçümüz tek bir atla kaçamayız, Veeru.
Veeru, on ne peut pas fuir à trois sur un cheval.
- Konu kapandı, Veeru!
- Plus un mot.
Şuraya bak, Veeru...
Regarde, Veeru.
Tamamlanmamış bir hikaye daha var, Veeru.
Une histoire inachevée.
Verdiğiniz sözü unutma, Veeru!
N'oublie pas ta promesse.
Veeru.
Viru.