English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ W ] / Woz

Woz traduction Français

87 traduction parallèle
Woz, bize mavi kutu lazım, bilgisayar değil.
Woz, il nous faut des Blue Box, pas des ordinateurs.
Woz, daha neler.
Woz, dis-moi que je rêve.
Woz, etrafta fareler olmak zorunda mı?
Woz, tu tiens vraiment à garder cette souris?
Hey, Woz, aynı dili konuştuğumuzu varsayıyorum, doğru mu?
Woz, je croyais qu'on parlait la même langue?
Kahretsin, Woz!
Merde, Woz!
- Woz?
- Woz?
- Woz, sen bir numara olabilirsin.
Woz, tu seras le numéro 1.
Woz, sen ve ben.
Woz, tu m'accompagnes?
- O zaman ne olacak?
- Alors? - Woz!
- Hey, Woz. Burada uyuyamazsın.
Arrête de dormir.
- Woz, şu an yaptığımız şey sanki kapıları açmak.
Steve, t'as démoli ce gars. Woz, ce qu'on est en train de faire, c'est en quelque sorte d'ouvrir des portes tous les jours.
Woz. Hey, ne yapıyorsun?
Woz!
Woz!
Woz!
Woz?
Woz?
- Peki ya Woz?
- Et Woz?
- Woz!
- Woz!
Woz, indir onu!
Woz, fous le à terre!
Bok gibi görünüyorsun Woz.
T'as une sale gueule, Woz.
Şu s.ktiğimin çakmağı, Woz.
Ce putain de briquet, Woz.
Yüce ve Güçlü Woz.
Le grand et puissant Woz.
Geliyorum Woz! Geliyorum!
J'arrive, Woz.
Sen Steve Woz-ni-ak değilsin.
Pas pour Steve le lèche botte.
Hatırlıyorum da ilk seferinde Los Angeles'ı aramıştık. Woz'un Pasadena'daki akrabalarını.
Et je me souviens du premier appel que j'ai faite a été de Los Angeles, à l'un des parents de Woz, Pasadena.
- Woz Papa'yı aradığınızı söylemişti.
Eh bien, j'ai entendu qu'il a appelé le pape.
Woz, Henry Kissinger taklidi yaptı.
Il, euh... Steve posé comme Henry Kissinger.
Woz'un hedefi renkli grafikler eklemekti.
Woz ambitions étaient que je voulais ajouter des graphiques en couleur.
- Woz?
Woz?
- Woz! - Merhaba!
Woz!
Harika olacaksın Woz.
Tu vas être génial, Woz.
Woz.
Woz.
- Uzun zaman oldu Woz.
- Ça fait longtemps, Woz.
Ufaklık daima yapacak bir şey buluyor Tanrın bilir, Woz da üstüne düşeni yapıyor.
Le jeune trouve toujours un truc à faire, - et Dieu sait que Woz apporte son soutien.
Büyüdüm Woz.
J'ai vieilli, Woz.
- Şimdi her şey tersine dönmüş gibi.
Ça semble être le contraire, maintenant. Woz.
Kryztof Woz, numarası 22936.
Kryztof Woz, numéro 22936.
Peki, neden beni aradın, Woz?
Pourquoi tu m'as appelé?
Woz sadece oyunlar oynayan yaşlı bir adam.
Woz est un vieil homme qui s'amuse.
Bana bunu söylenin Woz olduğunu nereden biliyorsun?
Comment tu savais que Woz me l'avait dit?
Kryztof Woz.
Kryztof Woz.
Kryztof Woz ile tanışın.
Voici Krystof Woz.
Woz yakalanmış, suçu kanıtlanmış ve kabul etmiş... 25 yıl hapis cezası.
Woz fut appréhendé et condamné à 25 ans de prison.
O geçen ayini idare etti ve Woz asalaten ona verdi.
Il a donné l'extrême-onction et Woz les lui a remis personnellement.
Kryztof Woz bu elmas çaldığı zaman bir suç ortağı vardı ve o da babandı.
Krystof Woz avait un complice quand il a volé les diamants. C'était votre père.
Woz hapse gitti ve seni de Aziz.Roch Yetimhanesi'ndeki. dost canlısı rahip alarak sana göz kulak olmaya çalıştı.
Woz va en taule, et vous finissez à l'orphelinat de St Roch avec un gentil prêtre qui essaie de s'occuper de vous.
Kryztof Woz'un kişisel eşyaları.
Les effets personnels de Krystof Woz.
Woz'un benden bulmamı istediği neyse tam olarak onu.
Ce que Woz voulait que je trouve.
Woz'un bir cesedi gizlemesi için mükemmel bir yerdi.
Le lieu idéal pour cacher un corps selon Woz.
Woz öldürdü ve babanı gömdü.
Woz a tué et enterré votre père.
- Woz? - Evet? - Sen arkadan destekleyerek başlıyorsun, değil mi?
quatrième à l'envers, pas vrai?
Seni duyuyorum, ama hala Woz'la evleniyorum.
J'entends bien, mais je me marie avec Woz quant même.
Ve hiçbir Woz böyle bir toplantıya yalnız girmemeli.
Et Woz ne devrait pas aller à une réunion comme ça tout seul.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]