English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Turc → Français / [ Z ] / Zincirlerini

Zincirlerini traduction Français

175 traduction parallèle
Kendini zindanda gibi hissediyorsan, zincirlerini kırman gerekir.
Il faut sortir et affronter le monde.
Kırsana zincirlerini Danlı!
- Faites-le transpirer. - Brise tes chaînes, Danite.
Bir gece zincirlerini kırdı ve arka sokaklarda kaybolup gitti.
Un soir, elle brisa ses chaînes et retourna dans ses ruelles.
Zincirlerini çöz.
Détache-le.
- Zincirlerini çöz.
- Détache-le.
Ve bu şanlı haberi duyurma zamanı artık geldi. Böylece diğer çiftliklerde ezilen yoldaşlarımız zincirlerini kıracaklar ve hayvanların devrimine katılacaklar.
L'heure est venue de répandre la grande nouvelle... afin que partout, dans les campagnes, nos frères opprimés brisent leurs chaînes... et qu'ils accomplissent...
Onun zincirlerini çıkarın ve çukura atın.
Retirez-lui ses chaînes et jetez-le dans la fosse.
Yol açılmış. Ama zincirlerini tak. Hala kaygan.
La route est dégagée... mais il faut mettre vos chaînes.
Tanrım, ulu Tanrım sen ki, kölelerin zincirlerini koparansın...
Seigneur! Mon Dieu! Toi qui brises les chaînes des esclaves...
Zincirlerini çözün.
Enlève leurs chaînes.
Zincirlerini çözün!
Enlevez leurs chaînes!
Sen bunun farkında değil misin? Bu, kendine işkence yapmak ve zincirlerini kıramamaktır.
Il laisse les choses le tourmenter et le rendre malheureux et il ne fait rien pour y remédier.
- Pekala şimdi zincirlerini çıkartalım.
Nous allons te libérer de tes chaînes.
Kır zincirlerini, bir kez olsun.
Rompre une fois pour toutes.
Ben 1 00 milyon insanın zincirlerini kırmaya çalıştım.
Je voulais briser les chaînes de 100 millions de personnes.
Köleleri zincire vurmak için aklını kullanan ve şiddete başvuran köle sahibiyle, aklını kullanan ve şiddete başvurarak zincirlerini kıran köleler.
Il y a la ruse et la violence du négrier pour enchaîner l'esclave et celles de l'esclave pour briser ses chaînes.
Düşüncelerinize vurulan zinciri kırın göreceksiniz ki bedeniniz de zincirlerini koparıp atacaktır.
Brise les chaînes de ta pensée, et tu briseras aussi les chaînes de ton corps.
Efendim, Rocky zincirlerini kırdı ve ortadan kayboldu.
Maître, Rocky a brisé ses chaînes et s'est enfui.
O zaman yemekhanede yiyebilirsin. Zincirlerini çıkarırız.
Tu pourras manger dans la cuisine et on te retirera tes chaînes.
Şimdi benimle gel, oğlum. Dünyadaki tutsaklığının zincirlerini kıralım. Zaman ve mekânda yolculuğa çıkalım.
Viens franchir avec moi... les barrières de ta réclusion terrestre... dans le temps et l'espace.
Kitaplar zamanın zincirlerini kırıyor.
Les livres brisent les chaînes du temps.
İşe aldığın deli, zincirlerini kopardı!
Le problème, c'est ce psychopathe que vous avez embauché.
Hayvan, endişeli, zincirlerini kırdı... ve iki denizciyi denize fırlattı.
La bête, terrorisée, a brisé ses chaînes. Et elle a jeté deux marins par dessus bord.
Zincirlerini kırdıysa, hayvanat bahçesinden yenilerini alamam.
S'il a cassé ses chaînes, j'irai pas en reprendre au zoo.
Herkesin uyuşturucusunu, parasını altın zincirlerini çalmışlar.
Drogues, argent et chaînes en or. : ils ont dévalisé tout le monde.
Kötülüğün zincirlerini kırmalısın.
Tu dois rompre la chaîne du mal.
