Wade traduction Français
2,654 traduction parallèle
Wade!
( Wade tousse ) Wade!
Aramıza hoş geldin doktor.
Wade : Bon retour, Doc.
- Yapamam Wade.
Non, Wade, je ne peux pas.
Bak, Lavon. Biliyorum zor bir evreden geçiyorsun o yüzden Wade'le elimizden geldiğince yardım ederiz. - Ben çıkıyorum.
Ecoute Lavon, je sais que tu traverses une mauvaise période, donc Wade et moi allons faire ce qu'on peut pour t'aider.
Çünkü Wade, başka bir insan oldu resmen.
Wade est comme une personne différente.
Kastettiğim Wade Kinsella'yla çıkıyor olduğun.
Tout ce que je dis c'est que tu sors avec Wade Kinsella.
Gerçek Wade'i gördüğün zaman ya durumu düzelteceksin ya da ayrılacaksın.
C'est comme cela que tu gères sa vraie nature qui fera que votre relation marchera ou pas.
- Evet. Senle, Wade nasıl gidiyor?
Et comment cela se passe entre toi et Wade?
Wade, kes artık.
Wade, arrête.
Wade Kinsella ile çıkıyorsun.
Tu sors avec Wade Kinsella.
Wade dün kaybolduğunu bildirdi.
Wade l'a déclaré perdu hier.
Wade, yine eski Wade oldu.
Wade va redevenir Wade.
Tüm hayatınızı birbirinize bağırarak ya da kavga ederek geçirebilirsiniz.
Toi et Wade pouvaient passer votre vie à vous taper et à vous battre.
Wade canını her sıktığında, el işi mi yapacaksın?
Donc à chaque fois que Wade t'énerves, tu vas faire un projet?
Wade eski Wade oldu ben de bunun üstesinden gelmenin bir yolunu buldum.
Wade est de nouveau Wade, et c'est comme ça que je vais m'en occuper.
Wade'den hoşlanıyorum.
J'aime bien Wade.
Bu sabah Wade'e bunu postalamasını söylemiştim.
Car j'ai demandé à Wade de mettre ça à la poste ce matin.
Yaşayan en şanslı adam olduğunu biliyor muydun Wade?
Tu es l'homme vivant le plus chanceux, Wade, tu le sais ca?
Bir kızı nasıl çileden çıkaracağını bildiğinden adım gibi eminim.
Tu es "Wade Kinsella" Je suis presque sûr que tu sais comment mettre en rogne une fille
Hem de şimdiye kadar kimsenin görmediği şekilde iyi canlandıracağız. Yürü Wade.
Ouais, nous allons aller manger et nous serons le meilleur couple que cette ville n'aie jamais vu.
O gece Wade'le birlikte Foxx Trap'a gitmemize izin verdiğin için çok teşekkürler.
Merci beaucoup de nous avoir laisser Wade et moi aller à la l'autre nuit.
Daha önce hiç ciddi bir ilişkim olmadı Wade.
Je n'ai jamais eu une vraie relation, Wade. Je ne sais pas comment faire.
Wade'le tartıştığınızı gördüm.
Je n'ai pas pu m'empêcher de remarquer votre petite querelle avec Wade.
Wade Denis'i ileri almalıyız.
Faut qu'on accélère le projet de Dennis.
Wade onları getiriyor. Şimdi yoldadır.
Euh, Wade est en chemin là.
Wade herkesi, salon konferansına çağırıyor.
Hé, donc, Wade veut envoyer les gens dans la salle de conférence.
Sadece seninle düzgün vakit geçirmek istiyorum.
WADE : J'essaie juste de passer de bons moments avec toi.
Hayır, hayır, Bluebell Apalooza'da Wade'le beraber çalmışlığım var.
Non, non, ( bafouille ), il se trouve que j'ai joué avec Wade. à BlueBellapalooza.
Wade, bu-bu çok harikaydı.
GEORGE : Wade, c'était - c'était trop génial
Ama konunu özü şu ki, Wade'e hiçbir şey diyemeyiz.
Mais le seul point du problème, c'est que on ne peut rien dire à Wade.
Ve bu gece Grupların Çatışması'nda
Et j'ai entendu que Wade Kinsella jouait
Wade Kinsella'nın çıkacağını duydum. Gidebilir miyiz?
Et j'ai entendu que Wade Kinsella joue aux Battle of the Bands ce soir.
İyi eğlenceler, Wade Kin-satış.
Amuse toi, Wade Kin-sellout ( traitre )
Wade durup dururken beni aradı.
Wade m'a appelé de façon impromptue.
Wade, bence kazanabilirsin.
Wade, je pense que tu peux gagner.
Sizin müziğiniz gerçekten iyi, Wade.
WALLY : Vous avez l'air bon, Wade.
Evet, evet, Wade'in yardımıma ihtiyacı var.
Ouais, ouais, Wade a besoin de mon aide.
Sadece rahatlamaya çalış, Wade.
Essaye juste de te relaxer, Wade.
Hadi Wade.
Aller, viens Wade.
Sadece bir iki şarkı, Wade.
C'est juste quelques chansons, Wade.
- Neden bahsettiğini bilmiyorsun, Wade.
Ok, tu as perdu, et je comprends absolument rien à la bosse dont tu parles, Wade.
Wade, sana söz veriyorum, harika olacağız.
( La foule applaudit ) Wade, je te promet qu'on va être super.
Hey Wade.
Hey, Wade.
Ve-ve sen de bunu biliyorsun, Wade.
Et-et tu le sais, Wade.
- Wade, George'u gruptan atıp
Wade a viré George du groupe
Kürtaj hakkı.
- Roe contre Wade.
Sen ve Wade birbirinize yakışıyorsunuz belki onunla konuşabilirsin- -
Toi et Wade allaient vraiment bien ensemble, donc peut-être que si vous vous parliez, euh...
Sen Wade Kinsella'sın.
Bien, comment est-ce que je fais ca exactement?
Wade ben burada doktorum.
Un pétard dans le sac. Wade!
Marş marş.
Viens Wade, vite.
Wade, yapma.
♪ Wade, allez.