Xander traduction Français
1,118 traduction parallèle
Xander'ın tavırları hayvanat bahçesine gittiğimizden beri tamamen değişti.
Alex est complètement tordu depuis la visite au zoo.
- Xander'ın sırtlana dönüştüğünü mü söylüyorsun?
- Alex serait devenu une hyène?
Ya da biri tarafından kontrol ediliyor? Sadece Xander değil.
Ou possédé par une hyène, lui et les autres?
Xander neden köpek yavrusu ya da ördek tarafından kontrol edilmedi?
Alex aurait pu être possédé par un chiot ou des canards!
Xander'ı bulmaya gidiyorum.
Je dois trouver Alex.
Xander!
Alex!
Xander, seni incitmek istemiyorum.
Je ne te veux pas de mal.
Xander'ı nasıl eski haline getireceğiz?
Comment récupère-t-on Alex?
Ama Xander yapmadı.
Alex n'y était pas.
- Dur biraz! Birinin Xander'a bakması gerek.
- Il faut surveiller Alex.
- Ya da Xander biliyor.
- Alex le sait.
Xander...
Alex...
Xander kapa çeneni!
Alex... tais-toi!
Xander'ın ardından geleceklerini bilmiyordum.
Je savais pas qu'ils chercheraient Alex.
Bu kesinlikle süper Xander.
Revoilà le Alex grand cru.
- Xander, haydi.
- Allez, Alex.
Xander doğru söylemiş.
Alex avait raison.
- Xander, kes şunu!
- Alex, arrête!
- Yeter artık Xander!
- Ça suffit, Alex.
Xander? Hayır, hayır.
Alex?
Xander, hadi!
Alex, on y va!
Xander, Cordelia, sizi Kendra ile tanıştırayım.
Pardon. Alex, Cordelia, voici Kendra.
- "Merhaba" desen yeter Xander.
Dis bonjour, Alex.
Xander, karşılaştığınız suikastçıyı tarif eder misin?
Alex, l'assassin que vous avez rencontré, il ressemble à quoi?
Sen ve böcek insanlar Xander.
- Tu attires les insectes, Alex.
Xander!
- Alex! - Tu es amish.
Xander.
Alex.
Geçen gece ben de rüyamda Xander'ı gördüm.
J'ai rêvé qu'Alex...
Xander?
Alex?
Xander, tuzak olduğunu biliyorsun.
Tu sais que c'est un piège.
Xander, yedekler takıma girememiş olanlardır.
Les remplaçantes ne sont pas dans l'équipe.
Ben Xander, aptalların kralı.
Moi, Alex, je suis le roi des crétins.
Xander, bunu sonra konuşuruz.
Alex, je dois...
- Xander?
- Alex?
Sanmadığını biliyorum. Bu yüzden arkadaşımsın işte. Sen benim Xander şeklindeki arkadaşımsın.
Tu dis ça parce que tu es mon ami, mon Alex chéri!
- Neden seni bu kadar çok seviyorum biliyor musun Xander?
- Tu sais pourquoi je t'aime?
- Xander, ne yapıyorsun?
- Alex, que fais-tu?
Xander'la böyle bir problem yaşamıyorum. Bu çok saçma.
- J'ai pas ce problème avec Xander.
Xander'ın bir erkek olduğunu ona anlatır mısın.
Explique-lui. - Xander est un mec, nous sommes des filles.
Xander. Yeter, tamam mı?
Toi, ça va, O.K.?
Gerçek şu ki seni Xander'la görmek...
Je veux dire... Te voir avec Alex, c'était...
Xander'a Oz'un dokunamadığı bir şeyini saklıyorsun.
Alex possède une partie de toi qu'Oz ne peut atteindre.
Xander, geçmiş zaman kuralı.
Alex, la règle du passé.
- Xander buralarda mı?
- Alex est dans le coin?
Xander!
Alex.
Xander?
Alex...
Merhaba. Yeni tanıştığımızı biliyorum ama elindeki küçük Xander değil mi?
On se connaît à peine, mais je crois que tu portes Alex junior.
Eminim küçük Xander'ın şimdi kalın bir derisi vardır.
Je parie que le petit Alex a la peau dure maintenant.
Ya sence Xander?
N'est-ce pas, Alex?
Xander değildi.
Ce n'était pas Alex.
- Xander, belki de onu...
- Alex!