Youngstown traduction Français
32 traduction parallèle
Elvis Youngstown, Ohio'da Willie'nin Donanım Mağazasında çeyrek inçlik somun satın alırken ortaya çıktı.
Elvis a été aperçu dans l'Ohio en train d'acheter des petits écrous dans une quincaillerie.
Tam şimdi Youngstown'a doğru yola çıkıp bu şeyi düzelteceğim.
Je file à Youngstown régler cette affaire.
Steve, işte bu. Youngstown'a gideceğiz.
Oui, c'est ça, allons à Youngstown.
Youngstown, Ohio'daki federal morgdan, Jason'ın cesedinin bulunduğu Crystal Lake'e doğru bir yol izliyorlar.
Sans surprise, tous se situent sur l'itinéraire menant de la morgue où les restes de Jason ont été volés à Crystal Lake.
Steubenville, Youngstown, Pittsburgh gibi yerlerde rock'n'roll gösterileri.
Concerts de rock à Steubenville, Youngstown, Pittsburgh... Ce genre d'endroit.
Youngstown her zaman adil olmuştur, Otis ama benden neredeyse bu lanet kasabanın yarısını işten çıkarmamı istiyorsunuz.
Youngstown s'est toujours montrée juste, Otis, mais tu me demandes de licencier la moitié de la ville.
Şimdi müsadenizle, Youngstown'da dersim var.
Si vous voulez bien m'excuser, je donne un cours à Youngstown.
Youngstown'daki bir işle ilgili bilgin var mı, Antwerp?
Dis, t'aurais pas entendu parler d'un coup à Youngstown, toi?
O sırada Youngstown'daydı.
- Il était à Youngstown à l'époque. - En taule.
Laf arasında senin Youngstown eyaletinin konuğu olduğunu söylediler.
Ils ont dit en passant que t'étais en taule à Youngstown.
Paulie amcayı görmek için Youngstown'a gittim. Paulie amca, Ralph ve bankamatik marangozlarıyla ilgili meseleyi sizin çözebileceğinizi umuyor.
Je suis allé voir oncle Paulie à la prison de Youngstown et il se demandait si toi et Ralph pouviez régler le problème des menuisiers absentéistes.
Bankamatik işlerinden biri Youngstown'daki dostumuzun. Birini de Chrissy'ye verecek.
Notre ami en prison garde le profit d'un des absents et il donne l'autre à Chrissy.
- Paulie, seni gördüğüme sevindim. - Evine hoş geldin. Youngstown'mış, hadi oradan.
Bienvenue.
Şu adama baksanıza.
Youngstown? Mon cul.
- Youngstown'lu o serseri nihayet silahla ilgili suçu üstlendiği için şükrediyorum.
Heureusement que ce connard a fini par avouer.
Tek bildiğim... Youngstown, Ohio'da evlat edinildiğim.
Tout ce que je savais c'était que... j'avais été adopté à Youngstown, dans l'Ohio.
Youngstown'ın sevilen kızı "Boş Gezegen" in ünlü yazarı. ... ve biliyor musun, o makalede ne yazıyordu biliyor musun?
L'enfant du pays, à Youngstown, le célèbre écrivain de "Empty Planet", et vous savez... tu sais de quoi parlait cet article?
Youngstown, Ohio'da vermedin mi?
À Youngstown, dans l'Ohio?
Karşınızda, Camden'lı Joel Maloney. Kendisini, dünyanın perçin başkenti olan Youngstown, Ohio'da yarın başlayacak olan Ulusal Torbalama Yarışmasına katılmasını sağlayan hünerini sergilerken izleyeceğiz.
Voici notre champion local, Joel Maloney, en plein entraînement avant le championnat national d'emballage qui se déroulera demain à Youngstown dans l'Ohio, capitale mondiale du rivet.
Yazıcıya, Youngstown, Ohio haritası gönderen oldu mu?
Qui a laissé dans l'imprimante un itinéraire pour Youngstown, Ohio?
Kim Youngstown, Ohio'ya bir seyahat plânlıyor?
Qui compte se rendre à Youngstown, dans l'Ohio?
- Bay Conroy, burası Youngstown, Ohio acil yardım hattı.
M. Conroy, c'est le service d'urgences à Youngstown, Ohio. - Ohio?
Youngstown'da bu fikrine katılmayacak en az 10 blackjack krupiyesi var.
Je connais dix croupiers de Youngstown qui prouveront le contraire.
Youngstown.
De Youngstown.
Youngstown sert bir şehirdir.
Youngstown est une ville dure.
Travis'in Youngstown'da bir ailesi vardı, değil mi?
Travis a de la famille à Youngstown.
Bir keresinde arabayla Youngstown'dan Sugar Creek'e giderken kedi kumu satan bir şirketi arayıp adamdan 410 kilo kedi kumu istemiştiniz. Arkadan da aslan kükreme sesleri geliyordu.
Une fois où je conduisais de Youngstown jusqu'à Sugar Creek, vous avez appelé ce gars de la Compagnie de Litière pour Chat et vous lui avez demandé d'amener 400 kilos de litière, et en bruit de fond, on entendait tout ces lions rugirent, et...
Youngstown'ın dışında bir kamyon durağında bayan tuvaletine kadar takip edildim.
On m'a suivi dans les toilettes sur une aire d'autoroute.
Sicil dosyası Youngstown'dan gelene kadar iki günlüğüne Baker'ın evraklarını sümen altı etmeni istiyor.
Il veut que vous égariez le dossier Baker, le temps de recevoir le sien dans deux jours.
Kanunlara uygun şekilde serbest bırakıldığından emin olurdum ama Youngstown'dan dosyası gelene kadar onu gözümün önünden ayırmazdım.
Je le relâcherais comme l'exige la loi, mais sans le quitter des yeux jusqu'à réception de son dossier.
40 cm Youngstown çeliği be oğlum.
C'est 40 centimètres d'acier Youngstown, mon gars.
Youngstown da neresi?
C'est où ça, Youngstown?