Ya o kadar alışmıştı ki artık umursamıyordu, ya da zincirlerini yakında koparacağını biliyordu.
Soit il y était tellement habitué qu'il ne s'en souciait guère, soit... il savait que son martyre finirait bientôt.
Griffin ibnesi jipin zincirlerini almıştı!
Ce putain de Griffin a enlevé les chaînes de la Jeep!
Günün birinde annemin öfkesinin patlayacağını... -.. ve erkek zulmünün zincirlerini kıracağını biliyordum.
- Je savais qu'un jour, maman se libérerait des chaînes de nos oppresseurs mâles.
Eğer bu sıvı veri zincirlerini istemiyorsan... almak için sıraya girecek müşteriler bulabilirim..
Si vous ne voulez pas de ces chaînes de données, je trouverai d'autres acheteurs.
- Zincirlerini görüyor musun?
- Regardez ses chaînes!
Ah, Lise, okulun o ruhumuzu bunaltan boktan ortamının zincirlerini söküp atmak harika olmaz mı?
Ça va être génial de sortir de l'école, ce trou infernal qui broie nos âmes.
Panayırdaki güçlü adam, hani zincirlerini kıran.
- Je le connais. Le costaud de la foire, celui qui éclate ses chaînes.
Zincirlerini çözün.
Enlevez-lui ses chaines.
Özgürlük zincirlerini kırdı.
La liberté a vaincu.
Çıkarın zincirlerini.
Enlève ses chaînes.
İşte flütü, onunla özgürlüğün notalarını dile getiriyordu, baltası, onunla zulmün zincirlerini kırdı, toprak çömleği.
Sa hache avec laquelle il brisait les chaînes de l'oppression. Et son pot de chambre.
İçeriye girdiğimiz zaman... Ve o zincirlerini duvardan söktü!
Reste dans ton coin.
Zincirlerini kopartacaktır. Düşmanlarının... çoğunu öldürecektir.
Il va briser ses chaînes, il va décimer ses ennemis.
Tedbiri elden bırakmamak için zincirlerini değiştirttim.
Juste pour être sûr, j'ai fait changer ses chaînes par mes propres gardes.
Gerçek adalet için savaşan birisi olarak tanınırsın, ırkları görmeyen, önyargılara karşı zincirlerini kırmış.
Tu seras connu comme celui qui lutte pour la justice, sans préjudice racial aucun.
Hadi Macon'ın zincirlerini çözelim.
On va libérer Macon.
Ama şimdi bir hapishane, muhafız mahkumların zincirlerini sıkıyor... ve Alcatraz'ın insanlarına ve gardiyanlarına işaret veriyor... mahkumlar geliyor, mahkumlar geliyor!
Mais devenu prison, alors que le garde resserre les chaines et signale aux détenus et aux gardiens d'Alcatraz : les prisonniers, les prisonniers!
... zincirlerini kırmaya hazır, o zamanın gençleri... ve son olarak da, keşfedilmeye hazır deniz.
La jeunesse de l'époque, prête à rompre ses chaînes Et enfin, la découverte pleine et entière de la mer.
Hazırlanın, hapisane zincirlerini kıracağız.
En selle, l'équipe, on fait une évasion de prison.
Zaman ve uzayın zincirlerini kırıp ruhumu yükseklere uçur sonra da bu ölümlü kolların geçmişi kucaklamasına müsaade et.
Brisez les liens du temps, de l'espace Que mon âme puisse s'élever Que ces bras mortels embrassent La vie qui m'a hantée
Önyargı ve nefretin zincirlerini kırdı. Vahşetin ve bağnazlığın ötesine geçti.
Brisant les chaines des préjugés et de la haine, s'éloignant de la violence et du fanatisme,
Tekeşlilik zincirlerini kırdın mı?
Tu veux secouer les chaines de la monogamie?
" Köpekler havlıyor, Zincirlerini şıngırdatıyor,
Es bellen... es rassen die Ketten.
Gerçek Mazzuolo zincirlerini kırıyor!
C'est ainsi que le vrai Mazzuolo brise ses chaînes!
Onların zincirlerini çöz.
Qu'on leur enlève les chaînes.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]